ويكيبيديا

    "ضاعت" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gitti
        
    • kayboldu
        
    • kaybolmuş
        
    • kayıp
        
    • kaybettim
        
    • kaybolduğunu
        
    • gitmiş
        
    • kaybolan
        
    • kaybolur
        
    • kaybetti
        
    • kaybettik
        
    • kaybolmuştu
        
    • kaybedildi
        
    • kaybolduğu
        
    • kaybolursa
        
    Hücredeyiz, sen hapse dönüyorsun hayatım harcandı gitti, birbirimizi kaybettik,.. Open Subtitles نحن فى القبو وسترجعين إلى السجن حياتى ضاعت وخسرنا بعضنا البعض
    Krediyi ödemek için arabalara el koydular. Arabalar gitti, Charlie. Open Subtitles إستعادوا السيارات لدفع القرض السيارات ضاعت يا تشارلي
    Açıkçası ilk kitabım fazla avangardtı. Sahte edebiyat dünyasında kayboldu. Open Subtitles كتابي الأول كان بوضوح مجرد مقدمة، ضاعت في تظاهُر الأدباء.
    Bak, birisinin doğum günü var. Sanırım benim davetiyem postada kayboldu. Open Subtitles انظروا , انه عيد ميلاد شخصا ما دعوتي ضاعت علي الاميل الخاص بي
    Sanırım kurban son dakikada çekilmiş, bu yüzden de gücün büyük bir kısmı kaybolmuş sadece önemsiz bir etki bırakmış. Open Subtitles أعتقد بأنه تم سحب الضحية بعيداً في اللحظة الأخيرة لذا فإن معظم القوة كانت قد ضاعت تاركة التأثير الأكثر ضعفاً
    Ama bu üç Kongre Kütüphanesine eşdeğerdir. --Yanmış kül olmuş, sonsuza kadar kayıp - - Her yıl TED ولكن هذه المكتبة تعادل مكتبة الكونجرس ثلاث مرات أُحرِقتْ .. ضاعت إلى الأبد ..كلّ عام
    - Aslında parayı kaybettim, ama bu yeni birşey değil... değil mi? Open Subtitles فى الحقيقة لقد ضاعت النقود ولكن ما الجديد أليس كذلك؟
    Sana ne yaptım? Para gitti, mal gitti. Open Subtitles ,المال اللعين ضاع و المخدرات اللعينة ضاعت
    Kalacak yer arıyorsan, tamam. Ama sırt çantası gitti. Open Subtitles لو كنت بحاجة لتستريح ، فأهلاً بك هنا و لكن الحقيبة قد ضاعت
    Teslim alındığımda, hayatımın 6 yılı gitti. Open Subtitles سبق و ضاعت ستة سنوات من عُمري حينما خضعت للأعتراف.
    Zaman geçtikçe ipuçları, sadece bir tane kalana kadar ya kayboldu ya da unutuldu ve o da Charles Carroll'un genç Thomas Gates'e emanet ettiği sırdı. Open Subtitles ومع مرور الزمن ضاعت الأدلة وأختفت ولم يبق إلا دليل واحد هذا كان السر
    Sizinkinin de içinde olduğu, yüzden fazla dosya kayboldu. Open Subtitles و ملفات من مئة قضية ضاعت كلها بما فيها قضيتكما
    Sizinkinin de içinde olduğu, yüzden fazla dosya kayboldu. Open Subtitles و ملفات من مئة قضية ضاعت كلها بما فيها قضيتكما
    "Bedeni şimdi iyileşmiş olsa da, ruhu belki de kaybolmuş durumda." Open Subtitles إذا تمكنتُ من شفاء جسدها الآن, فإن روحها قد ضاعت على الأرجح.
    Buraya gelirken gemisi yolda kaybolmuş. Open Subtitles فى طريقها إلى هنا ضاعت سفينتها فى البحر.
    Uzun vuruş, ağı geçti, duvara geçti. kayıp oldu. Open Subtitles ضربه طويله , انها الى السياج انها الى الحائط , لقد ضاعت
    - Merhaba. - Giles öldü. Plakalar kayıp, dava kapanmıştır. Open Subtitles جيلز مات, والألواح ضاعت والقضية قد اُغلقت
    Cüzdanımı kaybettim, ama bu kargaşanın içinde çok normal. Ev güzel oluyor. Open Subtitles لقد ضاعت حافظتي لكنني كنت أتوقع هذا، تبدو جيدة
    Şu anda kemirilmiş kemik gibiyim ama o ruhun kaybolduğunu sanmayın. Open Subtitles بالطبع أصبحت عجوزاً الآن ولكن إياكم أن تفكروا أن عزيمتى ضاعت
    Devam ettirmek istediklerimiz çoktan gitmiş ya da aslında eskiden oldukları gibi değil. TED نريد أن نساند أشياء قد ضاعت أو الأشياء التي ليست كما كانت عليه.
    Diyelim ki bunu kaybolan şeyi aramak için batıya giden bir yabancı olarak istedim. Open Subtitles إفترض أنى طلبت منك كغريب ذاهب للغرب لتبحث عن تلك التى ضاعت
    Eğer taşıdıklarından bir tanesi... yolda kaybolur ya da ortaya çıkmazsa... gidip büyükannenle, annenle... kız kardeşinle... ve küçük Pachito'yla... küçük bir sohbet yapmamız gerekebilir. Open Subtitles اذا أي لفافة من التي تحملينها ضاعت أو لم تخرج منك سوف نذهب ونأخذ محادثة قصيرة
    İnsanlarınızı öldüren tanklardan bir tanesi Çakal Vadisinde yolunu kaybetti. Open Subtitles الدبابة التي قتلت شعبك قد ضاعت في وادي ابن آوى إنني أعرف هذا الوادي
    Ormanda kaybolmuştu ve tek başına hayvanlarla beraber büyümüştü. Open Subtitles لقد ضاعت في الغابة وكبرت لوحدها مع الوحوش
    Ruhlar kaybedildi yere yakın, daha iyi bulma şansı biz arıyoruz tam bir. Open Subtitles كلما كنا أقرب إلى المكان الذي ضاعت الأرواح فيه ، كلما كانت فرصتنا أكبر لإيجاد
    Cassandra'nın kaybolduğu sırada o da hastanedeymiş, Spender'ın panik içinde hastalık ekibini aradığını görmüş. Open Subtitles هو كان في المستشفى عندما كاساندرا ضاعت. سمع صنع منفق المكالمة الهاتفية إلى سي دي سي.
    Hala söz veremiyorsun. Peki ya kaybolursa? Ya ona bir şey olursa, Doktor? Open Subtitles لا زلت لا يمكنك أن تعدني ، ماذا لو ضاعت ماذا لو حدث لك شئ يا دكتور ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد