Atlayan kendisi olsa da Tommy'nin ölümü için kendini suçladın. | Open Subtitles | لُمتَ نفسك على موت تومي رغم أنّه هو الذي قفز |
Chad'in ölümü için seni suçluyor ve bunu bizi birbirimizden uzak tutmak için kullanıyor. | Open Subtitles | لا يسمح لكما برؤية بعضكما الآن انها تلومك على موت تشاد وهي تستخدمه لابقائي بعيدة عن جوش |
Kardeşinin aşırı dozdan ölümü için beni suçluyor ve dünyayı kasıp kavuran diğer tüm illetler için olduğu gibi taa Nintendo'dan beri. | Open Subtitles | تلومني على موت أخيها بجرعة زائدة من المخدر والكوارث الآخرى التي حدثت بالعالم منذ ظهور الناينتيندو |
Kocanız öldüğü için üzgünüz ama en azından 24 saat sonra sebebi öğreneceğiz. Şu süreyi kısaltalım, olur mu? | Open Subtitles | "نأسف على موت زوجكِ، لكن أقلّه كنّا على مقربة يوم من الإجابة" |
Hala kızın ölümü yüzünden kızgınsın! | Open Subtitles | هل مازلت غاضب على موت البنت .. أيها الضابط |
Biliyorum, babanın ölümünden dolayı beni suçluyorsun, Ziva. | Open Subtitles | أنا أعلم أنكى تلوميننى على موت والدك,زيفا |
Daha babası öleli bir gün olmadı. Hemen ailesini boşlamaya başladı. | Open Subtitles | ،مضى على موت والده يوم واحد وبدأ بالفعل في إهمال عائلتة |
Bir kitap oku, bir çiçek seç hiddetlen, hiddetlen ışığın ölümü karşısında. | Open Subtitles | اقرآ كتاباً، اقطفا زهرة اغضبا وثورا على موت النور |
Bir seyis yamaginin da kan kirmizisi dedigini duydum babanizin ölümü için. | Open Subtitles | سمعت صبيّ حظيرة يقول أنها لون الدماء كعلامة على موت أباك |
Fort William'da Randall'a öfkelendim ve hayatımın dört yılını bu yüzden babamın ölümü için kendimi suçlayarak geçirdim. | Open Subtitles | وبعدها قضيت أخر أربع سنوات ألوم نفسي على موت والدي بسبب هذا |
Hâlâ o kadının ölümü için kendini mi cezalandırıyorsun? | Open Subtitles | أمازلتِ تعاقبين نفسك على موت تلك المرأة؟ |
Aslında seni suçlamam gerekirken, babamın ölümü için kendimi suçladım. | Open Subtitles | لمت نفسي على موت والدي بينما كان عليّ لومك في الواقع |
Neden, kocasının ölümü için sizi mi suçluyor? | Open Subtitles | هل تعتقد أنها تلومك على موت زوجها ؟ |
Annesinin ölümü için beni suçluyor. | Open Subtitles | أترى إنها تلومني على موت والدتها |
Annesinin ölümü için beni suçluyor. | Open Subtitles | أترى إنها تلومني على موت والدتها |
O kızın öldüğü için üzgün gözüküyorsunuz. | Open Subtitles | تبدين حزينه على موت هذه الفتاه ... |
CIA Şefi'nin ölümü yüzünden suçlanacağım. | Open Subtitles | لكن سوف اُلام على موت رئيس محطة الاستخبارات |
Yani burada beklemek zorundayım, parmaklarım geçti, beni Alice'in ölümünden dolayı suçlayan herkes hayatını riske mi atıyor? | Open Subtitles | اذن ماذا علي ان افعل ؟ انتظر هنا بتوتر شديد بينما كل الذين يلومونني على موت أليس |
Eşiniz öleli bir yıl oldu biliyorum | Open Subtitles | أعرف أنه مر فقط سنه على موت زوجك |
Hiddetlen, hiddetlen ışığın ölümü karşısında. | Open Subtitles | "انفعل واغضب على موت النور" |
Dünyadaki kimse bu insanların ölümleri için hatta kendi insanları için bile yas tutmuyorlar... | Open Subtitles | لا أحد في العالم يَندبُ على موت شعبه. ليس حتى أناسهم المُقرّبين. |
Buna rağmen Müttefikler terfimi Emily'nin ölümüne göre yapmaya karar vermişti. | Open Subtitles | على الرغم من ذلك، التحالف قرّر جعل ترقيتي متوقفة على موت إيميلي. |
Susan'ın ölümünden beni suçladıklarına dair bir şeyler hissediyorum sürekli. | Open Subtitles | لطالما شعرت بداخلي أنهما يلومانني على موت سوزان. |
Her neyse, Dünya'daki herkesin ölümünün sorumlusu olmak istemem. | Open Subtitles | على أي حال، لا أريد أن أصبح مسئولاً على موت جميع من في العالم |