- Tüm Senin ücret hakkında söyleyebilirim onun yolunu kaybetmiş bir iyi bir adam olmasıdır. | Open Subtitles | أعتذر كل ما يمكنني أن أقوله عن مهمتك أنه رجل جيد لكنه ضلّ طريقه |
Eğer Tanrı bizim çobanımızsa görünüşe göre kuzularından biri yolunu kaybetmiş. | Open Subtitles | إن كان الرب هو راعينا فيبدو أن أحد حملانه قد ضلّ طريقه |
Sen sadece en zayıf taraflarımız, yolunu kaybetmiş, öldürmek yerine vampirlerle arkadaş olan bir adamı tanıyorsun. | Open Subtitles | إنّكِ تعلمين ذاتي الضعيفة فقط، رجل ضلّ طريقه وصادق مصّاصين الدماء بدلًا من قتلهم. |
kaybolmuş bir yürüyüşçü olabilir. | Open Subtitles | ربما كان مُتنزِّه قد ضلّ طريقه |
Ya da kaybolmuş ve korkunç bir ölüm onu mu beklemektedir? | Open Subtitles | أم أنه ضلّ وحُكم عليه بميتة شنيعة؟ |
Masum bir hayvan ya da kaybolmuş biri olabilir. | Open Subtitles | قد يكون حيوان بريء أو شخص ضلّ طريقه |
- Ormanda yolunu kaybetmiş olmalı. | Open Subtitles | لا بد أنه ضلّ الطريق بالغابة ! |
Galiba kaybolmuş. | Open Subtitles | أعتقد أن يبدو أنه ضلّ طريقه |
Sanki Rönesans Panayırı'ndan dönerken kaybolmuş gibi duruyor. | Open Subtitles | يبدو كما لو كان قد ضلّ طريقه... بطريق عودته من معرض لعصر النهضة! |
kaybolmuş, değil mi? | Open Subtitles | هل ضلّ طريقه؟ |