Bir çeşit hukuki sekreter ya da öyle bir şey. | Open Subtitles | بعض أنواع أعمال السكرتاريه القانونيه أو شئ كهذا |
Bir çeşit hukuki sekreter ya da öyle bir şey. | Open Subtitles | بعض أنواع أعمال السكرتاريه القانونيه أو شئ كهذا |
İnsanlar korkuyor. Böyle bir şey burada daha önce hiç olmamıştı. | Open Subtitles | الناس خائفون، لم يحدث أي شئ كهذا مطلقاً هنا من قبل |
Hangisine evet diyeceksen? Hmm. Daha önce hiç böyle birşey görmedim. | Open Subtitles | أي منهم سيجعلك توافق ؟ لم أرى في حياتي أي شئ كهذا |
Böyle bir şeyi söyleyeceğimi hiç tahmin etmezdim, ama inanıyorum ki yok etmeyi düşünmeliyiz. | Open Subtitles | اعتقد اننى لم اسمع نفسى اقول شئ كهذا من قبل، لَكنِّي أَعتقدُ يَجِبُ علينا ان نحطمه. |
- Onun gibi bir şey. - Tutuklanırsa ona destek olurum herhalde. | Open Subtitles | شئ كهذا اعتقد اننى سأقف بجانبه لو حدث ذلك |
Ne bekliyordun ki? öyle bir şeyi çocuğu bırak bir yetişkinden bile isteyemezdik. | Open Subtitles | لا يمكنك أن تسأل بالغ أن يفعل شئ كهذا , ماذا تعتقد من طفل إذاً |
Kakadan sonraki gibi bir şey falan mı? Siz amatörlerle uğraşamayacağım. | Open Subtitles | كزيادة , مثل , التبرز من الأمام او شئ كهذا ؟ |
Üzgünüm Brown, ama bu kızlar öyle bir şey yapmaz. | Open Subtitles | ماذا ؟ ولكن هؤلاء الفتياتN.لم يفعلوا أي شئ كهذا أبداً |
Dosyaladım mı diye sorup duruyor sanki öyle bir şey hakkında yalan söyleyecekmişim gibi. | Open Subtitles | لذا، يستمرّ بسؤالي إن كنت وضعتها بملف وكأنني سأكذب في شئ كهذا |
Ya da öyle bir şey işte. Gelirken ne dikkatimi çekti biliyor musun? | Open Subtitles | أو شئ كهذا هل تعرف ما لاحظت خلال الطريق ؟ |
Arabanın bir uzun arka lambası vardı ama öyle bir şey olmadığını düşünmeye başladım. | Open Subtitles | كان للسيّارة إضاءة خلفية واحدة فقط و لكنّي بدأت أعتقد أنّه ليس هُناك شئ كهذا |
Ama doğruyu söylemek gerekirse önceden hiç Böyle bir şey duymamıştım. | Open Subtitles | ولكن علي ان اكون صريحا لم اسمع شئ كهذا من قبل |
Böyle bir şey hakkında şaka yapmasına bile kırılıyorum. | Open Subtitles | دقيقتان لقد تأذيت من إنها حتى قادره أن تمزح على شئ كهذا |
Onu tanırım. Böyle bir şey onu deli eder. | Open Subtitles | لقد تخطينا بعض الصعاب معاً شئ كهذا كان لابد ان يقضى عليه |
böyle birşey geçen sene Santa Cruz'da olmuştu. | Open Subtitles | شئ كهذا قد حدث بسانتا روز العام الماضي |
böyle birşey görmek uğursuzluk getirir. | Open Subtitles | انه لمن الحظ العاسر رؤية شئ كهذا |
Daha önce hiç kimse benim için böyle birşey yapmamaıştı. | Open Subtitles | لم يقم أحد بفعل شئ كهذا لي من قبل |
Böyle bir şeyi kanıtlamak için yeni tıbbi araştırmalar yapmak gerekiyor. | Open Subtitles | لإثبات شئ كهذا أنت تحتاج لأبحاث طبية جديدة |
Biliyorum, Böyle bir şeyi gördükten sonra akıldan çıkarması çok zor ama yapmak zorundasınız. | Open Subtitles | ـ أعلم ، ترون شئ كهذا ـ ومن الصعب أن تخرجه من رأسك ـ ولكن يجب عليكم |
Yani, arkada gürültü vardı. İnşaat ya da Onun gibi bir şey. | Open Subtitles | اعني , لقد هناك ضجيج بناء او شئ كهذا |
İnsanın öyle bir şeyi kaybetmesi pek mümkün olmasa gerek. | Open Subtitles | بصعوبة يمكن أن يضيع المرء شئ كهذا |
Lütfen böyle şeyler yapma. Bana yemin et! | Open Subtitles | رجاءً لا تفعل شئ كهذا الشيء أنت تحت قسمى |