Ve şimdi, beyler ve bayanlar, bu yılın "Eyaletin Şirketi"ni söylemesi için yükselen bir yıldızı seçtim. | Open Subtitles | والان سيداتي سادتي لتسليم عنوان هذه السنة من حالة الشركة اخترت نجما صاعدا |
Gabe, hastalığı kendini göstermeye başladığında bir hükûmet laboratuvarında çalışan, yükselen bir yıldızdı. | Open Subtitles | كان فى الواقع نجما صاعدا فى معمل أبحاث حكومى عندما أصبحت حالته ظاهرة للجميع |
Pennebaker burada yükselen bir yıldızmış. | Open Subtitles | لقد كان نوعا ما نجما صاعدا هناك |
Bu andan itibaren spor yapacağız ve ben Speedo giymeyeceğim. | Open Subtitles | من الآن و صاعدا نحن سوف نتمرن و أنا لن أرتدي السبيدو |
Bu andan itibaren spor yapacağız ve ben Speedo giymeyeceğim. | Open Subtitles | من الآن و صاعدا نحن سوف نتمرن و أنا لن أرتدي السبيدو |
Şu andan itibaren, böyle inanılmaz numaralar yapan insanlar olarak yaşamalıyız. | Open Subtitles | من الان و صاعدا, يجب ان نعيش كبشر و نقوم بتنفيذ الخدع المستحيلة |
Aslında içerisi zeki, hırslı adamlarla doluydu ve çoğu durumda mesleki içgüdüleri, altı ay öncesinde ben Missouri Senatosu'nda yükselen bir yıldızken benimle şarap içip yemek yiyen CEO'larınki kadar keskindi. | TED | في الواقع، كان السّجن يعجّ بالرّجال الأذكياء والطموحين الذين كانت غرائز الأعمال عندهم في عديد الحالات ثاقبة مثل غرائز كبار المديرين التنفيذيين الذين جعلوني منذ ستّة أشهر أحتسي معهم النّبيذ و أتناول وجبة الغداء عندما كنت نجما صاعدا في مجلس الشيوخ في ولاية ميسوري. |
Bunu bilmiyordum. Öyleydi. yükselen bir yıldızdı. | Open Subtitles | نعم كان نجما صاعدا |
Şu andan itibaren dünya sizin bildiğiniz dünya olmayacak! | Open Subtitles | من الآن و صاعدا ، العالم الذى تعرفوه سينتهى من الوجود |