ويكيبيديا

    "على أعلى" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • en üst
        
    • en yüksek
        
    • üstte
        
    • üstünde
        
    • üstündeki
        
    Güvenlik sisteminiz en üst kalite ve takımınız inanılmaz derecede etkili. Open Subtitles جهاز أمنكم على أعلى مستوى وفريقك عالي الكفاءة كما أملنا بالضبط
    İşte geldik. Otelin en üst katındayız. Bundan daha yükseğe çıkamazsınız. Open Subtitles ها نحن في الطابق الأعلى ، أعلى الفندق ، لا يمكن أن تحصل على أعلى من هذا
    Ama en yüksek parayı kazanmak için derin bir kara borsada satmalıyız. Open Subtitles و للحصول على أعلى سعر يتوجب علينا أن نبيعه في السوق السوداء
    Ayrıca müdür, Ellis'in sınıftaki en yüksek notlara sahip öğrenci olduğunu söyledi. Open Subtitles مدير المدرسة قال أيضا إن إليس حصل على أعلى درجات في فصله
    Tina ile sevişirken, o mu hep üstte olur? Open Subtitles تينا هي على أعلى عندما يمارس الجنس؟ هل يعجبك ذلك؟
    Çok nazik bir şekilde konuştu ve bence her şeyin üstünde o bir politik liderdi ve büyük bir politik lider olacaktı. Open Subtitles 'واعتقد ، على أعلى كل شيء آخر انه زعيم سياسي 'وانه سيصبح قائدا سياسيا عظيما. '
    Gazetenin üstündeki boya parçalarını görüyor musun? Open Subtitles هل ترين رقاقات الطلاء على أعلى الصحيفة ؟ أجل
    en üst seviyede olanların kafasında, hesaplar yapılmaya başlandı. Open Subtitles هؤلاء على أعلى مستوى، أنها مجرد فعل مثل الكثير من الحسابات في رؤوسهم.
    Kendini en üst seviyede baştan yaratma konusunda sürekli ihtiyaç halinde. Open Subtitles أنها بحاجة مستمرة لإعادة تأهيل نفسها على أعلى المستويات.
    Bugün en üst raftaki en yalnız kitaba ulaşmak için bir merdivene tırmanacağım. Open Subtitles اليوم، سأصعد السلالم لأصل إلى الكتاب الأكثر وحدةً على أعلى رف.
    Yapması gereken şeyleri yapıyor ve onu aynen sizlerin de yaptığı gibi en üst kapasitede kullanmayı öğrendim. O fotoğraftaki engelli çocukların da yaptığı bu. TED يفعل الأشياء التي أحتاجه أن يفعلها، ولقد تعلمت أن أستخدمه على أعلى قدراته كما فعلتم، وهذا هو ما فعله الأطفال في تلك الصور أيضاً.
    Bizim ailede kimse başarısız olmadı. en yüksek notları istiyorum. Open Subtitles لم يكن في عائلتنا فاشلاً جميعنا نحصل على أعلى الدرجات
    John (gerçek ismi değil bu arada), çok hırslı, çalışkan ve özenli bir çocuktu; dışarıdan bakıldığında gerçekten üstün başarılı, hep en yüksek notları alan biri gibi görünüyordu. TED جون، ليس إسمه الحقيقي، كان طموح يعمل بجد ومثابر ومن الخارج كان منجز بشكل إستثنائي ويحصل غالبًا على أعلى درجة في صفه
    19 yaşında Shi Lin, ülke çapında olan imparatorluk sınavına girmek için başkente gitmiş ve tüm imparatorluktaki en yüksek puanı almıştı. TED في عمر الـ19، ذهب شي لن إلى العاصمة ليخضع لاختبار إمبراطوري على مستوى البلاد، وحصل على أعلى درجة في أنحاء الإمبراطورية كافة.
    Baro sınavında en yüksek notu alamadın. Open Subtitles لم تحصل على أعلى الدرجات فى اختبار نقابة المحامين
    Ooh, aslında ben üstte olmayı seviyorum. Open Subtitles أوه. في الواقع، أنا أحب ذلك على أعلى منه.
    En üstte ben varım. Open Subtitles -فإنّي على أعلى مرتبة منها
    Bağlantılar tam olarak afişin en üstünde değiller. Open Subtitles المحققون الجنائيون لا يحصلون بالضبط على أعلى الفواتير.
    - Summer, garajda tezgahımın üstündeki rafta üstünde tuş takımı olan, kırmızı bir kutu var. Open Subtitles على أعلى الرف الذي على طاولة العمل في المرآب هنالك صندوق أحمر بلوحة مفاتيح عليه
    Quantico yemekhanesinin üstündeki güvenlik kameralarından biri. Open Subtitles إنها من الكاميرا الموضوعه على أعلى مكان الجريمة
    Besin zincirinin en üstündeki kişi benim, ...ve her hedef benim için bir yemek niteliği taşır. Open Subtitles أنا على أعلى سلسلة غذائيّة، وعلامة على كلّ وجبة طعام

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد