ويكيبيديا

    "طالما لم" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sürece
        
    Çalıntı bir mal bulmadığımız sürece korsanlarla iş yapmadığını bilip kendi yolumuza gideceğiz. Open Subtitles طالما لم نجد أيّ بضاعة مسروقة مَن قبل القراصنة، حينها سنذهب في سبيلنا
    Tesniye'ye göre bir çocuk, eşek veya köleyle olmadığı sürece tabii. Open Subtitles طالما لم يكن ذلك مع طفل أو حمار طبقاً للقانون اليهودي
    Bana olan borcuna sadık olduğun sürece. Sadece bir dikkatsizlik olduğuna eminim. Open Subtitles طالما لم تنس إلتزامك لى فأنا واثق أن هذا مجرد سهو
    Havalandırmalı ve porselen kaplamalıdır,... orada çok güvendeydi... tabi içeriye kimse girmediği sürece. Open Subtitles إنها مجهزة وبها تهوية وكان بأمان تام طالما لم يدخل عليه أحد
    Peki, tamam. Yanımıza yaklaşmadığı sürece iyi sayılırız. Open Subtitles إننا بخير، طالما لم تقترب منا سنكون بخير
    Yanımıza yaklaşmadığı sürece güvendeyiz demektir. Atçılık oynayayım. Open Subtitles إننا بخير، طالما لم تقترب منا سنكون بخير
    Bir sınır hattı olduğunu düşünmemi istediler tüm vadiyi çevreleyen yolla genişletilmiş şekilde bu sınırı geçmediğim sürece, yalnız kalabilecektim. Open Subtitles لقد قالو لي تخيّل الخطّ الذي يمتدّ على مدى النهر طالما لم أعبره، سيبقونني لوحدي
    Aptalca bir şey yapmadığın sürece tüm bunları halledebilecek kişiler. Open Subtitles بعض الاشخاص بامكانهم ان يذهبوا بكل شىء الى الخفاء طالما لم تفعل اى شىء غبى
    Tabii okul yönetimi toplantısına geç kalmadığın sürece. Open Subtitles طالما لم تتأخر على إجتماع مجلس إدارة المدرسة
    Bungee jumping ipini takmadığın sürece bir sorun olmaz, tamam mı? Open Subtitles عزيزي ،ستكون على ما يرام طالما لم تفعل ذلك الشئ بحبال القفز المطاطية ،حسنا؟
    Tuz hattı bozulmadığı sürece en güvenli yer burası. Open Subtitles طالما لم يتم قطع الخط الملحي فهذا هو المكان الأكثر أماناً
    Hubble'ı yeni pozisyonuna sokuyoruz. TDRSS sistemi çalıştığı sürece elbette ... Open Subtitles نحن نقوم بهذا طالما لم يتضرر جهاز الرصد بالأمواج
    Onun burada kalmasını istedim, babam da "Ben görmediğim sürece olur." dedi Open Subtitles اردتها ان تكون هنا ابي قال حسنا طالما لم يراها
    Söylemeyeceğim de. Başka bir eşya daha kaybolmadığı sürece kimseye bir şey söylemeyeceğim. Open Subtitles ولن أفعل ، لن أخبر أي احد طالما لم يفقد شيء آخر
    Ancak şahıs, ne kendisi ne de toplum için bir tehdit teşkil etmediği sürece dilerse gidip bütün parasını dünyanın en büyük şapkasını almaya harcayabilir. Open Subtitles ولكن نأمل بأن لا يفعل, لأنه طالما لم يكن خطراً على نفسه وعلى الاخرين, يمكنه أن يخرج ويشتري أكبر قبعة في العالم, إذا أراد ذلك
    Bu tamamen normal bu konuda eşek gibi davranmadığın sürece Open Subtitles وهو أمر طبيعي للغاية طالما لم تتصرف بحماقة حوله.
    Sen anlatmadığın sürece kimse seni benimle ilişkilendiremez. Open Subtitles لاأحد يعرف علاقتي بكِ طالما لم تخبري الناس عنا
    Bana oya mâl olmadığı sürece ne istersen yap. Open Subtitles اياً كان ماتفعله طالما لم تخسر اي منتخب ٌ لي
    Kimse cesedi bulmadığı sürece sıkıntımız yok. Open Subtitles طالما لم يعثر أحد على الجثة فنحن في أمان.
    O da aynı şeyleri hissettiğini söylemediği sürece tek yapabileceğin öyle anlarla yetinmek. Open Subtitles لذا طالما لم تخرج وتقول أنها تبادلك نفس الشعور، كل ما يمكنك فعله هو الإحتفاظ بتلك اللحظات

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد