ويكيبيديا

    "طريقة للوصول" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yolu
        
    • yolunu
        
    • yol
        
    Başka türlü, Kitabı almanın yolu yok. Open Subtitles عدا ذلك، لن تكون هناك طريقة للوصول إلى كتاب الظلال
    Buffy'ye ulaşıp onu hipnotizmanın etkisinden kurtarmanın bir yolu olmalı. Open Subtitles سنعمل علي ذلك. لا بد من وجود طريقة للوصول إلي بافي وايقاظها من النوم المغناطيسي
    Şimdi sen elimdesin, onu ele geçirmenin en iyi yolu nedir? Open Subtitles الأن أنت بين يدي ما أفضل طريقة للوصول إليها ؟
    Belediyeye girmenin bir yolunu bul. Yolumuza çıkan tüm kanunları temizle. Open Subtitles ابحث عن طريقة للوصول لدار البلدية، لتزيح أي قانون سيعيق طريقنا.
    Basın konferansına katılamazsın. Oraya ulaşmanın bir yolunu bulsan bile içeri giremeyeceksin. Open Subtitles لن تستطيعي المشاركة في اللقاء الصحفي حتى ولو وجدت طريقة للوصول متأخرة
    Hayir, hayir, hayir. Sutyene ulasmak için daha iyi bir yol var Open Subtitles كلا، أمثل طريقة للوصول إلى حمّالة الصدر،
    Mutlak gerçeğe ve insanoğlunun cevap aradığı sorulara ışık tutacak kesin kanıtlara ulaşmanın bundan başka hiçbir yolu yoktu. Open Subtitles لا يوجد طريقة للوصول لحقيقة مطلقة حجة ثابتة
    Mutlak gerçeğe ve insanoğlunun cevap aradığı sorulara ışık tutacak kati kanıtlara ulaşmanın hiçbir yolu yoktu. Open Subtitles لا يوجد طريقة للوصول لحقيقة مطلقة حجة ثابتة
    Labirente girmenin bir yolu olmalı. Open Subtitles لقد انتهى الأمر لا بدّ من طريقة للوصول إلى الشبكة
    Tek sorun John ise eşine ulaşacak en iyi yolu sen bilebilirsin. Open Subtitles انت فقط تعرفي افضل طريقة للوصول من خلالها لزوجك
    Arabaya çabucak ulaşmanın yolu buradan dümdüz gitmekte yatıyor. Open Subtitles اسرع طريقة للوصول للسيارة هناك هي بالعبور بمكان تواجد الشرطة
    Artie'nin iyi tarafına ulaşabilmenin bir yolu olmalı. Open Subtitles يجب أن تكون هناك طريقة للوصول للجانب الخير الحقيقي من آرتي
    Yani ona ulaşmanın en iyi yolu basın aracılığıyla olabilir. Open Subtitles لذا ربما أفضل طريقة للوصول إليه هي عبر الإعلام
    Ailem bilgisayarımı ve telefonumu aldılar ve sana ulaşmanın bir yolunu bulamadım... Open Subtitles والداي أخذوا مني حاسوبي وهاتفي ولم أستطع أن أجد طريقة للوصول إليك
    New York gitmenin bir yolunu bulmalıyız Chris'i tekrar izci yapmanın. Open Subtitles علينا أن نجد طريقة للوصول إلى نيويورك ونعيد كريس مجددا إلى الكشافة
    Bu yüzden Antarktika'ya gitmenin bir yolunu arıyorum. Open Subtitles حتى الآن، أنا أحاول أن أفكر في طريقة للوصول إلى القطب الجنوبي.
    Başkası yapmadan bunu yapmanın bir yolunu bulmaya çalış. Open Subtitles وأعثر علي طريقة للوصول إليه قبل أن يفعل شخص أخر.
    Siz daha duruşmaya çıkmadan önce bile size ulaşmanın yolunu bulur. Open Subtitles سيعثر على طريقة للوصول إليكما قبل أن نُجري المحاكمة حتى
    Aynı anda hem onları ele geçirmenin hem de Kral'a baskı uygulamanın bir yolunu biliyorum. Open Subtitles أنا أعلم طريقة للوصول إليهم و .الضغط على الملك في نفس الوقت
    Çünkü ölmeden önce, eğer bu, dedikleri gibi bir şey ise, bana ulaşmak ve mutlu olduğunu bana haber vermek için bir yol bulacağına dair bana söz verdi. Open Subtitles لإنه قبل وفاته وعدني لو كان مثلما ما يقولون إنه سيجد طريقة للوصول لي وسيخبرني إنه سعيد
    Ama yol kapalı. Yani oraya gitmen imkansız. Open Subtitles ولكن النفق مغلق ليس هناك طريقة للوصول الى هناك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد