"علاقتهم" - ترجمة من عربي إلى تركي

• ilişkileri
• ilişkilerini
• ilişkilerinin
• bağlantıları
• ilişkilerinde
• ilişki
• ilişkisi
• ilişkisinden
• bağlarını
• İlişkilerine
• ilişkiyi
• araları
• ilgileri
• fıkıydılar
• iliskilerini

Ve bugün ilişkileri bir dönüşüm geçiriyor. Gerçekten çok iyi gidiyorlar ve iyileşiyorlar.
واليوم، علاقتهم تحولت: إنهم يتحسنون ويتماثلون للشفاء.

Birbirleri arasında çok kırılgan ilişkileri var, aynı bizim onlarla olduğu gibi.
، حكام النظام علاقتهم هشه ببعضهم كما هى علاقتنا بهم

Çoğunluk evrendeki bireysel ilişkilerini önemserken,
و حيث الأغلب ينظرون إلى علاقتهم الفردية بالكون

Andrew ve Zelda ilişkilerinin bu noktalarında birbirlerinin en iyi arkadaşları değiller.
أندرو وزيلدا على الأقل عند هذه المرحلة في علاقتهم ليسوا بأفضل أصدقاء

Rehinelerle bağlantıları tam bir sürpriz olacak.
لذلك فإن علاقتهم بالرهائن سوف تكون مفاجاه كبرى

Yakın arkadaşlarımızın hayatlarında ve ilişkilerinde büyük bir adım atmasında onlara yardım ettiğimizi bileceğiz.
معرفة اننا ساعدنا اصدقائنا ليتخذوا خطوة كبيرة فى حياتهم و علاقتهم

Üstelik biraz daha alışılmışın dışında bir ilişki yürütüyorlardı.
وما أعنيه بهذا أن علاقتهم كانت قائمة على أسس علاقة اعتيادية

İlişkileri rahmetli karımla olan ilişkimi hatırlatırdı.
علاقتهم تلك تذكرني بنفسي مع زوجتي الأخيرة

Ama herkes dedi ki çocuklarıyla ve torunlarıyla olan ilişkileri daha önce hiç bu kadar iyi olmamış.
لكن الجميع قال بأن علاقتهم مع ابنائهم واحفادهم لن تكون افضل

Tüm yeniyetmeler gibi onların ilişkileri de inişli çıkışlıydı.
و مراهقة تماماً علاقتهم كانت مليئة بالمأساة

İnsanların ilişkileri için savaşmaları gayet normal.
لا بأس للناس الذين يقاتلون من أجل علاقتهم.

Ve geldiğim yerde bir beyefendi özel ilişkilerini anlatmaz.
بالاضافه الى,أن الرجال الشرفاء لايخبرون أحد عن علاقتهم الشخصيه

Bence insanlar yemekle olan ilişkilerini unuttu.
هل أنتم جائعون ؟ لقد فقد الناس علاقتهم بهذا

Son derece beceriksiz olduğunu ve Ruslarla ilişkilerini mahvettiğini iddia ediyorlar.
يقولون إنكِ غير كفؤة بشدة لدرجة أنكِ دمرتِ علاقتهم بالروس

Görünüşe göre fiziksel ilişkilerinin özel detaylarını hiçbir yerde bulamadığım bloguna koymuş.
الظاهر أنه نشر تفاصيل حميمية عن علاقتهم الفيزيائية في مدونته التي لم أجدها في أي مكان

Eğer arkadaş ya da sevgililerse ilişkilerinin resmi bir kaydı olmayabilir.
تعرف,ان كانوا مجرد أصدقاء أو أحباب قد لا يكون هناك سجل رسمي عن علاقتهم

İyi de neden, bağlantıları nedir?
- أيدي المحامين . -لكن لماذا ؟ ما علاقتهم ؟

Öncelikle çifte kumrular gibi davranmalarından hoşlanmıyorum, ...ki bu da ilişkilerinde eksik olan şeyi doldurmak için yapılıyor.
أولا, لا أحب هرائهم و تظاهرهم بالحب والذي يعوض فقط مهما كان ناقصا في علاقتهم

Şu noktada aralarındaki ilişki için kesin bir ifade kullanamayız.
لن نستطيع إطلاق تصريح حول علاقتهم على الفور

Eğer onların ilişkisi hakkında biraz ipucu verebilirseniz, ona yardım edebilirim.
اذا كنت تستطيع اعطائي فكرة داخلية عن علاقتهم لأستطيع مساعدتها

Bana Randy ve Tanya'nın ilişkisinden bahsetmeye başladı.
بدأت تحكى لى كيف أن راندى وتانيا مستمرين فى علاقتهم

Bana göre insanlar yemeklerle olan bağlarını yitirdiler.
هل أنتم جائعون ؟ لقد فقد الناس علاقتهم بهذا

İsimleri yanyana ilişkilerine göre dizdiler. Arkadaş, aile, iş arkadaşı
يضع الأسماء بجانب بعض بناء على علاقتهم ببعض: أصدقاء أو عوائل أو زملاء.

Bütün bir ilişkiyi yalana bağlayan insanlar değil, Wayne!
الرجال الذين لا يبنوا علاقتهم علي الكذب , وين

Onların araları limoniyken sevgi gösterisi şeklinde bir yaklaşımdan rahatsız olurum.
أتعلمين أمرًا؟ أشعر بعدم الإرتياح للمشاركة بعرض من الشغف والحب بينما علاقتهم بحالة من التوتر

Söylediklerinin tek kelimesini anlamadım ama Rusya dediğini duydum. Bununla ne ilgileri var?
لم أفهم أي كلمة مما قلتيه ، سمعت روسيا ، فما علاقتهم بذلك الأمر ؟

Sıkı fıkıydılar.
كان المُفضّل لدى الملازم لقد كانت علاقتهم قويه

Sadece arkadasmisiz gibi davrandim ama aslinda niyetim iliskilerini sabote etmekti.
يحب شخصا آخر تتظاهر بانك عازم بان تكونوا اصدقاء و لكن الحقيقة انك موجود لتخريب علاقتهم