Hâlâ araştırma aşamasında olsa da, kök hücreler bir gün kardiyoloji alanında büyük bir atılımın müjdecisi olabilir. | TED | في حين ما زال الأمر في طور البحث، الخلايا الجذعية قد تنبئ في يوم من الأيام عن قفزة كمية في مجال طب القلب. |
Alerjik olmayan çok sevimli, turuncu benekli bir kedi geliştirmiş. | Open Subtitles | طور عقار خفيف و صغير و مزين بالألوان للإضطرابات التنفسية |
Bu teknolojiyi o geliştirdi sayılır. Bu suları herkesten iyi tanır. | Open Subtitles | طور عملياً هذه التقنية يعرف هذه الأمواج أكثر من أيّ أحد |
Kökleri hala tamamlanma sürecinde. Ayrıca orda çok küçük bir yıpranma var. | Open Subtitles | مازالت الجذور في طور الإكتمال، ويوجد أيضا تآكل ضئيل. |
Sosyal medya verilerinden klinik depresyon veya doğum sonrası depresyon ihtimalini öngören sayısal sistemler geliştiren bir arkadaşım var. | TED | لدي صديق والذي طور هكذا أنظمة حسابية ليتنبأ باحتمالية الإكتئاب المرضي أو الإكتئاب ما بعد الولادة من بيانات وسائل الإعلام. |
Tesla, yüksek frekanslar ile neon ve florasan ışıklandırmanın ilk örneklerini geliştirmişti. | Open Subtitles | باستخدام الترددات العاليه طور تيسلا بعض اول نماذج للإضاءه الفلوريه والنيون |
Bilgi toplama aşamasındayız ama şu ana kadar hiç görgü tanığı bulamadık. | Open Subtitles | نحن في طور جمع المعلومات ولكن لغاية الان |
- Richard öldüğünde Con Dar'ın etkisi altından çıkmanı sağlayan şey sayesinde. | Open Subtitles | - لنفس السبب .. الّذي أخرجكِ من طور "الكون-دار"، حينما مات (ريتشارد). |
O hâlâ dönüşüm aşamasında. Ne tamamen ölü, ne tamamen diri. | Open Subtitles | لا تزال فى طور التحول، ليس ميتة تماماً، ولا على قيد الحياة. |
Bu adamlardan biri, uzun süreli ciddi hafıza kaybı için zararlı olmayan bir tedavi geliştiriyor. | Open Subtitles | أحد هؤلاء الرجال كان قد طور علاج غير ضار لمعالجة فقدان الذاكرة على المدى الطويل |
Onlar eşsiz bir yetenek geliştirmişler. | Open Subtitles | وقد طور هؤلاء الناجين قدرة خاصة |
Şu anda yapım aşamasında olan, birkaç tane benzer çizgide senaryo var. | Open Subtitles | ثمة سيناريوهات مشابهة وهم في طور الإنتاج |
Ama unutma, hala yapım aşamasında. | Open Subtitles | يجب أن تتذكر بأنه عمل في طور التقدم، لذا.. |
Hayallerini gerçekleştirme aşamasında bizim de suyuna gitmemiz gerek. | Open Subtitles | هو في طور إعادة كتابة وصيته, لذا يجب ان نجعله في صفنا |
Fakat bir süre önce, retinanın laser görüntülemesini geliştirmiş olan oftalmolog arkadaşım Carmen Puliafito yardımıyla şunu anladım; | TED | ولكن منذ فترة, من خلال مساعدة من زميل لي طبيب العيون، كارمن بوليافيتو الذي طور ماسح ليزر لشبكية العين وجدت التالي |
Irak'ta sivil programlar geliştirmiş. Hatta bu programlardan biri, Irak'ta bir sağırlar okulu. | TED | طور برامج مدنية في العراق، أنشأ واحدًا منها في الواقع مدرسة للصم في العراق. |
Cory Kidd bu robotu doktora çalışması için geliştirdi. | TED | كوري كيد طور هذا الروبوت لعمله في الدكتوراه |
Bu bilgiye dayanarak, bilim insanları dinlenme evresini kısaltan ilaçlar geliştirdi ve saç köklerinin büyüme evresini tetikledi. | TED | وباستخدام هذه المعرفة، طور العلماء أدوية تقلل من مرحلة الراحة، وتجبر البصيلات على الدخول في مرحلة النمو. |
Geliştirme sürecinde olduğumuz bir alet. - Cevabımı alamadım. | Open Subtitles | إنّه نموذجٌ بدئيّ لا نزال في طور التجربة |
Daha yakın zamanda, nöroşirurjiyi aslında bugün bildiğimiz haliyle geliştiren, ameliyat sonucu ölümlerin çok olduğu bir tıp alanından, umut verici bir görüntüye sahip bir tıp alanına dönüştüren Harvey Cushing her zaman doğru şeyi yapmayacağına dair çok bilinçliydi. | TED | وان تقدمنا بالتاريخ هارفي كوشينج والذي طور علم جراحة الاعصاب الذي نعرف اليوم والذي غير من مكنونات حقل الطب والذي كان يودي بحياة الكثيرين جراء العمليات الجراحية الى حقل يحمل في طياته الكثير من الامل كان حذراً جداً لدرجة انه كان احيانا يمتنع عن القيام بما يجب ان يقوم به |
O problemleri çözmek için sistematik yollar geliştirmişti ve böylece sonuçlar hangi sayıyı alırsanız alın doğru olurdu. | Open Subtitles | لقد طور أساليب منهجية لتحليل المسائل بحيث تُصيب الحلول مهما كانت الأعداد التي أخذتها. في عصر الرياضيات الذهبي، |
Biz de taşınma aşamasındayız ama ben bile doğmadan önce ailem buradaydı. Toplanacak çok şey var. | Open Subtitles | نحن في طور الإنتقال، كنّا هنا قبل ولادتي، هناك الكثير من الأشياء لأخذها |
Neden hala Con Dar'ın etkisi altında? | Open Subtitles | كيف لازالت في طور الـ"كون-دار" ؟ |
Bu modülü dönüşüm sürecindekilere yardım etmek için yaptık. | Open Subtitles | لقد بنينا هذه الغرفة لمساعدة من هم في طور التحول |
Makineyi geliştiriyor, aynı zamanda, onu yenmeye çalışan en dişli rakibinin aracını hazırlıyor. | Open Subtitles | لقد طور الآلة و خلال ذلك جهز الأداة لمنافسه الأفضل ليستطيع هزمه |
Katie'yi liseden üç eski arkadaşıyla geliştirmişler ve bir servet değerine satmışlar. | Open Subtitles | أعتقد ذلك لقد طور تطبيق (كيتي) مع ثلاثة من أصدقائه بالثانوية -وباعوه مقابل ثروة |