Yazmaya başladım, yazdım ve yazdım. Sonunda 72 farklı veriyi birleştirdim, | TED | فبدأت أكتب و أكتب و أكتب، وفي النهاية، جمعت 72 معلومة. |
Yani, endüstriyle farklı yollarda bu tür karışık yeteneklerle deneyler yapmaya başladım. | TED | فبدأت أجرب في هذه الصناعة بطرق عدة و بهذا المزيج من الخبرات. |
O sırada ofise yeni taşındıklarını düşünerek etrafa bakınmaya başladım, ama kutu görmedim. | TED | فبدأت انظر باحثة عن صناديق نقل الاثاث، معتقدة انهم قد انتقلوا للتو الى هذا المكان، ولكنني لم اجد أياً منها. |
böylece polis yöresel kayıp ilanlarını, ulusal kayıp ilanlarını ve bağlantılı olabilecek kazaları araştırmaya başladı. | TED | فبدأت الشرطة البحث بين عداد المفقودين على الصعيد المحلي، والصعيد الوطني، والبحث عن حوادث قد تكون مرتبطة. |
böylece kendi kendime sormaya başladım Liderlerin elle tutulamayan şeylere değer vermesini nasıl sağlayabiliriz? | TED | فبدأت اتساءل كيف نجعل القادة يبدأون بتقدير ماهو غير ملموس؟ |
Hazırlamaya başladım herşey kara bir deliğe düşüyormuş gibi geliyordu ama şacımı karıştırmaya devam ettim. | TED | فبدأت الخلط وشعرت ان كل شيء يقع من يدي .. وبدأت تختلط الامور علي .. ولكني استمريت بذلك .. |
Mükemmel bir bienal oluşturmayı kararlaştırdım ve bunların hepsini... ...düşünüp liste yapmaya başladım. | TED | فبدأت أفكر وأدون واعتقدت أن أفكاري تصلح لإقامة بينالي كامل |
İşe mail yoluyla alanımdaki bütün profesörlere onların gözetimi altında çalışmayı talep ettiğimi ifade ederek başladım. | TED | فبدأت بمراسلة كل الأساتذة في منطقتي عبر البريد الإليكتروني .اطلب منهم أن أعمل تحت اشرافهم في مختبر |
Diğer konularda da deneyler yapmaya başladım. Örneğin telafuz bunlardan biri. | TED | فبدأت التجربة في مواضيع أخرى، و منها، مثالاً، النطق. |
Toplumun içinde yürümeye başladım ve gün boyunca dışarı çıkmadıklarını fark etmek için bilim adamı olmaya gerek yoktu. | TED | فبدأت بالتجول في أنحاء المجتمع، ولم يكن الأمر يتطلب أن تكون عالم فضاء لكي تدرك أن من أريدهم لم يخرجوا أثناء النهار. |
Şöyle düşünmeye başladım: Ya bu fon farkı erkekler ve kadınlar tarafından kurulan işletmeler arasındaki temel farklılıklardan kaynaklanmıyorsa? | TED | فبدأت بالتفكير: ماذا لو أن فجوة التمويل هذه لم تكن بسبب اختلافات أساسية في الشركات التي أُنشئت من قبل الرجال والنساء |
Ben de Paxil veya Seroxat diye bir ilaç almaya başladım. Farklı ülkelerde ismi farklı ama aynı ilaç. | TED | فبدأت أتناول دواءً يُسمى إما باكسيل أو سيروكسات، فهو نفس الدواء ولكن يختلف اسمه من بلد لآخر، |
Ve kendimi bu moleküler seviyede eğitmeye başladım. | TED | فبدأت بتعليم نفسي على هذا المستوى الجزيئي |
Bu yüzden bu oyunların bizi neyde iyi yaptıklarını düşünmeye başladım. | TED | فبدأت أفكر تجعل تلك الألعاب هؤلاء اللاعبين بارعين. |
Kendime şunu sormaya başladım: "Neden daha iyisini yapamadık?" | TED | فبدأت أن اسأل نفسي, لماذا لم نستطيع أن نفعل أكثر؟ |
böylece ben de en kolayından başladım dana rostosu, eski kitaplar, kesilmiş otlar.. ve Meksikalı Çiftlik Avlusu. | Open Subtitles | فبدأت أولا بالأسهل رائحة الشواء والكتب القديمة والنجيل و .. |
Mücadele ettim ve o diğer iki hemşireyi çağırdı, ...böylece üç hemşire beni yatağa çiviledi. | Open Subtitles | فبدأت بمعركة, لكنها نادت ممرضتين أخريتين, وعندها فثلاث ممرضات كنّ يمسكنني بشدة.. |
Birisi, ekonomik küçülme -- bu küçülme bizim hayatımızdaki eşyaların değerlerini düşünmemize yol açtı -- böylece onların gerçek ederleri ile değerlerini düşünmeye başladık. | TED | الأولى هي الركود لأن الركود جعلنا نعيد التفكير في علاقاتنا مع الأشياء المتعلقة بالقيمة في حياتنا فبدأت مواءمة القيمة مع التكلفة الحقيقية. |
Ama dedim ya ben takıntlıyım, duramadım ve bu yüzden yatakları kaldırıp onların yerine masaları ve rafları koyabileceğiniz değişiklikler yapmaya başladım, böylece aynı birim artık bir ofis ya da emniyetli bir depo olarak kullanılabilir. | TED | لكنني كثير الهوس، لذلك لم أستطع التوقف عند هذا الحد، فبدأت بتغيير الأِسّرة ، بحيث يمكنك أن تخرج الأسِرَّة و تدخل مكانها مكتبا أو رفوفا، فيصبح بالإمكان استعمال نفس الوحدة كمكتب أو وحدة تخزين. |
falan dediler. böylece öğretmenlik kariyerime, bizzat kendi okuduğum okulda başladım, aynı benim durumumda olan daha fazla çocuğu kurtarmak istiyordum. | TED | فبدأت مسيرتي المهنية في التدريس في نفس وذات المدرسة التي درست فيها، وحقاً كنت أريد محاولة مساعدة العديد من الأطفال الذين كانوا مثلي. |