kurbanımız internet üzerinden eskort hizmeti veren hanımlardan sadece biriymiş. | Open Subtitles | ضحيّتنا كانت واحدة من العديد من سيدات خدمة الرافقة في الإنترنت |
kurbanımız yakılmadan önce, kör cisim darbesiyle yaralanmış. | Open Subtitles | ضحيّتنا عَانتْ من صدمةِ القوةِ الصريحةِ، قبل الإحتِراق. |
Yerel KBB uzmanlarını kontrol eder... ağrı çeken kurbanımız uğramış mı bakarız. | Open Subtitles | سنتحقق من أذون إجراء عمليّات للأنف وجراحة الحنجرة لنعرف إذا طلب ضحيّتنا المساعدة |
- 3. kurbanımız, ikinci Kurbanımızın kocasını mı tanıyormuş? | Open Subtitles | إنتظر، ضحيتنا الثالثة تعرف زوج ضحيّتنا الثانية؟ |
- Bu mükemmel. İsimlerden bahsetmişken... kurbanın parmak izini kontrol ettim. | Open Subtitles | هذا أمر عظيم ، بالحديث عن الأسماء أجريتُ بحثاً عن بصمات ضحيّتنا |
kurban bıçaklanırken kullanılan bıçak gümüş kaplamaydı. | Open Subtitles | السكين الذي طُعن به ضحيّتنا مُصفح بالفضة |
kurbanımız çok fazla eşyayla seyahat ediyormuş. | Open Subtitles | يا للهول ، كان ضحيّتنا يسافر مع الكثير من الأغراض |
Anlaşılan, kurbanımız okul yönetim kurulu için çalışıyormuş. | Open Subtitles | على ما يبدو كان ضحيّتنا يعمل لمجلس إدارة المدرسة |
kurbanımız sanayileşmemiş, kırsal bir çevrede büyümüş. | Open Subtitles | ضحيّتنا لَرُبَما نشأت في مكان غير صناعي بيئة ريفية |
Bulduklarımıza göre kurbanımız kira kontrollü bir dairede yaşıyormuş. | Open Subtitles | إتّضح أنّ ضحيّتنا لديه شقة ذات إيجار مُنتظم. |
kurbanımız da düşündüğümüz kadar sütten çıkma ak kaşık değilmiş. | Open Subtitles | أجل، حسناً، لابدّ أنّهم سيسحبون الملف بحلول صباح الغد. أعتقد أنّ ضحيّتنا ليست سليمة تماماً كما كنّا نبرهن عليها. |
Mekânın dışına doğru giden kan izi falan da yok. Aynen öyle. Ayrıca burada da Kurbanımızın kan izleri dışında tek bir kan damlası bile yok. | Open Subtitles | بالضبط، وليس هناك قطرة دم خارج مكان تناثر دمّ ضحيّتنا هنا. |
O hâlde belki de Kurbanımızın neden para dolu bir sırt çantası taşıdığını bulmak için sana başvurmalıyım. | Open Subtitles | حسناً، لربّما يجب أن أجعلك تكتشف سبب حمل ضحيّتنا حقيبة مليئة بمال. حسناً، لربّما عليكِ ذلك. |
Kurbanımızın geçmişini araştırdık. Pek bir şey yok. | Open Subtitles | لقد أجرينا بحثاً عن خلفيّة ضحيّتنا إنّها رقيقة جداً |
Bulduklarının olanlarla uyumlu olduğunu görüyorum ama gerçekten, kurbanın bir patates silahıyla öldürüldüğünü mü söylüyoruz? | Open Subtitles | أرى أنّ نتائجك مطابقة لما حدث لكن هل نقول حقًا أنّ ضحيّتنا قُتل بمسدس بطاطا ؟ |
Saçtan bahsetmişken bu, kurbanın kıyafetinde bulduğum en önemli saç. | Open Subtitles | بالحديث عن الشعر ، هذا هو الشعر الأكثر أهمّيّة الذي وجدته على ملابس ضحيّتنا |
Adamı elinde kurbanın kafasıyla yakaladık. | Open Subtitles | أقصد أننا قبضنا على الرجل وبحوزته رأس ضحيّتنا. |
kurban notu bir zarfın arkasına yazmış. | Open Subtitles | كتبت ضحيّتنا هذه المُلاحظة على ظهر مُغلف. |
kurban ile çıkan adam yaşamıyor yani? | Open Subtitles | الرجل الذي كانت ضحيّتنا تُواعده لا وجود له؟ |
Bu da kurbanımızı, fırtına avcılarının vurduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | إذًا ذلك يعني صيادي العاصفة أصابوا ضحيّتنا |
maktulün, Barter Katili'ni evine aldığını duydum. | Open Subtitles | إذًا، سمعتُ أن ضحيّتنا دعت قاتل المقايضة مباشرةً إلى بيتها |
Kurbanımızla ilgili bazı keşifler yaptım. İyi bir zaman mı? | Open Subtitles | وجدت بعض الإكتشافات بخصوص ضحيّتنا أهذا وقت مناسب ؟ |
Yani, Pelant takip cihazını kurcalayıp kendisinin evde görünmesini sağladı kurbanı akıl hastanesinden dışarı sürükledi onu uyuşturdu ve kurtlar yesin diye orada bıraktı. | Open Subtitles | يجذب ضحيّتنا لخارج مُستشفى المجانين، يُخدّره، ومن ثمّ يتركه للذئاب. |
Kurbanımıza bir göz atalım. | Open Subtitles | لنلق نظرة على ضحيّتنا |
Selam, Tom. Maktulümüzün hiç hamile olma ihtimali var mı? | Open Subtitles | (توم)، هل هناك أيّ فرصة أن ضحيّتنا حامل؟ |