ويكيبيديا

    "عقيمة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kısır
        
    • nafile
        
    • yaramaz
        
    • kısırım
        
    • anlamsız
        
    • kısırlaştırdın
        
    Hassas bir konu Eltim kısır olduğu için. Open Subtitles إنها نقطة مريرة هنا خاصة بكون قريبتي عقيمة
    Piskoposlarınız, Kraliçe'nin halen evlenmemiş olmasından dolayı Tanrı'nın öfkesini gösterdiğini söylüyor ve bazıları kaba bir şekilde kısır olduğunu ima ediyorlar. Open Subtitles أساقفكِ يقولون أن الرب يظهر إستيائه لأن الملكة لم تتزوج بعد البعض يعتقد بوقاحة أنها عقيمة
    Genç dişi Triffid'i de o değiştirilmiş polenle dölleyeceğiz. O da kısır bir jenerasyon meydana getirecek. Basit ve sade. Open Subtitles لتنتج بويضات بسلالة عقيمة بشكل بسيط ورائع
    Ve kasabadaki Belediye Başkanı yetkileri ile ona karşı açılan davalar çok uzun ve nafile olacaktır. Open Subtitles و نظراً لنفوذ العمدة في هذه البلدة، ستكون أيّة دعوةٍ ضدّها طويلةً مديدةً و عقيمة.
    Firma kötüye gidiyor aslında. Patronlar işe yaramaz bir iş modeli kullanıyorlar. Open Subtitles لكن الشركة تنهار، لأن الرؤساء يستخدمون خطة عميل عقيمة
    Endişelenmen gereken bir şey yok, Ian. Ben kısırım. Open Subtitles لذلك يجب ألا تقلق أني قد أحمل إذن، فأنا عقيمة
    Her anlamsız yıldönümünde yavaş yavaş öteledik gelip geçtiler 200 kavga, 200 küskünlük derinlerde bir yerde 200 yara. Open Subtitles تباعاً نهرول تجاه كل ذكرى عقيمة تمر عابرة والحصيلة 200 شجاراً , 200 صمتاً
    Beni kısırlaştırdın. Open Subtitles لقد جعلتنى عقيمة
    Babam kısır olduğumu öğrendiğinde, ...her gece bana tecavüz etti. Open Subtitles لما علم اباه اني عقيمة قام بمضاجعتي كل ليلة
    Kendisinden kısır olan çiçekler vardır. Bu demek oluyor ki, onlar -- kendi çiçeklerinin içindeki polen kendilerini dölleyemez. TED وهناك الزهور التي هي عقيمة. وهذا يعني انهم لا تستطيع -- حبوب اللقاح في الزهرة على تخصيب أنفسهم.
    Bunların bazıları umutsuz evrenler, tamamen kısır, boşluk, zaman veya maddenin olmadığı diğer patolojiler gibi buna benzer sorunlar. TED تمثل بعضها أكوانا غير محتملة، عقيمة تماما، مع أشكال أخرى من الأعراض كإنعدام مفهوم المكان، و انعدام مفهوم الزمان، لا يوجد مادة ، و مشاكل اخرى مشابهة.
    Siz öldüğünüzde bitecek olan kısır, steril bir hayat mı? Open Subtitles حياة عقيمة قاحلة تنتهي بموتكما؟
    İki yıl sonra kısır olduğumu fark ettik. Open Subtitles بعدها بسنتين اكتشفنا اني عقيمة
    kısır olan ben değildim, sendin. Open Subtitles انا لم اكن عقيمة انت،انت من كان عقيما
    Orospu çocuğu bana kısır dedi. Open Subtitles ابن العاهرة وصفني بأني لدودة و عقيمة
    Bu sabah artık kısır olmadığımı öğrendim. Open Subtitles لقد هذا الصباح أنني لم أعد عقيمة
    kısır olmana rağmen doğurganlık tedavisi almak mı istiyorsun? Open Subtitles أنتِ عقيمة ورغم ذلك تجرين علاجات خصوبة؟
    Donna'ın kısır olduğunu komşulara anlatmadığım sürece Buzz da polislere haber vermemeye söz verdi. Open Subtitles على الأقل وافق (باز) على عدم استدعاء الشرطة بشرط عدم إخباري الجيران بأن (دونا) عقيمة
    O zaman maalesef ki çabalarınız nafile. Open Subtitles حسنٌ ، أخشى إذن أن مساعيكم عقيمة
    Uğruna ölmeye değmeyecek, işe yaramaz bir toprak parçası için kavga ederken, çok fazla iyi insanı kaybettik. Open Subtitles لقد فقدنا الكثير من الصالحين في التقاتل... على بقعة أرض عقيمة لا تستحق الموت في سبيلها
    - Söyle. - kısırım. Open Subtitles ـ قوليها ـ أنا عقيمة
    Ne kadar anlamsız hayatlar yaşadığımızın farkındayız. Open Subtitles لقد أدركنا أننا نعيش حياة عقيمة.
    - Korumak mı? Beni kısırlaştırdın. Open Subtitles -أنت جعلتني عقيمة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد