Ben de uzadım. Eve giderken yolda kredi kartını buldum. | Open Subtitles | غادرتُ المكان , و عثرتُ على البطاقة بطريقي نحو المنزل |
Sonunda beni gerçekten ben olduğum için beğenen birini buldum. | Open Subtitles | أنتم لاجئين سياسيين. وأخيراً عثرتُ على شخص يُقدّرني لأجلي أنا. |
Tommy, galiba gönüllü olarak dört tane kalifiyeli sosyal görevli buldum. | Open Subtitles | تومي, أظن بأنني قد عثرتُ لنا على أربعة موظفات اجتماعيات ليتطوعن. |
Aaahh! Ben bir taksi sürücüsüyüm.Yolun ortasında birini buldum, yaralıydı. | Open Subtitles | انا سائق أجرة، لقد عثرتُ عليه في الطريق، انه مصاب |
Bugün en sıradışı fideyi buldum. Adanın batısında. | Open Subtitles | لقد عثرتُ على نبات إستثنائي للغاية في الجانب الغربي للجزيرة. |
Sonunda şaka kartlarımı buldum. | Open Subtitles | مرحباً، عزيزتي. عثرتُ أخيراً على بطاقات النكت خاصتي. |
Az önce 8. sınıftaki günlüğümü buldum. | Open Subtitles | لقد عثرتُ لتوي على مذكراتي من الصف الثامن |
Beyler, komplomuzun son üyesini de buldum. | Open Subtitles | أيّها السادة ، لقد عثرتُ على عضو الأخير في عصابتنا |
Onu meclisin zindanlarında ölü yatarken buldum biraz önce. | Open Subtitles | عثرتُ عليه ميتاً في زنزانة الحكومة منذ قليل |
Ama soğuk bir mahzende saklanan bu yazılı belgeyi buldum. | Open Subtitles | لكنّي عثرتُ على هذه النُسخة الورقية محفوظة بالخزنة. |
Ayrıca elinde kondom yağı ve sperm öldürücü izleri buldum. | Open Subtitles | لقد عثرتُ أيضاً على مزيت للواقي و مرهم مضاد على يده |
Otopsi odasındaki ayak izinin sahibinin kimliğini buldum. | Open Subtitles | عثرتُ على هويّة لصاحب طبعة القدم بغرفة التشريح |
Dinle, seni kızdırmak istemiyorum ama çok ilginç birşey buldum ve bir göz atmanı istiyorum. | Open Subtitles | مرحباً اسمعي , لا أريد إغضابكِ لكنني عثرتُ على شيء مثير للإهتمام |
Bunları üst kattaki çöpte buldum. | Open Subtitles | لقد عثرتُ على هذه بسلة المهملات في الطابق العلوي |
Onu enkaz alanında buldum, üç kurşun deliği ile birlikte. | Open Subtitles | -كلاّ -لقد عثرتُ عليه بحوض الحطام مصاباً بثلاث رصاصات بظهره |
Bu kibritleri boş eroin paketlerinin hemen yanında buldum | Open Subtitles | لقد عثرتُ على هذه الولاّعة بجانب أكياسها الفارغة |
Onun eski pisliklerinin arasında birşey buldum. | Open Subtitles | لقد عثرتُ على صندوق يحوي أغراضه القديمة بوحدة التخزين |
Ben ve telefon rehberin bulduğum şaşı bir avukat 20 sansara karşı. | Open Subtitles | أنا و محامي عجوز أحول , عثرتُ عليه بدليل الهاتف ضدّ 20 شخصاً مراوغاً من جامعات مرموقة |
Bu atları birkaç mil ötede bağlanmış bir şekilde bulduk. | Open Subtitles | عثرتُ على هذه الجياد تهيم لبضعة أميال خارج المدينة |
Titanyum ana damarını bulmuş gibiyim. | Open Subtitles | لقد عثرتُ على كميةٍ كبيرةٍ من التيتانيوم |
Biraz pislik bulursam müzakere etmek için kullanabilirsin. | Open Subtitles | إذا عثرتُ على هفوة ما، يمكنكِ إستخدامها كوسيلة ضغط |
İki yılın ardından sonunda bir tanık bulmuştum ki kendisi de öne çıkmaya hazırdı. | Open Subtitles | بعد سنتان، بدا وكأني أخيرًا قد عثرتُ على شاهد الذي كان راغبًا بالتقدم بشهادته |
Seni bulduğumda için acı ve kendine nefret doluydu. | Open Subtitles | عندما عثرتُ عليكَ ، كنتَ مملوءً بالألم وكره النفس |