| Ne yapılabilir, bilmiyorum, ama işler bu şekilde kalmamalı. | Open Subtitles | لا أعرف ما يمكن فعله الآن. لكن على الأمور ألّا تبقى على هذا الحال |
| bu şekilde devam edemeyiz. Bunun ikimize de yararı yok. | Open Subtitles | لايمكننا الاستمرار على هذا الحال هذا ليس جيد لا لك ولا لي |
| Bu duraksatılmış yaşam durumunda, soğuğun etkilerine direnebiliyorlar, ancak bu şekilde bir kaç günden fazla kalamazlar. | Open Subtitles | مع توقف الحركة تستطيع أجسادهم مقاومة آثار البرد لكن لا يمكنهم البقاء على هذا الحال أكثر من يومين فقط |
| Onu bu halde ameliyat edemem. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أقوم بالجراحة له و هو على هذا الحال |
| Bu gidişle başını belaya sokarsın. | Open Subtitles | اذا بقيت على هذا الحال ستوقع نفسك فى ورطة |
| bu durumda olacağını hiç hayal etmemiştim. | Open Subtitles | لم يخطر ببالي أبداً بأنك ستكون على هذا الحال |
| bu şekilde kalamaz. Berbat durumda. | Open Subtitles | لا يمكن للأمور أن تبقى على هذا الحال أنها سيئة |
| Katili bulana kadar da bu şekilde kalacaktır. | Open Subtitles | و سوف تبقى على هذا الحال إلى أن نعرف قاتله |
| bu şekilde iki ay uzun bir süre ciddi yan etkiler ile karşılaşacaksınız. | Open Subtitles | شهران على هذا الحال تعتبر طويلُة جداً سَتَبْدأُ بالمُعَاناة من أثر ذلك |
| Neyse, 13 yaşımdan beri bu şekilde diziyorum. | Open Subtitles | على أى حال أنا كنت أرتبهم على هذا الحال منذ أن كنت فى الثالثه عشر |
| Çok az kişi yaşam tarzları veya dilleri hakkında bir şey biliyor ve Meirelles durumun bu şekilde kalmasını tercih ediyor. | Open Subtitles | القليل جدا ً مِمَّن يعرفون طريقتهم فيالعيشأو حتىلغتهم، ومايريلس يُريد بالاحرى أن تبقى على هذا الحال. |
| Pak Ha bu şekilde kalmaya devam ederse çok yakında ölecek. | Open Subtitles | ان بقت باق ها على هذا الحال الان فستموت قريبا |
| Ama bu şekilde devam edersek, sonunda hastanenin söylediği şeyi yapacağız. | Open Subtitles | لكن إن استمرينا على هذا الحال سينتهي بنا المطاف بفعل ما تراه المستشفى |
| Karısı eve gelip onları bu şekilde bulmuş. | Open Subtitles | وجدتهم الزوجة على هذا الحال عندما عادت للبيت |
| İnsanoğlu, bu şekilde olmak için milyonlarca sene evrim geçirdi. | Open Subtitles | البشر تطوروا لما يفوق ملايين و ملايين السنين، لنصّبح على هذا الحال |
| Sonra da indirip buraya geri getirelim, sikik kafasına bir şeylerle vurup "bu şekilde geldi." diye iddia edelim. | Open Subtitles | ثم نجعلها تستلقي على هذه المنضدة ونضع في رأسها اللعين شيئًا وندعي أنها جائت على هذا الحال |
| bu şekilde devam edersek sırf hayatta kalmak için sanatsal mirasımızı satmaya başlamak zorunda kalacağız. | Open Subtitles | إذا واصلنا على هذا الحال سنكون مضطرين للبدء ببيع التراث الفني لدينا ببساطة للعيش |
| Onları bu halde bırakabilir miyiz? | Open Subtitles | نحن لا يمكن ان نتركهم على هذا الحال , صحيح؟ |
| - Annen ne zamandır bu halde? | Open Subtitles | منذ متى و أمك على هذا الحال ؟ |
| Birden onu bu halde görünce... | Open Subtitles | {\pos(190,240)} وفجأة، أراه على هذا الحال.. |
| Bu gidişle çocuğumuz olmayacak. | Open Subtitles | على هذا الحال نحنُ لن ننجب أطفالاً |
| Kargo gemisinden döndüğünden beri bu durumda. | Open Subtitles | كان على هذا الحال منذ أن عاد من سفينة الشحن. |