"عندما يجد" - ترجمة من عربي إلى تركي

• öğrendiğinde
• bulduğu zaman
• bulunca
• Kaybedilip bulunan

Onu orada bir kaç gün kilitli tutacağımızı öğrendiğinde küplere binecek.
لا سيكون مجنون كالمهووس عندما يجد بأن علينا حجزه ليومين

Babasının onun gibi küçük çocukları alıp siyah zift eroinle zehirlenip hayvandan farksız yabancılara satılsınlar diye sokaklara attığını öğrendiğinde ne düşüneceğini merak ediyorum.
أتعلم ، انا أتساءل ، ماذا سوف يفكر عندما يجد أن أباه يأخذ اطفالا صغار مثله تماما ً ويضعهم في الشارع

Hayır, Oliver motorunu kullandığını öğrendiğinde üzgün olacaksın.
لا، آسف ما عليك أن تكون عندما يجد أوليفر من كنت أخرج دراجته النارية.

Sincap bir beyaz palamut bulduğu zaman onu hemen yiyip tüketir aksi halde kısa sürede filizlenecektir.
عندما يجد السـنجاب جـوزة البلوط الأبيض ... يأكلها على الفور لأنه بخلاف ذلك ..

Aradığı şeyi bulduğu zaman, geri dönecektir
سيعود عندما يجد ما يبحث عنه - الإرسال الفرنسي.

Aradığı kızı bulunca onun ölçülerine göre bilezik alacağını söylemişti.
اخبرنى انه عندما يجد فتاته سيقوم بتنسيق مقاس السوار ليلائم رسغيها

Kaybedilip bulunan bir şeyle aynı yolda...
نفس الشيء الذي يفعله المرء عندما يجد غايته

Aday olduğunu Clayton öğrendiğinde sana tekmeyi basacak ve anında ona koşacaktır.
عندما يجد كلايتون من أنها المرشح، انه سيسقط أنت وانه سيتم تشغيل العودة إلى بلدها في ضربات القلب.

Babam kötü muameleye nasıl öğrendiğinde ben oldum.
عندما يجد والدي كيف سوء المعاملة لقد كنت.

Joan senin heteroseksüel olduğunu öğrendiğinde ne olacak?
حسنا، ماذا يحدث عندما يجد جوان إلى أن أنت على التوالي؟

Biri bagajdakileri bulduğu zaman...
عندما يجد أحدهم ما يوجد في الصندوق..."

Elmasları bulunca Steve veya Lucy'ye ihtiyacı kalmayacak.
عندما يجد الألماس لن يحتاج إلى (ستيف) أو (لوسي)

Kilgrave'i bulunca bizi arayacak, şeye kadar bize bırak bu işi...
سوف يتصل بنا عندما يجد (كيلغريف) دعينافحسبنتولىالأمرحتى..