Kartpostala resmini koymuş. Ben asla böyle bir şey yapmam. | Open Subtitles | وضعت صورتها على بطاقتها، لم أفعل شيئاً كهذا من قبل |
Onu tanıyan biri var mı diye resmini civarda göstereyim. | Open Subtitles | سأجعل الوحدات تعرض صورتها في المكان، محاولين إيجاد شخص يعرفها |
Sen onun fotoğrafını telefonuma gönder ben de bir araştırayım olur mu? | Open Subtitles | أقول لك.. لماذا لا ترسل صورتها إلى هاتفي الخلوي وسألقي نظرة عليها؟ |
Ama fotoğrafını internette arattım çünkü herkes internette gösteriş yapmayı sever. | Open Subtitles | لكني قارنت صورتها بما بمواقع التواصل لأن الجميع يحبون استرعاء الأنظار. |
resmi neyle kestin? | Open Subtitles | هل تزال تود صورتها على مكتبك؟ ماذا استخدمت لقص صورتها؟ |
Bir eylemci olarak şipşak fotoğraf makinesini alıp onun resmini çekerdim, 90 saniye beklerdik ve fotoğrafı ona verirdim. | TED | و كنشطاء حقوقين كنا نأخذ كاميراتنا من نوع بولارويد, و نلتقط صورتها , و بعدها ننتظر لمدة تسعون ثانية , ثم نعطيها الصورة |
Size şimdi göstereceğim son birkaç resim Kekertsuatsiak, Grönland'da resmini çektiğim bir buzula ait. | TED | آخر صورة أود أن أريها لكم هي لكتلة جليدية متحركة صورتها في كيكرتسواتسياك في غرينلاند. |
Düşünüyordumda belki hikayeyle birlikte onun da resmini basarız. | Open Subtitles | كنت أفكر في أنه ربما يتعين علينا أن ننشر صورتها مع القصة |
Daha dün, onun resmini kadınlar sayfasına koydum. | Open Subtitles | بالأمس فقط , وضعتُ صورتها في الصفحة الخاصة بالنساء في الصحيفة |
Surf dergisinin kapağında bir kızın fotoğrafını görmek istiyorum. | Open Subtitles | اريد أن اكون الفتاة التي تكون صورتها على غطاء مجلة الأمواج |
Yelena Missin. Rus. fotoğrafını bana verin lütfen. | Open Subtitles | يلينا ميسين , الفتاة الروسية أعطني صورتها رجاءً |
Daha tanışmadan fotoğrafını çektiniz eski moda bir kamerayla | Open Subtitles | اخذت صورتها قبل ان تتقابلان بآلة التصوير القديمه |
Haydi. resmi her yere asıldığı için asıl korkması gereken kim acaba? | Open Subtitles | من الذي قد أصابه البرد في قدمية بسبب صورتها في قطعة من الورق؟ |
Victoria şelalesini hem de. Ama o şelale neye benzer biliyordum çünkü kutunun... üstünde resmi var. | Open Subtitles | شلالات فيكتوريا و لكني أعلم كيف تبدو لأن صورتها كانت على الصندوق |
Sahip olduğum tek fotoğrafı bu. | Open Subtitles | هذه صورتها الوحيدة التى معى أبى لم يتزوج بعدها أبدا |
Sınıf fotoğrafı için poz verdirdiler ama o kadar çirkindi ki! | Open Subtitles | تركوا صورتها في دفتر الذكريات لكن وعجباً، |
Onu tanımış olmam gerekmez. Onun resmine bakınca anladım. | Open Subtitles | لم أكن بحاجةٍ إلى مقابلتها، لقد نظرت إلى صورتها و عرفت |
Çünkü, akıl hastanesinde olan bir kızının olması onun dikkatlice korunan imajını tehdit eder. | Open Subtitles | فيعود ذلك إلى أن وجود ابنة في مشفى الأمراض العقلية فإنه أمر يهدد صورتها الاجتماعية المحفوظة |
Biraz güçsüz ama size resimlerini göstermemizi ve sizin de ona sevgilerinizi yollamanızı istedi. | Open Subtitles | إنها ضعيفة بعض الشيء ، ولكن أرادت أن تظهر لنا يا رفاق صورتها وان ترسل اليكم حبها |
Hatırlayabildiğim tek şey onun hastane yatağındaki hali. | Open Subtitles | أن الشيء الوحيد الذي أستطيع تذكره هو صورتها وهي على فراشها بالمستشفى. |
Bunu bilmiyordum. Bu imajı biz yarattık gibi bir his var bende. | Open Subtitles | أنا لا أعرف شيء عن تلك الفتاة ولكن صورتها تبدو مألوفة لدي |
Kadının yüzünü taratalım, hemen. | Open Subtitles | ضعي صورتها في نظام التعرف على الوجوه حالاً |
Onun resminin olmadığı bir paket sigara yok. Öldükten sonra onun adını bir sabuna verecekler. | Open Subtitles | لا يمكنك أن تشتري علية من السجائر دون أن تجد صورتها في داخلها , حتى أنه هناك صابون باسمها |
Ölmeden önce, binlerce insanın onun kaçış ülkesindeki görüntüsünü gördüğünü ve onun cesur ve korkusuz bir savaşçı olduğuna inandıklarını biliyordu. | TED | قبل وفاتها، كانت تعلم بأن المئات من الأشخاص شاهدوا صورتها من أرض الهروب من الواقع وآمنوا بها كمحاربة قوية وشجاعة. |
Onunda mı fotoğrafını Çektin? | Open Subtitles | هل صورتها ؟ |