Bunun sonucunun böyle sıkıcı olmaması gerekiyordu. Onu kafesine koyun. | Open Subtitles | لا يفترض لهذا أن يصبح مملاً، ضعوه بعيداً في قفصه |
Onu hücreye koyun. İki saat dursun. | Open Subtitles | , اسمع، ضعوه في زنزانة , احتجزوه لساعتين |
Çağrı cihazlarınızı, telefonlarınızı ötüp, çalıp sinirime gidecek neyiniz varsa çıkarın ve sepete koyun. | Open Subtitles | الهواتف الخلوية ،الأوراق أي شي تملكونه ضعوه في السلة |
götürün onu. NO, ANA NÜFUS İLE ONA koydu. | Open Subtitles | كلا، ضعوه مع المقيمين الرئيسيّين أنا متأكد بأنّهم سيجدوا له مكاناً |
Masaya yatırın. Yüzüstü. | Open Subtitles | ضعوه على الطاولة، والوجه للأسفل |
Bağlayın onu,sular alçakken b.k havuzunun içine atın.götürün onu! | Open Subtitles | ضعوه بالحفرة الضيقه عند المد والجذر |
Japon şiltemiz yok. Şuraya koyun, çocuklar. | Open Subtitles | ـ ليس لدينا فراش ارضي ـ ضعوه هناك يارجال |
Chimera ile Mapinguari'nin arasına koyun. | Open Subtitles | ''ضعوه بين الـ ''كمير، ''و الـ ''مابنغواري. |
Bunu onun dilinin altina koyun.Bazen ataklari onler. | Open Subtitles | ضعوه اسفل لسانه, وبامكانه في بعض الاوقات ان يوقف النوبة |
Bu sırrı kasaya koyun, ve lanet kasayı kilitleyin. | Open Subtitles | ضعوه في القبر واغلقو عليه في القبر اللعين |
Bunu da al! Giriş kartın.. Onu bir taksiye koyun hadi! | Open Subtitles | ها هي بطاقتك الشخصية هيا، ضعوه في تاكسي |
İzolasyona koyun ve derhal bir tarama yapın. | Open Subtitles | ضعوه في العزل وأجروا له الفحص فورا |
Pekala öyleyse, halkın arzusunun neden yapıldığını göreceğiz. Pekala çocuklar, onu diğerleriyle birlikte arkaya götürün. | Open Subtitles | مصنوعة حسنا , يا رجال , ضعوه فى الخلف مع الباقي |
Onu gemisine götürün ve akıntıyla sürüklensin. | Open Subtitles | ضعوه بسفينته واجعلوه يبحر علي غير هدي |
Hop, hop, hop, hop! yatırın. yatırın. | Open Subtitles | . ضعوه أرضا , ضعوه أرضا ,ضعوه أرضا. |
Tamam, yatırın. yatırın. yatırın. | Open Subtitles | أوكي ,ضعوه أرضا ضعوهأرضا,ضعوهأرضا, |
Arkadaşı araca atın beyler, kullanacak yeni bir beyin bulduk. | Open Subtitles | ضعوه في السـيارة وجدنا عالمنا بدل الذي قتل - لا يمكن أن اساعدكم - |
Onu babasının yanına atın. Onları sonra ortadan kaldırırız. | Open Subtitles | ضعوه مع أبيه سنتفرغ لهم لاحقاً |
Şimdi cam bir levha alın ve poşetin bir kenarına yerleştirin. | TED | والآن أحضروا صحناً من الزجاج ثمّ ضعوه على جانب كيس البلاستيك. |
Bu, Evet bu. Arabaya bindirin. | Open Subtitles | هذا الشخص , هيا ضعوه فى الشاحنة |
Eğer karboksillenmiş hemoglobin seviyesi yüzde 15'in üstündeyse, yüksek basınç kabinine sokun. | Open Subtitles | إن كانت معدلات الهيموجلوبين الكربونية أعلى من 15 بالمئة، ضعوه بغرفة باريومية |
Sonra sinyalimle onu doğru yere getirin, ben de kraliçeyi çıkartayım. | Open Subtitles | وعند إشارتي، ضعوه في مكانه وسوف آتي بها |