Herkesin bildiği gibi eşlerin aynı işte çalışmaması gerekir. | TED | فالجميع يعلم انه لا يجب ان تعمل مع شريكك |
Çok fazla var. Bugün neredeyse Herkesin mobil telefonu var. | TED | هذا كثير. على الأغلب فالجميع هنا لديهم هواتف نقالة. |
Herkesin son bir yaramazlığa hakkı var. | Open Subtitles | فالجميع باكملهم . سيلقبوننى بأخر الفائزين |
Buraya gelirken Herkesin size şöyle dediğini düşünsenize: | Open Subtitles | هل كنت ترين أنه حين تكونين هناك فالجميع يخبركِ |
herkes angarya işlerle uğraşıyordu. Dokuma tezgâhında çalışıyordu, sakallarını kırpıyordu. Hayır... | Open Subtitles | فالجميع مشغول بالأعمال الرتيبة ، عمل المنوال .. وتشذيب ذقونهم .. |
Herkesin tiroit bezi hastalığı varmış gibi görünüyordu. | Open Subtitles | فالجميع يبدون كأنه لديهم اضطراب في الغدة |
Gerçi Herkesin baklavalarıma bakmasından mahcup oldum. | Open Subtitles | حتى و ان كان هذا محرجاً فالجميع يحدق بعضلات معدتي |
Gerçi Herkesin baklavalarıma bakmasından mahcup oldum. | Open Subtitles | حتى و ان كان هذا محرجاً فالجميع يحدق بعضلات معدتي |
Yani Herkesin yedi yirmi dört kafasý iyi. Kapýþ kapýþ gider. | Open Subtitles | فالجميع سيكونون منتشين طوال الوقت، أفضل وقت للتكسّب |
Artık bu kattan geçerken Herkesin dengesi bozuluyor. | Open Subtitles | والآن عندما أرى الأمور آلت لهذه الحالة فالجميع يفقد صوابه قليلًا |
ya da kameraları olmayabilir ama herkes bir şekilde iletişime girmek zorunda, ve Herkesin bize birşeyler öğretebilecek bir hikayesi var. | TED | أو تملك كاميرا ، لكن يمكن للجميع التواصل بصورة ما فالجميع لديه قصص لكي تروى بحيث يمكن للبقية من أن تتعلم منها . |
Herkesin iyi şakalara ihtiyacı var. | Open Subtitles | أجل أجل , فالجميع يحتاج نكتة جيدة |
Evet. Herkesin anlatacak bir hikâyesi vardır Ajan. | Open Subtitles | صحيح، فالجميع لديه قصّة يرويها |
- Çünkü tam bir pisliktin. Herkesin bir sınırı var. | Open Subtitles | لأنكِ كنتِ حمقاء فالجميع لديه حدود |
Herkesin iyi iş çıkardığını söylüyorum sadece. - Kabalaşma hemen. | Open Subtitles | فالجميع أدى عملاً جيداً - هدي من روعك يا صاح - |
Bildiğim kadarıyla Herkesin sevdiği biriydi. | Open Subtitles | لا على حد معرفتي فالجميع قد أحبه |
Baksana Herkesin hayatında iyi ve kötü zamanları oluyor. | Open Subtitles | فالجميع لديهم لحظاتهم الجيدة والسيئة |
Bu neyi kanıtlar? Herkesin tuhaf uzaktan akraba bir kuzeni var. | Open Subtitles | فالجميع لديهم أقارب بعيدون ناقصون |
herkes seni hapsetmeye çalışacak geleceğini falan düşünmen gerektiğini söyleyecek. | Open Subtitles | فالجميع يحاول حصارك يخبرونكَ بأن عليك أن تقلق بشأن مستقبلك |
Sahneye çıktığımda, bazılarınız düşünmüşsünüzdür, ''Ay, bizi bir şamata bekliyor desene, çünkü şişman insanların eğlenceli olduğunu herkes bilir.'' | TED | عندما ظهرت على المسرح قد يكون بعضكم فكر في نفسه سيكون هذا مثيرا للضحك فالجميع يعلم أن السمينين يجيدون الإضحاك |
Servetin hiçbirini devretmediler. Böylece herkes bu 3,50 dolarlık işlere sıkıştı ve bu bir felakete dönüştü. | TED | لم ينقلوا الثراء لأحد. فالجميع جلسوا في وظائفهم الصغيرة يتقاضون ٣.٥ دولار في الساعة، وأصبحت كارثة. |