Lorta'nın kaldığı hapishanenin gardiyanı onun eşsiz biri olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | السجان الذي كان في السجن الذي تم وضع لورتا به قد علم أنه فريد من نوعه |
- Sakın, sakın. Babam bunun benim için bitmemiş bir iş olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | أبي علم أنه عمل غير منهي بالنسبة لي |
Çünkü Laughlin soygununda dört kişi olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | (لأنه علم أنه كان هناك أربعة أشخاص في كازينو (لافين |
Ordu ve kulüple arasının iyice bok olduğunun farkındaydı. | Open Subtitles | علم أنه في ورطة عميقة ما بين الإثنين |
Ancak Martin, Trisha'yı elde etmek için biraz daha romantizme ihtiyaç olduğunun farkındaydı. | Open Subtitles | ولكن ( مارتن ) علم أنه ربما يحتاج للقليل من الرومنسية لكسـب ( تارشا ) |
Dönecek kimsen ya da hiçbir şeyin olmadığını bildiği için Beale teşkilata her şeyini vereceğini biliyordu. | Open Subtitles | بيل) علم أنه بأمكانك اعطاء اي شيء للوكالة) لأنه لم يكن لك اي شخص او اي شيء للعودة له |
Şükran gününden sonra, ölüyor olduğunu biliyordu... | Open Subtitles | بعد عيد الشكر، عندما علم أنه سيموت... |
Sidorov daha fazla bomba olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | سيدوروف) علم أنه هناك المزيد من القنابل) |
Dönecek kimsen ya da hiçbir şeyin olmadığını bildiği için Beale teşkilata her şeyini vereceğini biliyordu. | Open Subtitles | كنت بنفسك بيل) علم أنه بأمكانك اعطاء اي شيء للوكالة) لأنه لم يكن لك اي شخص او اي شيء للعودة له |