ويكيبيديا

    "غرابة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • garip
        
    • tuhaf
        
    • egzotik
        
    • garipleşiyor
        
    • tuhaflaşıyor
        
    • ilginç
        
    • acayip
        
    • tuhaflık
        
    • garipti
        
    • gariplik
        
    • garipleşti
        
    • tuhaflaşmaya
        
    • garibi
        
    • yabancı
        
    • sıra dışı
        
    Daha garibi olamaz derken daha da garip bir şey oluyor. Open Subtitles فقط عندما تعتقدي أن العالم لا يُمكن ان يُصبح أكثر غرابة
    Çünkü garip olan şu ki, Lorraine'e göre, ben senin ailenim.. Open Subtitles لأن الشيء الاكثر غرابة بناء على ما قالته لورين أني عائلتك
    Her şey çok tuhaftı ama daha da tuhaf olaylar yaşanacaktı. Open Subtitles كان كل شيء غريب. لكن الأشياء الأكثر غرابة لم تأت بعد.
    Böyle olması tuhaf, ama belki babam da böyle olsun isterdi. Open Subtitles اتعلم وعلى الرغم من غرابة الامر ربما هذا ما يريده ابي
    Evet, ben daha egzotik yerlerden bahsediyorum. Yurtdışı bile olabilir. Open Subtitles حسناً, كنت أفكر بشئ ما أكثر غرابة, ربما في الخارج
    Çünkü garip olan şu ki, Lorraine'e göre, ben senin ailenim. Open Subtitles لأن الشيء الاكثر غرابة بناء على ما قالته لورين أني عائلتك
    "Böyle garip bir şekilde soyundurulmaları çocukların ağlamasına neden oluyordu..." Open Subtitles الأطفال الصغار عادة بكوا بسبب غرابة وجودهم عاريين بهذه الطريقة
    İşine geri döndükten sonraki davada çok daha garip olacak. Open Subtitles إنها ستصبح أكثر غرابة بعد جلسة الاستماع عندما تعود للعمل
    Seni annemle yatman için ikna etmemizden daha mı garip? Open Subtitles اكثر غرابة من اننا نحاول اقناعك بأن تنام مع والدتي
    Bu saatte bir adamla buluşmam daha garip olmaz mı? Open Subtitles أليس الأكثر غرابة لي مقابلة رجل في تلك الساعة ؟
    Bazı çıtırtı ve patlamalar yıldırımdılar. Ama esrarengiz uğultular ve garip bir şekildeki melodik cıvıltıların biraz daha yabancı bir kaynakları vardı. TED بعض القرقعات والفرقعات كانت من البرق, ولكن الصفير الغريب وإقاعات التغريد المثيرة كانت منشأها أكثر غرابة.
    Biliyorum, size şok tuhaf geliyor, ama bana daha tuhaf geliyor. Open Subtitles أعلم أن هذا غريب بالنسبة لكم، لكنه أكثر غرابة بالنسبة لي.
    Hayır, bu yeterince tuhaf ve daha da tuhaflaşmasına izin vermeyeceğim. Open Subtitles إرحلي لا, هذا غريب, و أنا لن أدعه يصبح أكثر غرابة
    İlginçtir ki karşılıklı faydaya dayalı ekonomi hâlen var ve bunun örneklerine tuhaf yerlerde rastlıyoruz. TED والمثير للاهتمام هو أن هذا الاقتصاد التعاوني ما زال موجودًا، ويمكننا أن نجد أمثلة عليه في أكثر الأماكن غرابة.
    Ketçabı, davranışının ne kadar tuhaf olduğunu fark etmeksizin dökmeye çok alışmışız. TED نحن متعودون على أن نسكب الكتشب دون ملاحظة مدى غرابة سلوكها.
    Neşemizi kaçırdın ve tuhaf tavrınla şöleni bozdun. Open Subtitles لقد قتلت الفرح وأفسدت الاحتفال بأكثر التشوشات غرابة
    Bu tablo bu denli egzotik olmasının yanında, günün birinde gözlemlere de dayandırılarak, diğer evrenlerin varlığı ortaya konulabilir. TED ومثل غرابة هذه الصورة من المحتمل ان تكون يوماً ما مرتكزة على الملاحظات التي تتبنى وجود اكوان اخرى
    Bugün gittikçe daha da garipleşiyor. Open Subtitles هذا اليوم يزداد غرابة كل لحظة أهناك شيئ تريد اخباري به؟
    Beni bu şekilde izlemeyi bırakmalısın. Bu iş gittikçe tuhaflaşıyor. Open Subtitles يجب أن تتوقف عن تتبعي هكذا يزداد هذا غرابة نوعاً ما
    Bu tankta, mercan kayalığının en ilginç türlerinin bazılarını görüyoruz. Open Subtitles في هذا الخزان ترون أكثر الأجناس غرابة في الشعاب المرجاني
    Büyük daha büyük, küçük daha küçük ve acayip daha acayip oldu. TED وعندما أصبح الضخم أكثر ضخامة، الضئيل أصبح أكثر ضآلة والغريب أكثر غرابة.
    Bu kuantum tuhaflık ilk olarak Erwin Schrödinger ve kedisi tarafından betimlendi. TED شرح لنا غرابة الفيزيا الكمية أول مرة.. إروين شرودينجر وهرته.
    Küçükken çorap çekmecende niye çiğ karaciğer sakladığını anneme açıklamandan daha mı garipti? Open Subtitles أكثر غرابة من حينما كنا اطفال وأضطررت لتشرح لأمي لمّ كنت تخبئ كتلة من الكبد الخام في درجك؟
    Kaza yaptığı yer, bizim yeşil maddelerle dolu bu gariplik için Smallville'de yeterli. Open Subtitles بالإضافة إلى أن النهر الذي تحطمت به هو مصدر كل مزروعاتنا المفضلة وأنت تملك أفضل مزيج من غرابة سمولفيل
    Ama yedikçe daha da garipleşti. O, şey gibi, takıntılı. Open Subtitles لكنه أصبح أكثر غرابة إنه متوجس
    Hormonlarından mıdır yoksa anne olma korkundan mıdır bilmem ama biraz tuhaflaşmaya başladın. Open Subtitles لا أعلم هل هي هرمونات الخوف من أن تكوني أم ولكنكِ تزدادين غرابة
    Fakat yerçekimi aynı zamanda sistemdeki bazı yabancı evrenleri kasıp kavurur. Open Subtitles لكن الجاذبية أيضاً تقيم بعضاً من أكثر العوالم غرابة في الكون،
    Ringdeki kendine has hareketleriyle tanınan güreşçi Sultan şimdi çok sıra dışı bir şekilde şöhret kazanıyor. Open Subtitles سلطان الملاكم المشهور بحركاته الفريدة في الحلبة يكتسب الآن شعبية بسبب أمر أكثر غرابة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد