Gururunu bir tarafa atıp, beni bulmaya gelmek Senin için zor olmalı. | Open Subtitles | بسبب كبريائك، لابد أنه كان صعباً عليكِ أن تأتي للبحث عني |
Keşke seni daha küçükken tanıyabilseydim, annesiz büyümek Senin için zor olmalı. | Open Subtitles | أتمنى لو كُنت أعرفك و . أنتِ أصغر لابد أنه كان صعباً عليكِ . أن تكبري بدون أم |
Hayır, hayır. Senin için zor olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | كلا، كلا أعلم من أنه كان صعباً عليكِ |
"Senin için çok zor olmuş olmalı." "Çok canın yanmış olmalı." | Open Subtitles | لابد أنه كان صعباً عليكِ.. لابد أنكِ تعانين كثيراً |
Yine de sizin için zor bir zaman olmuş olmalı. | Open Subtitles | لابد أنه كان وقتاً صعباً عليكِ. |
Geri dönmek Senin için zor. | Open Subtitles | ، لقد كان صعباً عليكِ . العودة مجدداً |
- Geri dönmek Senin için zor. | Open Subtitles | ، لقد كان صعباً عليكِ . العودة مجدداً |
Senin için zor olmuş olmalı. | Open Subtitles | حسناً,مؤكد أن هذا كان صعباً عليكِ |
Senin için zor olmalı. | Open Subtitles | لابدّ أنّه كان صعباً عليكِ |
Babanın anneni bırakıp Felicia ile yaşamaya başlaması Senin için zor olmuş olmalı. | Open Subtitles | لابدّ من الأمر كان صعباً عليكِ حين تزوّج والدكِ بـ (فيليشا) لتحل محل والدتكِ الحقيقية |
Senin için zor olmalı yani 10 saatlik bir uçuşta Dean'in eski nişanlısıyla olmak. | Open Subtitles | لابد من ان هذا صعباً عليكِ ان تعلقي لمدة 10 ساعات في الجو مع خطيبة ( دين ) السابقة |
Bak biliyorum bu Senin için zor oldu. | Open Subtitles | اسمعي... -أعرف أنّ هذا كان صعباً عليكِ |
Da-eun, Senin için zor oldu. | Open Subtitles | (دا ايون)، كان ذلك صعباً عليكِ |
Senin için çok zor olacağına şüphe yok. | Open Subtitles | بلا شك سيكون الوضع صعباً عليكِ هناك |
Bu senin için çok zor olmalı. - Evet, öyle. | Open Subtitles | لابد من أن هذا صعباً عليكِ - إنه كذلك - |
Yuvadan uçunca sizin için zor olacak mıdır? | Open Subtitles | هل سيكون صعباً عليكِ إذما غادر؟ |
Bunun sizin için zor olduğunu anlıyorum Bayan Wayne. | Open Subtitles | أعرف أن هذا كان صعباً عليكِ سيدة (واين) |