Bir iş sahibiyim, vergilerimi ödüyorum ve yine de ne zaman adımımı evimin dışına atsam bu saçmalıkla uğraşmak zorunda kalıyorum. | Open Subtitles | وأنا أملك الأعمال أدفع ضرائبي و حتى الآن وصلت إلى التعامل مع هذا هراء في كل مرة أنا خطوة خارج بيتي. |
Doğrudan mevduat ile ödeme aldım, banka transferiyle kiramı, internetten vergilerimi ödedim. | TED | فأنا يُدفع لي من خلال إيداع النقود في المصرف، وأسدد الإيجار من خلال تحويل مصرفي، وأدفع ضرائبي مباشرةً على الإنترنت. |
vergilerimi ödemesem bile, Vergi dairesi benim için öder. | Open Subtitles | إن لم أسدد ضرائبي فإن مصلحة الضرائب تسددها عني |
Tamam. Görüşürüz, vergimi yapmam lazım. | Open Subtitles | حسنا إلى اللقاء، يجب أن أقوم بعمل ضرائبي |
Sizin gibi insanlar böyle işleri çözsün diye Vergi ödüyorum. | Open Subtitles | أدفع ضرائبي حتى أُناس في مكانتك يمكنهم معرفة تلك الأمور. |
Bir muhasebeciyle dövüşmeye benzer bu. vergilerim ödenmesi gerektiğinde ararım seni. | Open Subtitles | كلا, سيكون ذلك مثل قتال محاسب سأتصل بك عندما أحتاج لدفع ضرائبي |
Bu polisler daha iyi çalışmalı. Onların maaşını ben vergilerimle ödüyorum. - Ne? | Open Subtitles | رجال الشرطة هؤلاء عليهم التحرّك ضرائبي المدفوعة توفر رواتبهم |
Son altı yıldan beri vergilerimi yanlış hesaplıyorlarmış. | Open Subtitles | يَقُولُ بأنّهم يَخطؤونَ حساب ضرائبي أَو السَنَوات الستّ الماضية. |
Lisedeki sevgilim bir muhasebeci ve vergilerimi bedavaya hesaplıyor. | Open Subtitles | صديقي في الثانوية، هو الآن محاسب لا يزال يقوم بحساب ضرائبي مجانا |
Vay canına, bunu iki yıla yaysak da vergilerimi daha rahat ödesem olur mu? | Open Subtitles | هل هناك أي طريقة يمكننا أن نقسم المبلغ فيها على سنتين لكي لا أتعرض لأي مشاكل أثناء تقديم ضرائبي |
Deli zırvası deneyleri devam ettirebilmek için vergilerimi sömüren unutlmuş bir hükümet ajansı. | Open Subtitles | عن طبيعة هذا المكان أحد الوكالات الحكومية المنسية تمتص دولارات ضرائبي |
vergilerimi ödeyebilmek için bir film anlaşmasını imzalamak zorunda kaldım. | Open Subtitles | لأتمكن من دفع فاتورة ضرائبي يجب أن أوقع عقد تمثيل فيلم |
Vergi sorunumu çözmek için maliye bakanlığını aradım ve onlara başkanlarının doğum sertifikasını görmeden vergilerimi ödemeyeceğimi söyledim. | Open Subtitles | لأحل مشكلة ضرائبي, إتصلت بوزارة المالية و أخبرتهم أنني لن أدفع ضرائبي حتى أرى شهادة ميلاد رئيسكم |
O çocuk vergilerimi ödeyebilecek biri değil. | Open Subtitles | وهو ليس ذلك الشخص الذي سيدفع ضرائبي |
Tamam? "Frizbiyi yakala Ginger!" "Yuvarlan Ginger!" "vergilerimi hesapla Ginger!" | Open Subtitles | " جينجر أمسك الطبق , جينكر تشقلب , جينجر إدفع ضرائبي " |
Şeyy, birkaç sene önce para kazandım ve vergimi ödemedim. | Open Subtitles | منذ سنتين، كسبت بعض المال ولم أدفع ضرائبي |
İyi bir vatandaştım. vergimi verdim ve yasalara uydum. | Open Subtitles | كنت مواطنا طيبا أدفع ضرائبي وأنصاع للقوانين |
Sanırım Vergi iademi almak için formu dolduruyordum. | Open Subtitles | أعتقد أني كنت اقوم بسداد ضرائبي في ذلك الوقت |
vergilerim için ben yine Harold Gofret ve Döviz'e gideceğim. | Open Subtitles | ما زال سيذهب إليه تصريف وبسكويتات الوفل مراقبة هارولد لعمل ضرائبي |
Yani vergilerim sana ve küçük kabilene yetmiyor, öyle mi? | Open Subtitles | إذاً أموال ضرائبي ليست كافية بالنسبة لك ولقبيلتِك، صحيح؟ |
Eğer ben sokağa pisleyemiyorsam, neden vergilerimle başkalarının pislemesine izin vereyim? | Open Subtitles | مثل حصان الشرطة الذي صرختِ عليه, إذا لم أستطيع التبول في الطريق, فلماذا تذهب دولارات ضرائبي, -لمن يفعلها؟ |
Dürüstçe para kazanan, genellikle vergisini ödeyen biriyim. | Open Subtitles | انا اعيش حياة نزيها و ادفع ضرائبي معظم الوقت |
Ancak dürüst olmak gerekirse hükümetin yaptıklarından bildiğim kadarıyla, Vergilerimin tam anlamıyla denetimden geçmesini bekliyorum. | Open Subtitles | عبر تتبع آثار تقنية شاشة العرض الأمامية في ضوء ما قامت به الحكومة آمل أن أتمكن من تقديم كشف ضرائبي العام القادم |