"شخصا مثلك" - ترجمة من عربي إلى تركي

• senin gibi birini
• Senin gibi birinin
• gibi biri
• senin gibi biriyle
• senin gibilerin

Hayatım boyunca senin gibi birini bekliyor olacağım ve gitmene izin vermeyeceğim.
وكنت أنتظر شخصا مثلك طوال حياتي ولن أدعكِ ترحلين

Senin gibi birinin anlayabileceği türden bir ilişki değil bu.
انها لست ذالك النوع من العلاقة شخصا مثلك يتفهم الوضع

Beni cezalandırırcasına diplomasi lafını kullanan Senin gibi birinin bir isyan mitinginde ne işi olduğunu söyleyebilir misin bana?
قولى لى أن شخصا مثلك يستخدم كلمة الدبلوماسيه كعقاب لى فى إجتماع متمردين؟

Ve söz veriyorum, senin gibi biri, asla huzur bulamayacak.
وأؤكد لك , بأن شخصا مثلك لن يجد السلام هناك

Keşke tam senin gibi biriyle tanışabilsem.
أتمنى لو أستطيع أن أقابل شخصا مثلك بالضبط

Kapılarını kilitlemiyorlar. Bu senin gibilerin hoşuna gider.
سيظل الباب مفتوحا, وهذا أمر سيجذب شخصا مثلك

'senin gibi birini bulabileceğimi hiç düşünmemiştim.
لم أعتقد أبدا بأنني يمكن أن أجد شخصا مثلك

senin gibi birini sevebileceğimi mi düşündün?
تظنين اني أستطيع أن أحب شخصا مثلك ؟

Ama senin gibi birini kovmaları. Sikerler artık.
ولكن يطردون شخصا مثلك فهذا محض هراء.

senin gibi birini kim sevmez
من الذي لا يحب شخصا مثلك

senin gibi birini sevmeli
يجب عليها ان تحب شخصا مثلك

Senin gibi birinin onlar için savaşmasına ihtiyaçları var ve ben yapamıyorum.
يحتاجون شخصا مثلك للدفاع عنهم وانا لا استطيع القيام بهذا اذا ماذا تقول ان نقوم بها معا؟

Biliyor musun Senin gibi birinin yaşaması ve diğer insanların hayatını mahvetmesi bir çok açıdan yanlış.
تعلمين، أن شخصا مثلك يعيش ويضيع حياته على النفايات هو خطأ على كل المستويات.

Senin gibi birinin tüm bunları yakıp kül etmesine izin verir miyim sanıyorsun?
هل تعتقد أني سأدعع شخصا مثلك يدمره؟

Lauren, hayatıma senin gibi biri hiç girmemişti.
أليس كذلك؟ لورين, لم أواعد شخصا مثلك في حياتي

- Demek istediğim, senin gibi biri...
-أعنى أن شخصا مثلك كم مرة فعلت ذلك؟

Üç yılda beş okul değiştirdim, dürüst olmak gerekirse senin gibi biriyle hiç tanışmadım.
درستُ في خمس مدارس خلال ثلاث سنوات و بإمكاني البوح بصراحة لم أقابل أبدا شخصا مثلك

Orası senin gibilerin sıkıldığı zaman gidecekleri bir yer değil.
ذلك المكان ليس بالمكان الذي يأتي فيه شخصا مثلك ليمضي وقته