Danny, küçük bir siyahi kızla küçük bir beyaz kız, ...birlikte at besliyorlarmış. | Open Subtitles | داني ، فتاة سوداء صغيرة و فتاة بيضاء صغيرة كانتا تداعبان الحصان معاً |
Zenci bir çocuk artı basketbol... Eşittir beyaz kız. | Open Subtitles | صبيّ أسود زائد كرة السلّة تساوي فتاة بيضاء |
beyaz bir kız gördünüz mü? Adı Dahlia veya Delila. " D" ile başlıyor. | Open Subtitles | هل رأيتم فتاة بيضاء تسمى دهليا أو دليلا يبدأ إسمها الأول بحرف الدال |
Melanie adında beyaz bir kız. Ordell'n kız arkadaşı. | Open Subtitles | فتاة بيضاء أسمها ميلاني صديقة أخرى لأورديل |
Beyaz bir kızın zenci bir temizlikçiden önce ele verildiği günü göreceğimi hiç sanmazdım. | Open Subtitles | تباً, لم افكر باليوم الذي ستسرق به فتاة بيضاء شيئاً قبل ان تسرقه مدبرة المنزل |
Beyaz kadınlara saldırıdan 9 kişi tutuklandı! | Open Subtitles | إعتقال تسعة أشخاص لاعتدائهم على فتاة بيضاء ! |
Üzgünüm, ama uyuşturucu işinde ikinci bir beyaz kıza eğitim veremem. | Open Subtitles | آسفة ، لن أعطي فتاة بيضاء أخرى معلومات عن مجال المخدرات |
Eminim harikadır. Çünkü haklarından mahrum kalmış bir göçmenin hizmet ettiği şımarık beyaz bir kıza yalan söylemek için hiçbir nedeni yok. | Open Subtitles | أنا متأكدة بأنها جيدة لأن المهاجرين المحرومين من حقوقهم والذين يخدمون فتاة بيضاء مدللّة لن يكذبوا عليكِ |
Benden önce hiç beyaz bir kızla yattın mı? | Open Subtitles | هل سبق أن نمت مع فتاة بيضاء قبلي؟ |
Birinin evine izinsiz gireceksen yanında beyaz bir piliç olması her zaman daha iyidir. | Open Subtitles | عندما تقتحم منزل أحد يفضل أن تكون معك فتاة بيضاء |
Biliyorsunuz,ne zaman sevimli bir beyaz kız ölse tüm Amerika bundan müteessir olur. | Open Subtitles | كما تعلمين مثل ما تذهل أمريكا كلها كلما تموت فتاة بيضاء لطيفة |
Ancak hayattaki en büyük mücadelesi latte mi yoksa cappucino mu alması olan bir diğer cici sarışın beyaz kız olmandan şüpheliyim. | Open Subtitles | لكني قلقة أنك مجرد فتاة بيضاء شقراء جميلة التي أكبر كفاحها كان أن تشرب حليب بقهوة أو كابوتشينو. |
Çıktığım ilk beyaz kız bana bir sürü beyaz kız zırvası anlatmıştı. | Open Subtitles | اول فتاة بيضاء واعدتها, اخبرتني بمجموعة كاملة من امور "الفتاة البيضاء" المجنونة. |
Kendine beyaz bir kız arıyordu. | Open Subtitles | يخصص لك فتاة بيضاء عندما تذهب الى الباسيفك يالا شهامتة |
Kesinlikle. beyaz bir kız bulursan ne istersen yaptırırsın. | Open Subtitles | هذا صحيح لو جلبت فتاة بيضاء ستفعل بالضبط ما تريده منها |
Bir yerlerde beyaz bir kız kaybolmuştur kesin. | Open Subtitles | لابد وأن هنالك فتاة بيضاء مفقودة في مكان ما |
Tabii canım, arabada Beyaz bir kızın boynu kanıyor ve ben bu küçük kasabada zenci bir çocuğum sonuçta. | Open Subtitles | أجل، لأنه ليس بسبب كوني أسود في بلدة صغيرة برفقتي فتاة بيضاء تنزف في السيارة |
Hadi ama daha önce hiç Beyaz bir kızın dans ettiğini görmedin mi? | Open Subtitles | ألم تري فتاة بيضاء, ترقص من قبل؟ |
Mahalledeki şu beyaz kıza da bakın! | Open Subtitles | يا قوم، أنظروا فثمّة فتاة بيضاء في الحيّ. |
Gerçeği söylemek gerekirse, Russell beyaz bir kıza aşık olduğunu söylediğinde duvara yumruk atmak istedim. | Open Subtitles | لقول الحقيقة عندما أخبرني (راسل) أنه يحب فتاة بيضاء أردت أن أقوم بضرب الحائط |
Daha kötüsü. beyaz bir kızla çıktı. | Open Subtitles | أسوأ، لقد خرج من فتاة بيضاء |
-Ne oldu? Birinin evine izinsiz gireceksen yanında beyaz bir piliç olması her zaman daha iyidir. | Open Subtitles | -عندما تقتحم منزل أحد، يفضل أن يكون معك فتاة بيضاء |
İşte dört. Bak, birader sırıtarak beyaz kızla kampüste koşuyor. | Open Subtitles | إنظر إلى هذا الأخ إنه يركض مع فتاة بيضاء |
Kasaba dışından bir beyaz kızsın. Buraya ait değilsin! | Open Subtitles | أنت فتاة بيضاء لا تنتمين الى هذا المكان |
Bir akşam kulüpteydim, sonra ufak tefek bir beyaz hatunla tanıştım tamam mı? | Open Subtitles | في إحدى الليالي بالملهى إلتقيت فتاة بيضاء |