Sizin büyümenizi izlemek benim içim hem bir Onur, hem de bir zevktir. | Open Subtitles | لقد كان شرفاً لي, ومتعة لأراكم تنضجون تهانيّ على كلّ فوز أحرزتموه هنا, |
Yardım etmek isterim. Ne kadar Onur duyduğumu anlatamam efendim, teşekkürler. | Open Subtitles | لا يمكنني إخبارك كم هذا شرفاً لي يا سيدي |
Sana İspanyolca öğretmekten Onur duyarım. Tamam mı? | Open Subtitles | أنه سيكون شرفاً لي ، لـ تعليمك اللغة الأسبانية؟ |
Size hizmet etmek ve güçlü bir adama dönüşmenizi seyretmek bir zevkti. | Open Subtitles | كان شرفاً لي أن أخدمك وأشاهدك تكبر لتصبح رجلاً قوياً. |
Memory Matron görevimden ayrılmak beni üzse de sizlere hizmet etmek ve güzel geleneklerimizi uygulamak benim için çok büyük onurdu. | Open Subtitles | بقلب مثقل يجب علي أن أستقيل من منصبي كمشرفة ذاكرة لقد كَانَ شرفاً لي |
Bu şartlar altında size elbisemi vermek Benim için bir onurdur... | Open Subtitles | في ظل هذه الظروف سيكون شرفاً لي ان اعطيك ثوبي |
Beni düşünmeniz bile büyük şeref. | Open Subtitles | إذاً فسيكون شرفاً لي أن يتم النظر في أمري. |
Yaptıklarına teşekkür ediyorum. Seni tanımak bir şerefti. | Open Subtitles | "وأشكركَ على كلّ ما قمتَ به، قد كان شرفاً لي" |
İyi o zaman, böyle bir toplulukla yarışmak Onur olacak. | Open Subtitles | حسنٌ, إذاً سيكون شرفاً لي التنافس مع نخبةٍ كهذه |
Sizin tarafınızda savaşmak benim için bir Onur olacak. | Open Subtitles | سيكون شرفاً لي بأن أقاتل بجانبك |
Böyle bir ilgi karşısında Onur duyarım. | Open Subtitles | مثل هذه الإهتمام سيكون شرفاً لي. |
Çocuğuma adınızı vermekten Onur duyarım. | Open Subtitles | سيكون شرفاً لي أن أسمي طفلي تيمناً بك |
Bulunmasına yardım etmekten Onur duyarım. | Open Subtitles | سيكون شرفاً لي أن أُساعد في العثور عليه |
Ona beni evine davet ettiği için Onur duyduğumu söyle. | Open Subtitles | أخبره بأنهُ كان شرفاً لي بأن أتي لمنزله |
Dava icin beni dusunmeniz benim icin bir Onur efendim! | Open Subtitles | ان طلبك لي بالتكفل بالقضية يعد شرفاً لي |
Büyük bir Onur olcak. | Open Subtitles | سيكون هذا شرفاً لي |
Bu bir Onur meselesi. | Open Subtitles | حسناً، لقد كان شرفاً لي |
Benim için zevkti. Çok tatlı bir çocuk. | Open Subtitles | لقد كان هذا شرفاً لي إنه ولد لطيف |
Sana müşahede etmek, büyük zevkti. | Open Subtitles | بأن حراستُك هنا.. كانت شرفاً لي. |
Sizin emrinizde çalışmak bir onurdu efendim. | Open Subtitles | كانَ شرفاً لي أن أخدمَ تحت إمرتكَ سيدي |
Onunla oturup aynı havayı... onun az önce içine çektiği havayı solumak... aramızda havayı değiş tokuş etmek bile bir onurdu. | Open Subtitles | كان شرفاً لي مجرد الجلوس ... وإستنشاق نفس الهواء ... الذي زفرته تواً ،لتبادل الجو بيننا على سبيل المثال |
Bu Benim için bir onurdur, Komutan. | Open Subtitles | سيكون هذا شرفاً لي ، أيها القائد |
New York'un 14. bölgesini temsil etmek Benim için bir onurdur. | Open Subtitles | سيكون شرفاً لي أن أكون الحاكم الرابع عشر لـ (نيويورك) |
Şey, sanırım bundan şeref duyarım. | Open Subtitles | حسناً، أفترض أنّ هذا سيكون شرفاً لي. |
Kesinlikle. Hanımefendi, benim için bir şerefti. | Open Subtitles | بالطبع، ويا سيدتي، كان شرفاً لي |