Bana karşı hep insaflı oldun. Hep iyi davrandın. | Open Subtitles | فلطالما عاملتني بكل أمانة، وكنت طيبا معي |
Başka bir şey söyleme. Bana iyi davrandın ve ben sana haksızlık ettim. | Open Subtitles | لا تقول أكثر من ذلك,أنت عاملتني بشكل جيد وأنا ظلمتك |
Seni işe aldım ama sen bana saygısızca davranıyorsun. | Open Subtitles | لقد أعطيتكِ عمل وأنتِ عاملتني بلا احترام |
Her zaman iyi bir şeyler yapmaya çalıştım ve sen bana bir yaratıkmışım gibi davranıyorsun. | Open Subtitles | طالما حاولت أن أفعل الشيء الصحيح .. و أنتِ عاملتني و كأني وحش |
Çok kötü davrandı, bilirsiniz. Yani, beni tokatladı, bileklerimde kesikler var. Aç kaldım... | Open Subtitles | لقد عاملتني بقسوة ، كما تعلمين ، قيدتني وكانت تمازحني في رسغي كانت تغذيتي سيئة |
Bana güzel şeyleri alamayacak bir pislik gibi davrandı. | Open Subtitles | عاملتني كحثالة بيضاء لا يمكنها تحمل شراء أشياء لطيفة |
Bir de bana vebalıymışım gibi davranan güzel kız arkadaşını hatırlarım. | Open Subtitles | وأتذكر صديقتها الجميلة التي عاملتني وكأن بي الطاعون |
İyi bir iş arkadaşı olabileceğimizi umut etmiştim fakat onun yerine siz bana... sıradan bir ofis eşyası gibi muamele yaptınız. | Open Subtitles | لقد تمنيت أننا قد نكون زملاء ولكن بدلاً من ذلك ، انت قد عاملتني كما لو كنت انا قطعة عادية من أثاث المكتب |
Bana hep iyi davrandınız. Size teşekkür etmek ve sizinle vedalaşmak istedim. | Open Subtitles | لقد عاملتني بلطف على الدوام وأردت أن أشكرك وأودعك |
Bana çok nazik davrandın... Ama her güzel şeyin bir sonu vardır. | Open Subtitles | عاملتني بسخاءٍ، لكن جميع الأمور الجيدة يجب أن تصل إلى نهاية |
Sen bana pislik gibi davrandın, ben de insanlara öyle davranıyorum. | Open Subtitles | عاملتني بصورة سيئة لذلك أعامل الناس بصورة سيئة |
Bana iyi davrandın evet, ama benim seni uyarmaktan başka yapabileceğim bir şey yok. | Open Subtitles | لقد عاملتني حقاً بشكل جيد لكن لا يمكنني فعل شيء في الوقت الحالي سوى أن أحذّرك |
Sorumluluğu bana vereceğine bana köpek gibi davrandın! | Open Subtitles | أنا من عليه أن يكون في المنصب لكن بدلا من ذلك عاملتني كـ كلب |
Ve bana sanki her zaman ailenin bir üyesiymişim gibi davrandın. | Open Subtitles | ولقد عاملتني كفرد من العائلة منذ ذلك الحين لن أكون هنا لولاك أنت |
Yaz için işe aldığın küçük bir çocukmuşum gibi davranıyorsun. | Open Subtitles | عاملتني وكأني طفلتك التي جلبتَ لها وظيفة صيفية |
Bak Victor bana pilicin kıçı gibi davranıyorsun. | Open Subtitles | إسمع "فيكتور" ، أنت عاملتني ! مثل مؤخرة دجاجة |
Bana bir paçavra gibi davranıyorsun, bıktım bundan. - Bir paçavra olduğunu düşünmüyorum. | Open Subtitles | -أنتَ كنتَ عاملتني و كأنى نفاية ، أنا مُستائة منكَ. |
Kadın sadece bir eşmişim gibi davrandı. Sanki işletmem yetersizmiş gibi. | Open Subtitles | عاملتني كأنني مجرد الزوجة كأن عملي لم يكن جاهزاً |
Dunder Mifflin... bana hep en yüksek saygı ve sadakatle... davrandı. | Open Subtitles | "داندير ميفلن " دائماً ما عاملتني مع كل الإحترام والولاء |
Bana ailenin bir ferdiymiş gibi davrandı. | Open Subtitles | لقد عاملتني كما اني واحده من العائله |
istedim...özür dilerim... ilk kez bana... bana bir ninja gibi değil de bir kadın gibi davranan ilk kişisin. | Open Subtitles | أردتُ الإعتذار منك. كانت المرة الأولى. عاملتني كإمرأة عادية، ليس إمرأة نينجا، متذوّقة سمّ. |
Davetsiz gelen misafirmişim gibi muamele gösterdin. | Open Subtitles | لقد عاملتني كأني ضيفة غير مرحب بها |
Eşitinizmişim gibi davrandınız. | Open Subtitles | أنـــتَ عاملتني و كأني مساوية لك. |