ويكيبيديا

    "على الذهاب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Gitmem gerek
        
    • Devam et
        
    • gitmek için
        
    • Gitmeliyim
        
    • gitmem lazım
        
    • gitmem gerekiyor
        
    • gidip
        
    • giderdik
        
    • Devam edin
        
    • gitsem iyi
        
    • gitmek zorunda
        
    • gitme
        
    Şimdi Gitmem gerek. Takma kafaya, ha, şampiyon? Open Subtitles اسمع على الذهاب خذ الامور ببساطه ايها البطل
    Artık Gitmem gerek. Gece burada buluşuruz. Open Subtitles حسناً على الذهاب لنتقابل هنا مجدداً في المساء
    Tamam, kateter girdi. Masaja Devam et. Open Subtitles حسنا، خط يوجد في . حافظ على الضغط على الذهاب.
    Aslına bakarsan ben de gitmek için zorlandım, bilirsin, ailem. Open Subtitles أنا أيضا مجبرة على الذهاب في الحقيقة، من طرف العائلة
    - Ona çok iyi bakacaklardır. - Anne, sanırım Netherfield'a Gitmeliyim. Open Subtitles ـ سوف يتم الأعتناء بها جيداْ ـ أظن أن على الذهاب الى نيذرفيلد
    Şimdi, gitmem lazım, Anne. Onu eve götürün, tamam mı? Open Subtitles على الذهاب الآن يا أمى أذهبوا بها للبيت ، حسنا؟
    Hayır, önemli değil. gitmem gerekiyor zaten. Open Subtitles لا ، لا بأس ، يجب على الذهاب على أية حال
    Onun üniversiteye gidip mühendis olmasını isteriz, ama bağışlarımız sadece temel şeyleri baz alıyor: Çadır ve battaniyeler, yatak ve kap kaçaklar, erzak ve bir miktar ilaç. TED نودّ لو نساعده على الذهاب إلى الجامعة ونساعده ليصبح مهندساً، ولكن الأولوية لتمويلكم يركز على أساسيات الحياة: الخيام والبطانيات والفرش وأدوات المطبخ والحصص الغذائية والقليل من الدواء.
    Kahvaltı için hep oraya giderdik. Open Subtitles إعتدنا على الذهاب هناك من أجل الفطور دائماً
    Gitmem gerek, çünkü Tamam, bu başladı alabilirsiniz... Open Subtitles حسنا ، يجب أن نبدأ سريعا لأننى يجب على الذهاب
    Gitmem gerek. Sadie suçiçeği çıkarmış galiba. Open Subtitles يجب على الذهاب سايدي ربما لديها جديري الماء
    İki tane acil sipariş için onun işyerine Gitmem gerek. Open Subtitles على الذهاب لعملها لكي اجلب لها شحنتين عاجلة
    Kamajii seni geri dönmeye ikna etmeye ya da kandırmaya çalışacak ama sen ısrarla iş aramaya Devam et. Open Subtitles سيحاول كاماجي ان يجبرك على الذهاب ولكن استمرِ بطلب العمل
    - Pekâlâ, Deni Devam et! - Siz cidden beni hatırlamıyor musunuz yani? Open Subtitles الاستمرار في الحوار، والحفاظ على الذهاب.
    Devam et, Devam et. Open Subtitles تبقي فقط على الذهاب، والحفاظ على الذهاب.
    Bir hafta sonu balığa gitmek için sözleştik ama asla gelmedi. Open Subtitles في نهاية الاسبوع عزمنا على الذهاب للصيد لكنه لم يأتِ أبداً
    O, çok ikna edici bir adam. gitmek için ısrar etti. Open Subtitles أوه ، انه رجل مقنع جدا لقد أصرّ على الذهاب
    Belki de Gitmeliyim. Bekle. Bu bir hata. Open Subtitles أعتقد أن على الذهاب انتظري , هناك خطأ ما , أنا لست شاذا
    Hastam için bir donör bulmuşlar. Üzgünüm kızlar, Gitmeliyim. Open Subtitles لقد وجدوا متبرع لمريضى على الذهاب ، وأعتذر عن هذا
    Şimdi, gitmem lazım, Anne. Onu eve götürün, tamam mı? Open Subtitles على الذهاب الآن يا أمى أذهبوا بها للبيت ، حسنا؟
    Davet edildiğim yerlere gitmem lazım yoksa çok yalnız kalırım. Open Subtitles ينبغى على الذهاب أينما دُعيت وإلا سأكون وحيدة.
    Neden, aslına bakarsanız gitmem gerekiyor. Open Subtitles السبب، اه، خلاف ذلك، وصلت إلى الحصول على الذهاب.
    Eve gidip Laboratuvarımdan eşyalarımı alayım. Open Subtitles سيكون على الذهاب إلى البيت لأحضر بعض الأشياء من المعمل
    Küçükken gulyabaniler ile karşılaşmak için arkadaşlarımla sık sık ormana giderdik. Open Subtitles ،عندما كنتُ صغيرًا، أردتُ أن أقابل روحًا .لذا واظبتُ أنا و صديقي على الذهاب إلى الغابةِ دائمًا
    Siz Devam edin. Open Subtitles كنت أفضل الحصول على الذهاب.
    Ama biri bana ne olduğunu merak etmeden önce tekrar gitsem iyi olacak. Open Subtitles ولكنني أفضل الحصول على الذهاب مرة أخرى قبل عجائب شخص ما حدث معي.
    Sakin ol! Onunla gitmek zorunda değilsin! Open Subtitles انظري ، عليك ان تهدئي انت غير مجبرة على الذهاب
    Müzelere gitme adetim yoktu. TED لم اعتد على الذهاب إلى المتاحف في صغري.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد