Seni gördüm o örümceği aldın ve ağzına attın. | Open Subtitles | اننى اقول لك اننى رايتك تخطف عنكبوتا من الهواء وتاكلة |
Dindar bir Budist'ti. örümceği bile incitmezdi. | Open Subtitles | كان متشدد لمذهبه البوذية لم يكن ليؤذي عنكبوتا صغيرا |
Dört yaşımdayken annemin çaydanlık örtüsü ile bir örümceği öldürmesini izledim. | Open Subtitles | عندما كنت فى الرابعه شاهدت امى تقتل عنكبوتا بملعقته الشاى |
Ama onun Jesse diye bir örümceği vardı. | Open Subtitles | كان يملك عنكبوتا أسمه جيسي.. |
- Bir karadul örümceği gördüm. | Open Subtitles | -لقد رأيت عنكبوتا أسودا |