ويكيبيديا

    "عُدي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Uday
        
    • geri dön
        
    Amerikalılar, Uday'in bugün Şiiler tarafından vurulduğunu söylüyorlar. Open Subtitles الأميركان يقولون بأن عُدي قد تعرض لعملية أختيال فاشلة بواسطة الشيعة.
    Erkek kardeşim olsun istedim, ama babam benim "Kusay"a ihtiyacı olmayan bir "Uday" olduğumu söyledi. Open Subtitles "أردت فقط أخ صغير ، ولكن أبي قال أنني "عُدي "ولست بحاجة إلى "قُصي
    Ve ben onun iki oğlu Uday Ve Falafel'i yakaladığımıza asla inamıyorum. Open Subtitles وأنا أظن أننا لم نلقِ القبض على إثنين من أولاده؛ (عُدي) و(فلافل)!
    Babam Uday hakkında böyle konuştuğunu duymasın. Open Subtitles لاتدع أبي يسمعك وأنت تتحدث عن (عُدي) هكذا
    Bebeğim odana geri dön, olur mu? Open Subtitles عزيزتي، عُدي إلى غرفتكِ، مفهوم؟
    Bir lider, müzakere etmeyi de bilmeli Uday. Open Subtitles يجب أن يكون القائد جاهزاً للنقاش يا (عُدي)
    Korkarım bu tür davranışlar Uday için normal. Open Subtitles أخشى أن هذا نوع من السلوك يبدو عادياً بالنسبة لـ(عُدي)
    Uday'ın davranışlarının ailesi ve hükümetin tipik davranışı olduğunu söyleyenler. Open Subtitles أولئك الذين يشعورون بأن سلوك (عُدي) هو نموذج هذه العائلة وهذه الحكومة
    Uday'ın davranışları başkanımızı ve ailesini utandırıyor. Open Subtitles بأن تصرف (عُدي) جلب لنا درجة من العار في هذا البيت
    Uday Hüseyin'in özel korumaları tarafından kaçırıldılar. Open Subtitles تم خطفهن من قبل حراس (عُدي صدام) الخاصيين
    Uday Hüseyin'in özel korumaları tarafından kaçırıldılar. Open Subtitles تم خطفهن من قبل حراس (عُدي صدام) الخاصيين
    Bunun zor olduğunu biliyorum fakat Uday bu şekilde istiyor. Open Subtitles أنا أعلم بصعوبة الأمر، لكن هذهِ هي أوامر (عُدي).
    Uday şiddetli bir baş ağrısıyla yatağına girdi çünkü Yassem Al-Helou, kaz tüyü av yeleklerini ütülemeyi unutmuş. Open Subtitles (عُدي) ذهب للفراش مع صداع في الرأس. لأن (ياسين الحلو) قد نسي بأن يكوي بذلتهُ القطنية الخاصة بالصيد.
    - Uday. Open Subtitles (*الأبن الثاني لصدام وشقيق عُدي الأصغر*).
    Ama Uday'in Cenova'da amcasıyla kumar oynadığını biliyorum. Open Subtitles لكنني أعلم بأن (عُدي) في جينيف، يقامر بصُحبة عمهُ.
    Bu Uday'in arkadaşlarına verdiği doğum günü partisi ve hepinizi çıplak görmek istiyorum, hepinizi! Open Subtitles أنها حفلة عيد ميلاد (عُدي) لأصدقائي، أريدُ أن أراكم جميعاً عراة، جميعكم!
    Uday Saddam Hussein, bir suikast girişiminden sonra sakat kaldı. 2003'te Amerikan kuvvetleri tarafından öldürüldü. Open Subtitles (عُدي صدام حُسين) نجى من محاولة أغتيال، قُتلَ لاحقاُ من قبل القوات الأميركية أبان الغزو الأميركي للعراق سنة 2003.
    Onu öldürdün! Onu öldürdün, Uday! Open Subtitles لقد قتلته, لقد قتلته يا (عُدي)
    Şu an Uday konusunu tartışıyoruz. Open Subtitles المسئلة التي في أيدينا هي (عُدي)
    İşler kötüleşmeden önce anavatanına geri dön. Open Subtitles ...قبل أن تسوء الأوضاع ...عُدي إلى وطنك
    Lola, işe geri dön. Open Subtitles (لولا)، عُدي إلى العمل.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد