ويكيبيديا

    "غريب أن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • çok garip
        
    • garip bir
        
    • biraz garip
        
    • olmak tuhaf
        
    Hiçbir zaman dinleyemeyeceğini bildiğin birine... mesaj bırakmak çok garip bir şey. Open Subtitles إنه لأمرٌ غريب أن يترك المء رسالة لشخص يعرف أنه لن يستلمها
    Biliyor musun Mikey'nin senden daha önce bahsetmemesi çok garip. Open Subtitles تعرفين, هذا غريب أن مايكي لم يذكركِ أبداً من قبل
    Onca yıldan sonra burada olmak garip bir his. Open Subtitles غريب أن أكون هنا ثانية بعد كل تلك السنوات
    Daima kazanan pozisyonda olmak biraz garip, çünkü kaybetmenin ne olduğunu anlamıyor. Open Subtitles انه وضع غريب أن تكون به، عندما تكون ناجح دائماً، ولكنه لا يعرف حقاً معنى ان تخسر كل شىء.
    Biliyorum, sevgilinin eski kız arkadaşını işe almak biraz garip Open Subtitles أعرف أنه غريب أن توظفي حبيبة حبيبك السابقة
    Boş bir evde olmak tuhaf. Open Subtitles أمر غريب أن لا يتواجد أحداّ بالبيت
    O salonda ölü bir şekilde yattığını düşünmek, çok garip. Open Subtitles انه غريب أن أفكر فيها الآن راقدة على أرض غرفة المعيشة ، مقتولة
    Sevgili İsabel, evde yine kültürlü bir kadın görmek çok garip... ve çok baş döndürücü. Open Subtitles عزيزتى ايزابيل , شىء غريب أن نحصل . على أمراءة مهذبة فى هذا المنزل مرة أخرى . غريب بالمرة
    Sevgili İsabel, evde yine kültürlü bir kadın görmek çok garip... ve çok baş döndürücü. Open Subtitles عزيزتى ايزابيل , شىء غريب أن نحصل . على أمراءة مهذبة فى هذا المنزل مرة أخرى . غريب بالمرة
    Babanın nasıl öldüğünü öğrenmek çok garip bir şey. Open Subtitles أنه شىء غريب,أن تعرف, أن تعلم كيف مات والدك.
    Bütün cevapları alabileceğini düşündüğün insanların da diğer herkes gibi sıradan insanlar olduklarını görmek çok garip. Open Subtitles إنه فقط شئ غريب أن ترى أن الأشخاص الذين كنت تعتقد أن لديهم جميع الحلول هم فقط بشر كالجميع
    Ama geçirdiğin son birkaç aydan sonra buraya dönmek çok garip gelmiştir herhalde. Open Subtitles لكن أنا أعرف كيف يبدو الأمر هذا غريب أن أعود إلى هنا
    Bilirsin, bu saatte insanda garip bir his uyanır. Open Subtitles تعرفين إنه شعور غريب أن تبقى مستيقظاً لهذه الساعة.
    Dünyaya bakmak garip bir duygu, geride bıraktığım insanlara. Open Subtitles إن أمر غريب أن تلقي نظرة ثانية على العالم لتشاهد من تركتهم خلفك
    Bir motele geldiğim için kendimi biraz garip hissediyorum. Open Subtitles ينتابني شعور غريب أن آتي إلى نزل
    Sadece bir erkekle yalnızca arkadaş olmak biraz garip. Open Subtitles انه لشئ غريب أن يكون لديك شاب فقط كصديق
    - Hayır, sadece Lewis'e de onu hamile bırakmasını söylemesi biraz garip. Open Subtitles (غريب أن تذهب إليك وإلى (لويس لتطلب منكم جعلها حبلى
    Sonunda ona bu kadar yakın olmak tuhaf. Open Subtitles شعور غريب أن أقترب منه أخيراً.
    Aslında seninle arabada olmak tuhaf. Open Subtitles غريب أن أكون فى السيارة معك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد