ويكيبيديا

    "غريبه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • garip
        
    • tuhaf
        
    • yabancı
        
    • acayip
        
    • ucube
        
    • garipti
        
    • egzotik
        
    • ilginç
        
    • gariptir
        
    • garipsin
        
    • değişik
        
    • tuhaftı
        
    • yabancıyım
        
    Bak, Ali ortadan kaybolduktan sonra çok garip postalar geldi. Open Subtitles أنظري, بعد أختفاء ألي, لقد حصلنا على أشياء غريبه بالبريد
    Bak, insanların senin garip olduğunu düşünmelerini istemezsin, değil mi? Open Subtitles اسمعي انتي لاتريدين الناس ان يقولوا عنك غريبه, هل تريدين؟
    Aynen ben hep koştum da, erkekler garip olduğumu düşündüler sadece. Open Subtitles نعم, لقد كنت أجري طوال الوقت وظنوا الفتيان بأني غريبه فقط
    Ben de tuhaf bir çörek yedim şimdi, aynı sayılırız. Open Subtitles لقد حصلت على كعكه غريبه جداً لذا أظن أننا متعادلين
    Pivot oyuncunuz, 2,18 boyunda Litvanya adında tuhaf bir ülkeden geliyor. Open Subtitles رَجلُكم من المنطقه الوسطى سبع اقدام واثنين من دولةٍ غريبه إسمها
    Anne, o sadece bir yabancı. Aç ve dışarıda yağmur yağıyor. Open Subtitles امي.انها غريبه عن هنا انها جائعه والسماء تمطر بالخارج
    Orada 20 yıl önce garip bir komünde yangın çıkmış. Open Subtitles لقد كان هناك حريق من عشرون سنه في بلديه غريبه
    O işi yapanların bir çoğunu tanırım. Sizi daha önce görmemiş olmam çok garip. Open Subtitles انا اعرف الكثير منهم هناك غريبه اننى لم ارك من قبل
    Son zamanlarda ki birçok ölümden. Gerçekten garip ölümler salgını. Open Subtitles حالات موت عديده مؤخرا وباء حقيقى لميتات غريبه
    Kiraladığım dedektifin ölümü. garip bi ölüm... Open Subtitles شرطى التحرى الذى أستأجرته مات فى حادثه غريبه
    Uyduya yerleştirilmiş garip sinyaller var. Open Subtitles إنها أشارة غريبه التقطتها أقمارنا وهذه الأخبار الجيدة ؟
    Geleneklerimiz size garip gelebilir... ama kötü bir niyetimiz yok. Open Subtitles عاداتنا قد تكون غريبه عليكم ..ولكننا لانقصد الضرر
    Her isim ilk duyulduğunda insanlara garip gelmiştir. Open Subtitles كل الاسماء تبدو غريبه عندما تسمعها لاول مره
    tuhaf bir yolculuk ve tuhaf bir hikaye, halifem. Open Subtitles أوه , رحلة غريبة وقصه غريبه ايضا , أيها الخليفه
    Benimle konuşan delinin tuhaf bir aksanı vardı. Open Subtitles هذا اللعين الذي تحدث كانت لديه نبره غريبه ، لم استطع تمييزها
    Her nedense kendi evimde yabancı biri gibi yaşıyormuşum düşüncesi çok tuhaf geliyor bana. Open Subtitles فكرة عيش غريب في منزلي تبدو غريبه , كما تعلم ؟
    Ayrılmak zordu, ama New York'u değişik buldum ve kendimi tuhaf hissettim. Open Subtitles لكن اعترف ان نيويورك قاسية وموحشة وانا غريبه عنها لوسمحت مررها على الطاوله شكرا بروفسور
    Bugün gömleğinizi yıkarken tuhaf bölümlerde ruj izleri gördüm. Open Subtitles لم أستطع أن أمنع نفسي من ملاحظة علام أحمر شفاه في أماكن غريبه
    Antikorlar, sistemi tehdit eden bakteri ya da öteki yabancı saldırganları yok ediyor. Open Subtitles الاجسام المضاده تدمر البكتريا او اى اجسام غريبه تهدد النظام
    Bu acayip bir hikâye. Bırakayım sen anlat. Open Subtitles حسناً، هذه قصه غريبه سأسمح لك بأن تحكيها
    Onu sıradan bir sahneye koyup yanına da bir ucube ekliyorlar. Open Subtitles يصورونه في مشهد عادي و بعد ذلك يقومون بإضافة كائنات غريبه
    Günlerce düşünmüştüm o konuda. Ama özellikle o gün gerçekten çok garipti. Open Subtitles هكذا كانت منذ أيام لكن عصر هذا اليوم كانت غريبه للغايه
    egzotik dansözdüm, New York araba fuarında hosteslik yaptım. Open Subtitles لقد كنت راقصه غريبه مضيفه فى معرض نيويورك الآلى
    Gerçekten ilginç bir şirket. Pek çok zenginle anlaşmaları var. Open Subtitles انها شركه غريبه حقا لديها عقود تتجاوز قيمتها 500
    Nellis'de her zaman bir şeyler olur ve çoğu zaman bu olanlar gariptir. Open Subtitles , هناك دائما أشياء تدور فى نيليس ومعظمها أشياء غريبه
    İnsanlar dik dik bakabilir, çünkü sen epey garipsin. Open Subtitles ولكن ليس بصوت عال جداً الناس تميل إلى التحديق لأنك غريبه
    Herkesten toplantı boyunca değişik kostümler giymelerini istedi; peruklar, çılgın şapkalar, tüylü atkılar, büyük gözlükler, vesaire. TED وطلب من الموظفين ارتداء زي في كل فترة اللقاء شعر مستعار ، قبعات غريبه ، شالات نظارات كبيره و من هذا القبيل
    Ona da garip şeyler oluyordu. Bazı davranışları tuhaftı. Open Subtitles "تحصل معه أمور غريبة أيضا وبعض الأمور التي كان ينجزها كانت غريبه"
    Eski dünyada, onlar için sadece bir yabancıyım. Open Subtitles في العالم الآخر سأكون مجرد غريبه عنهم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد