Bu, adalete engel olmak veya örtbas etmek olmaz mıydı? | Open Subtitles | والآن، كيف يمكن أن لا يكون هذا تستر أو عرقلة لسير العدالة؟ |
Adalete engel olmakla uzaktan yakından ilgisi yoktu. | Open Subtitles | أن هذا أبعد ما يكون عن عرقلة سير العدالة |
Buna adalete engel olmak denemez. | Open Subtitles | وهذا من الصعب أن تطلق عليه عرقلة سير العدالة |
Hepinize adaleti engellemekten ceza yazabilirim, tamam mı, bunu biliyorsunuz? | Open Subtitles | يمكنني اعتقالكم بتهمة عرقلة العدالة الآن، أنتم تعلمون هذا، صحيح؟ |
Bir hükümet görevlisi,bu araştırmayı kasten engellemek istedi. | Open Subtitles | أتحدث عن حكومة رسمية تحاول عرقلة هذا التحقيق عن عمد |
20'ye yakın mafya üyesi yakalandı ve adaleti engelleme suçundan yargılandı. | Open Subtitles | واعتقل 20 من رجال العصابات ووجهت إليهم تهمة عرقلة سير العدالة |
Pam, adaletin engellenmesi var, tedbirsiz tehlikeye atılma var. | Open Subtitles | لدينا عرقلة العدالة هنا هناك التهور وتعريض الناس للخطر |
Ama operasyonlarımızı bozmanız ve kaçınılmaz sonu engellemeye devam etmeniz size daha fazla acı ve eziyetten başka bir sonuç doğurmayacak. | Open Subtitles | ولكن اعاقة عملياتنا والاستمرار في عرقلة المحتوم سيتسبب في مزيد من الالم والمعاناة |
Bu tutumuna devam edersen, engel olduğun için seni tutuklatırım. | Open Subtitles | واصل ما تفعله و سأعتقلكَ بتهمة عرقلة العدالة |
Bunun üzerine bir de adalete engel olma ve katile yardım ve yataklık eklememi ister misiniz? | Open Subtitles | أتريدين أن أضيف إليها حقاً عرقلة سير العدالة والتواطؤ مع قاتل؟ أنت تُحبّ الصحافة، أليس كذلك؟ |
Sonra da buraya gelir adalete engel olmaktan tutuklarım seni! | Open Subtitles | و بعد ذلك نرجع الى هنا مرة اخرى و نقبض عليك بسبب عرقلة سير العدالة. |
O aracı hemen takip etmezseniz sizi adalete engel olmaktan tutuklarım! | Open Subtitles | اذا لم تقوم بمطاردة تلك الشاحنه على الفور سوق اقبض عليك بتهمة عرقلة رجال الامن |
Sessiz durmazsan suçlarına adalete engel olmayı da ekleyeceğim. | Open Subtitles | ان لم تظل صامتا سوف تضاف اليك تهمة عرقلة العدالة |
Yanılmıyorsam adelete engel olma ile suçlanacak ilk yaz stajyerimizsin. | Open Subtitles | ,انت , بالإعتماد على ما أعرف اول المتدربين الصيفين لدينا الذي يمكن أن توجه إليه التهم . بسبب عرقلة سير العدالة |
Burada yetkim olsaydı, adaleti engellemekten sizi tutuklardım. | Open Subtitles | إذا كان لدي سلطة قضائية هنـا كنت لأعتقلك بتهمـة عرقلة العدالة |
Bu bir cinayet soruşturması. Seni adaleti engellemekten hemen içeri alabiliriz. | Open Subtitles | هذا تحقيق بجريمة قتل ويمكننا أن نقبض عليكِ الآن بتهمة عرقلة العدالة |
Federal bir soruşturmayı engellemek şüphesiyle tutuklusunuz. | Open Subtitles | أنت قيد الإعتقال بتهمة عرقلة تحقيق فيدرالي |
Ayrıca bu heriflerin polis soruşturmalarını engelleme eğilimi vardır. | Open Subtitles | و هؤلاء الرجال لديهم القدرة فى عرقلة تحقيقات الشرطة. |
Adaletin engellenmesi ile karşı karşıyayız. | Open Subtitles | لدينا عرقلة لسير العدالة. |
Öldürülmesinden bir saat sonra yıllardır engellediği bir anlaşmayı imzaladınız. | Open Subtitles | حسنا، بالكاد ساعة بعد أن تم قتل، كنت أغلق على صفقة عنيدا تم عرقلة لسنوات. |
adaleti engellemekle suçluyorlar beni. | Open Subtitles | إنهم يتهمونني عرقلة سير العدالة. |
Fark ettim ki asıl esirgenen evliliğimizdi. | Open Subtitles | لقد أدركتُ بأنّ زواجنا بأكمله مجرّد عرقلة |
adaleti engellemenin cezasının ne olduğunu biliyor musunuz? | Open Subtitles | هل أنتم على دراية بعقوبة... عرقلة العادالة؟ |