ويكيبيديا

    "على ضوء" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ışığında
        
    • göz önüne
        
    • ışığı altında
        
    • ışık
        
    • romantik bir
        
    Uzun vadeli hafızamızdaki bilgilere ulaşmamızı sağlar ve ihtiyacımız doğrultusunda bazılarını ortaya çıkarıp, mevcut hedefimiz ışığında, karıştırır ve işleme alır. TED و تسمح لنا بالوصول الى ذاكرتنا طويلة المدى و سحب جزء منها عندما نحتاج, تخلطه و تعالجه على ضوء اهدافنا الحالية.
    Fakat yeni gelişmeler ışığında, aklıma bir işbirlikçisinin olabileceği geldi. Open Subtitles لكن على ضوء التطورات تبادر لي ربما كان لديه مساعد
    Potamak nehrine bakan "Le Donkle's"te mum ışığında küçük bir yemek planlıyordum. Open Subtitles لقد كنت افكر بعشاء على ضوء الشموع فى لى دونكلى النظر للبوتوماك
    Son 24 saat göz önüne alındığında, bunu kontrol etmek zorundaydık. Open Subtitles على ضوء الساعات الأربع والعشرين الماضية، كان لا بُد أن نتأكد
    Mobile Koyu'nda ay ışığı altında olmak için. Open Subtitles و قبطان لرحلة على ضوء القمر في خليج موبايل
    ve bunu her yaptığında bir mavi ışık flaşı alması. Ve bunu yüzlerce ve yüzlerce defa yapacak. TED وما ان يفعل ذلك حتى يحصل على ضوء ازرق في كل مرة قام بذلك وسوف يقوم بذلك مئات والالف من المرات
    Beraberce mum ışığında romantik bir akşam yemeği yediniz? Open Subtitles أخرجتها وتعشيتم على ضوء الشموع فى رومانسيه؟
    Bunun şöyle bir süreç olduğunu düşünme eğilimi vardır -- bilirsiniz, bu gidişle hepimiz mum ışığında yaşayacağız. TED وهناك هذا الميل إلى القول بأن التقدم كما تعلمون، لن أقول أن نحيا جميعًا على ضوء الشموع.
    Sonra da şelalelere gidelim. Ay ışığında çok güzel olur. Open Subtitles ثم يمكننا أن نصعد إلى الشلالات المنظر رائع من فوق على ضوء القمر
    Ay ışığında çok güzel olur. Open Subtitles ثم يمكننا أن نصعد إلى الشلالات المنظر رائع من فوق على ضوء القمر
    Bugün olanlar ışığında tüm işin durdurulmasına karar verdim. Open Subtitles قررت اليوم أنه على ضوء ما حدث، ستتوقف كل أعمالنا هنا
    Ben kokteyl partileri, ve mum ışığında yemekler ve peçeteler hayal ettim. Open Subtitles تصوّرت حفلات ووجبات عشاء على ضوء الشموع، ومناديل.
    Seninle de parkta mum ışığında yemek yedik. Open Subtitles حسنا لقد عملت لك عشاء على ضوء الشموع فى الحديقة
    Onunla parkta mum ışığında yemek mi yedin? Open Subtitles لقد عملتى له عشاء على ضوء الشموع فى الحديقة
    Yukarıdalar, mum ışığında ödevlerini yapıyorlar. Open Subtitles في الدور العلوي, يقومون بواجباتهم على ضوء الشموع
    Son olayları göz önüne alırsak, onu suçlayamazsınız. Open Subtitles على ضوء الأحداث الأخيرة أنت لا تستطيع لومه
    Ben sadece siz vurulduktan sonra yaptığımız ameliyatta beraber ne kadar iyi olduğumuz göz önüne alınırsa benim için tavsiye mektubu yazmayı tekrar düşünür müsünüz diye merak etmiştim. Open Subtitles كنت اتسآءل فحسب, على ضوء عملنا الجيد سوياً بالجراحة, بعد أن تم تصويبك بالرصاص,
    Cevabınızı verirken göz önüne alacağınız şeyin rütbemin ve makamımın gerektirdiği saygı olmasını öneririm. Open Subtitles سأطلب منك أن تفكر في ردك على ضوء الاحترام الذي تتطلّبه مكانتي ومنصبي
    Yok edilemeyeceğini sanmaya başlamıştım ki bir gece bir sürü lambanın ışığı altında çalışırken kendi kendine öldü. Open Subtitles لقد إعتقدت أنه غير قابل للتدمير حتى مات أخيراً من تلقاء نفسه في ليلة واحدة بينما كُنت أعمل على ضوء لمبات عديدة
    Kızınızın açıklamasının ışığı altında düzeltilecek bir sürü ayrıntı çıktı. Open Subtitles هناك الكثير من التفاصيل تحتاج إلى تصحيح على ضوء تصريح إبنتك
    İyi ışık almak için, babanın lambayı temizlemesi gibi... Open Subtitles وكما ينظف والدك مصباحه . ليحصل على ضوء جيد
    Ya da neden iş yemeğini romantik bir akşam yemeğine yeğliyorum? Open Subtitles من طاقتي في مهتني ولماذا أفضل أن أكون في اجتماعات العمل بدلا من عشاء على ضوء الشموع؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد