ويكيبيديا

    "عليها فعله" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yapması gereken
        
    • yapacağını
        
    • yapması gerekeni
        
    • yapması gerektiğini
        
    • yapmasını gerektiğini
        
    Tek yapması gereken bebek doğana kadar kendine iyi bakmasıydı. Open Subtitles كل ما عليها فعله هو الاهتمام بصحتها حتى ولادة الطفل
    Sürmesini, delmesini veya yapması gereken şeyi söylemek. TED لنخبرها أن تدفع أو تثقب أو نخبرها أيّاً كان ما عليها فعله.
    Hadi ama Cherly, tek yapması gereken biraz kurabiye yemesi ve gülümsemesi. Open Subtitles بحقك شيريل كل ما عليها فعله هو اكل البسكويت و الابتسام
    Çevresi geniştir, ne yapacağını bilir. Open Subtitles . انها تعرف الاشخاص . و تعرف ما عليها فعله
    yapması gerekeni yapıyor. Sen de öyle yapmalısın. Nasıl? Open Subtitles إنها تفعل ما يجب عليها فعله و أنت يجب أن تفعل نفس الشئ
    Bence o burası onun yeri olsun istiyor Ve biz tamamen kendimizden geçip ona ne yapması gerektiğini söyleyip durduk. Open Subtitles أراهنك أنها تريده مكانها الخاص وكنا نُخبرها ما عليها فعله
    O anda, Katherine ne yapmasını gerektiğini çok iyi biliyordu... Yeniden... Open Subtitles في تلك اللحظة، عرفت (كاثرين) بالضبط ما كان عليها فعله...
    Hadi yapma, tek yapması gereken eğilmek. Open Subtitles هيا كل ما عليها فعله هو الانحناء وسأشم شعرها
    Tek yapması gereken senden bir ısırık almak. Open Subtitles انظر, كل ما عليها فعله ان تأخذ عضة واحده منك و
    Bu yolla, yapması gereken tek şey yılda bir ya da iki kere oraya gidip, iğne olmak. Open Subtitles هكذا سيكون ما عليها فعله هو المجيء مرة أو مرتين سنوياً وأخذ الحقنة
    Tek yapması gereken, alıcının transfer ettiği paradan birkaç bin dolar çekmek. Open Subtitles كلّ ما عليها فعله هو سحب بضعة آلاف من الملايين التي يرجّح أنّ المشتري حوّلها خارجيّاً
    Yani bütün gezegen bir roketi çekiyor ve onun dünyadan kaçmak için tek yapması gereken saniyede 11,2 km ile gitmek. Open Subtitles وكل ما عليها فعله أن تنطلق بسرعة 7 ميل في الثانية للإفلات من جاذبية الأرض
    Tek yapması gereken kısa bir süre için ben olmaktı. Open Subtitles كل ما كان عليها فعله هو التظاهر بأنها أنا لبعض الوقت
    Tek yapması gereken çenesini tutmaktı. Open Subtitles كل ماتوجب عليها فعله ,هو ان تبقي فهما مطبق
    Gün içinde yapması gereken sıra dışı bir şeyden bahsetmedi. Open Subtitles لم تقل أي شيء حيال وجود أي شيء غير إعتيادي كان عليها فعله ذلك اليوم.
    Yani artık tek yapması gereken çocuğu doğurmak ve fikrini değiştirmemek. Open Subtitles لذا كل ما عليها فعله الآن هو أن تلد الطفل وألا تغير رأيها
    Tek yapması gereken bana bilmek istediğim şeyi söylemek. Open Subtitles كل ما عليها فعله أن تخبرني بما أريد معرفته
    Ama bu kız kafasına bir şey koymuş. Ne yapacağını biliyormuş. Open Subtitles لكن هذه البنت كان لديها مهمة وتعرف ما عليها فعله
    O yapması gerekeni yaptı, bende benim yapmam gerekeni yapacağım. Open Subtitles سوف تفعل ما عليها فعله و انا سأفعل ما علي فعله.
    Fakat özel biri olması için ne yapması gerektiğini çözdüm. Open Subtitles ولكنني اكتشفت ما عليها فعله لتكون مميّزة
    O anda, Katherine ne yapmasını gerektiğini çok iyi biliyordu... Yeniden... Open Subtitles في تلك اللحظة، عرفت (كاثرين) بالضبط ما كان عليها فعله...

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد