"عرشه" - ترجمة من عربي إلى تركي

• tahtından
• tahtında
• tahta
• tahtı
• tahtına
• tahtta
• Tahtını
• tahttan

Orada yirmi dakikadır diare olmuş beyefendinin tahtından kalkmasını bekliyordum.
لمدة عشرين دقيقة انتظر السيد كثير التغوط .الجالس على عرشه

Ama başka bir zalim tarafından tahtından indirildi. Ve geri almakta kararlı.
ولكنه أطيح به عن طريق طاغية أخر وهو عازم على إستعادة عرشه.

Üç bin yıl önce medeniyet Nil nehrinin kıyılarında gelişmeye başlıyordu. Bazı köleler, bu örnekte İbrani çobanlar, muhtemelen keçi boku gibi kokarak tahtında, yükseklerde oturan Firavun'a bir beyanda bulundular "Biz, siz majesteleri ile eşitiz."
منذ ثلاثة آلاف سنة نشأت الحضارة على ضفاف النيل وبعض العبيد وهم رعاة يهود في هذه الحالة وريحتهم قبيحة مثل براز الأغنام أعلنو للفرعون وهو يجلس على عرشه: نحن يا صاحب الجلالة على نفس المستوى مثلك.

Babanızdan tahta dönmesi için ricacı olduk.
وطلبنا.. من والدك أن يستعيد عرشه مرة أخرى.

Onunla tahtı paylaştığında, gururdan bahsetmeye gerek bile olmayacak.
حين تشاركينه عرشه لن تكوني بحاجة للتحدث عن الكبرياء

Süslü tacını ve asasını aldıktan sonra, Henry Christophe, 20 metre yüksekte olan tahtına geçti.
وإثر نيْله تاجَه وعصا الصولجان المرصّعتين، اعتلى هنري كريستوف عرشه المحلق على برج يبلغ طوله 20 مترًا.

Xerxes bir tahtta oturuyordu, suratında hüzünlü bir ifade vardı ve yanan adamlarının çığlıklarını dinliyordu.
-و هناك كان يجلس زيريكسيس على عرشه يعلو وجهه الاسى -و يستمع الى صراخ رجاله و هم يحترقون

Mephistopheles'in dediğine göre; her kim Cehennem Kralı'nı öldürürse Tahtını devralmak zorundaymış.
لقد قال "إبليس" أنَّ مَن يقتل ملك الجحيم، لابد وأن يرث عرشه

İmparator Chandragupta Mauya Jainizm dinini benimseyerek... tahttan çekildi, hükümdarlığından vazgeçti... krallığını ve halkını bıraktı.
الإمبراطور شاندراغوبتا ماوريا اعتنق اليانية.. ومن أجلها فقد تنازل، وتخلى عن عرشه.. ومملكته وشعبه.

Kendi mührünü vurmak için tahtından kalkacak,... ..ve yeterince yakına geldiğinde...
و عندما يهبط من عرشه و يعطينى ختمه و عندما يقترب بما يكفى

Gearoticus'u tahtından edebilmek için tek umudumuz muhteşem pervanesiyle şehvani güzelimiz...
امل واحد يعيد جيريتكوس الى عرشه , مصيرنا الحساس يبقي فى يد

Olimpos Dağının zirvesindeki tahtından, tüm insanlara ve tanrılara hükmedecekti.
فسوف يحكم الرجال و الآلهة من فوق عرشه على قمة جبل الأوليمب

Sen olmasaydın, yaşayan en kötü zorba hala tahtında oturuyor olurdu. - Öyle mi?
مندونكَ,لكانأعظم طاغيةشريرشهدهالعالم، لازال حيّاً على عرشه.

Yani tahtında oturan babalık bütün oyunu belirliyor peki biz burada neyiz?
إذن فالأمر برمته مرهون بإرادته على عرشه بينما نحن هنا بالأسفل من أجل ماذا؟

Şeytanın karanlık tahtında oturduğu mahşer yerini mi gözlüyorsun?
أرض الهرج والمرج، حيث جلس إبليس على عرشه المظلم؟

Elbette açılmalısın. Kocamı yeniden tahta geçirmelisin.
لكن بالطبع يجب يجب أن تعيد زوجي الى عرشه

Tanrı'nın tahtı önünde dikilsin diye ruhunu Tanrı'ya gönderiyoruz.
سلّم روحك للربّ، لأنكَ ستقف أمام عرشه لِلحظات

tahtı ele geçirip ülkeyi yağmalayacağız.
سنستولى على عرشه الملكى و ننهب البلاد

Kazanan, mükemmel biçimde ısınmış tahtına geri döner.
وبعدها يعود المنتصر للجلوس على عرشه الدافىء البديع

Ve seferden dönüp tahtına tekrar oturuncaya kadar dağıtacak fazla parası olanlardan çalmaya devam edeceğim.
وحتي هذا الوقت ولحين عودته لإستعادة عرشه فسوف استمر بالأقتراض من الأغنياء

Bilirsin işte-- beyaz saçlı, uzun sakallı, heybetli bir tahtta oturur.
" شعر أبيض لحية طويلة يجلس على عرشه الملكي " " أستغفر الله "

Zeus'a, bir gün Tahtını ele geçirecek bir çocuğunun doğacağı söylenir.
تقول النبؤة انه سينجب منها طفلاً يستولي على عرشه

Şüphesiz bu buhran, onun karakterinde oluşan deformasyonda önemli bir rol oynadı. 2 Eylül 1506'da, asiller tarafından başlatılan ayaklanmanın ardından şiddetli bir şekilde tahttan indirildi.
ومما لا شك فيه أن هذه الصدمة النفسية لعبت دوراً كبيراً تشويه شخصيته. في الثاني من سبتمبر لعام 1506, خُـلع عن عرشه بقسوة بعد ثورة النبلاء.