Baksana, burayla ilgili bilmem gereken Başka bir şey var mı? | Open Subtitles | هل هناك من شيئ آخر ينبغي لي معرفته بشأن هذا المكان؟ |
Bir şeyde iyi olsanız bile yapmak istemeyeceğiniz Başka bir şey bulursunuz. | TED | وحتى عندما تقوم بأمر جيّدٍ، ستجد أنه يوجد شيئ آخر جديد لا تريد القيام به. |
Indio'ya tam anlaştığımız şeyin... tam tersini yapmayı önereceğini düşündüm... o da yeterince şüpheci olduğundan Başka bir şey düşündü. | Open Subtitles | ظننت انك ستخبر اينديو بفعل العكس تماما عما اتفقنا عليه و هو متشكك كفاية لاستنتاج شيئ آخر |
başka birşey daha var. Bu insanlarla ilgili bir şey daha var, | TED | لكن هناك شيئ آخر . هنالك شيئ آخر عن هؤلاء الناس ، |
Bir şey daha sormak istiyorum. | Open Subtitles | أود أن أسالك عن شيئ آخر, فقط أنا لا أجرؤ على ذلك |
Bilmem gereken Başka bir şey var mı? herhangi bir şey? | Open Subtitles | هل هناك شيئ آخر يجب أن أعلمه أعني أي شيئ على الأطلاق ؟ |
Yapacak Başka bir şey kalmadı. | Open Subtitles | لكننا نلعب منذ 8 ساعات لا يسعنا التفكير في أي شيئ آخر نفعله |
Geriye yenilmeyecek kuru tanelerden başka... bir şey kalmadı. | Open Subtitles | و كل ما يتبقي حبوب منكمشة غير صالحة للأكل و لا شيئ آخر |
Başka bir şey yapacak olsan, yapardın. | Open Subtitles | وأنت، أيضا، إذا إستطعت التفكير في شيئ آخر لتفعله. |
Almam gereken Başka bir şey daha var. Biraz iğrenç... | Open Subtitles | .وهناك شيئ آخر أحتاج لأخذه .وهو نوعاً ما مقرف |
Terör değil, aile içi cinayet veya Başka bir şey. | Open Subtitles | إذا مالذي نتكلم عنه هنا ؟ لم يكن هذا عملا إرهابيا محليا أو اي شيئ آخر |
Eğer Başka bir şey yoksa, bebeğimin bakıcısı içeride beni bekliyor. | Open Subtitles | والآن، إذا لم يكن هناك شيئ آخر فلدي جليسة أطفال تنتظرني بالداخل |
Başka bir şey hatırlamıyorum. Başka bir şey hatırlayamıyorum. | Open Subtitles | لا أذكر أي شيئ آخر لا استطيع تذكر أي شيئ آخر |
Başka bir şey denemeye çalışacaksam ajan yapısını yüklemem gerekecek. | Open Subtitles | وإذا حاولت ان أقوم بأي شيئ آخر أحتـاج إلى تعديل البنية الهندسية لعقله |
Başka bir şey demeden önce, beni dinlemeniz lazım. | Open Subtitles | قبل أن تقولي أيّ شيئ آخر عليك أن تصغي لي |
Bu ay yazıyor, geçtiğimiz ay Başka bir şey yapıyordu. | Open Subtitles | في هذا الشهر كانت الكتابة اما في الشهر الماضي فكان شيئ آخر |
Bak, listeye yazamayacağım bir şey daha çıktı. | Open Subtitles | أترى، هُناك شيئ آخر لن أتمكنّ من وضعه على القائمة. |
Evet Bayan Başkan. Ama bir şey daha var. | Open Subtitles | نعم سيدتي الرئيسة , ولكن هناك شيئ آخر بعد |
- Bir şey daha, sayın yargıç. | Open Subtitles | شيئ آخر يا حضرة القاضي قبل أن نقوم بصرف الشاهد |