Son darbeyi indirmeden hemen önce zamanda bir geçit açtım ve onu kötülüğümün hakim olduğu bir geleceğe yolladım. | Open Subtitles | وقبل الضربة الأخيرة فتحت فجوة في الزمن و قذفته إلي المستقبل حيث يكون شري هو القانون |
Son darbeyi indirmeden hemen önce zamanda bir geçit açtım ve onu kötülüğümün hakim olduğu bir geleceğe yolladım. | Open Subtitles | وقبل الضربة الأخيرة فتحت فجوة في الزمن و قذفته إلي المستقبل حيث يكون شري هو القانون |
Son darbeyi indirmeden hemen önce zamanda bir geçit açtım ve onu kötülüğümün hakim olduğu bir geleceğe yolladım. | Open Subtitles | وقبل الضربة الأخيرة فتحت فجوة في الزمن و قذفته إلي المستقبل حيث يكون شري هو القانون |
Altı ayda, tuzlu su o ekranda bir delik açacaktır. | Open Subtitles | ست أشهر كأقصى تقدير، الماء المالح سيثقب فجوة في الشاشة |
bir delik Var Dünyada Kocaman Kara Bir Çukur Gibi | Open Subtitles | هناك فجوة في العالم تبدو و كأنها حفرة عميقة عظيمة |
Böylece sen bu tür taşlar için bir boşluk yap. | Open Subtitles | لذا اترك فجوة في مثل هذا النوعِ مِنْ البلاطِ |
Burada, eğitiminde bir açık olduğu için bulunuyorsun zekânda değil. | Open Subtitles | أنتِ هنا لوجود فجوة في تعليمك وليس في ذكائك |
Son darbeyi indirmeden hemen önce zamanda bir geçit açtım ve onu kötülüğümün hakim olduğu bir geleceğe yolladım. | Open Subtitles | وقبل الضربة الأخيرة فتحت فجوة في الزمن و قذفته إلي المستقبل حيث يكون شري هو القانون |
Son darbeyi indirmeden hemen önce zamanda bir geçit açtım ve onu kötülüğümün hakim olduğu bir geleceğe yolladım. | Open Subtitles | وقبل الضربة الأخيرة فتحت فجوة في الزمن و قذفته إلي المستقبل حيث يكون شري هو القانون |
Son darbeyi indirmeden hemen önce zamanda bir geçit açtım ve onu kötülüğümün hakim olduğu bir geleceğe yolladım. | Open Subtitles | وقبل الضربة الأخيرة فتحت فجوة في الزمن و قذفته إلي المستقبل حيث يكون شري هو القانون |
Son darbeyi indirmeden hemen önce zamanda bir geçit açtım ve onu kötülüğümün hakim olduğu bir geleceğe yolladım. | Open Subtitles | وقبل الضربة الأخيرة فتحت فجوة في الزمن و قذفته إلي المستقبل حيث يكون شري هو القانون |
Son darbeyi indirmeden hemen önce zamanda bir geçit açtım ve onu kötülüğümün hakim olduğu bir geleceğe yolladım. | Open Subtitles | وقبل الضربة الأخيرة فتحت فجوة في الزمن و قذفته إلي المستقبل حيث يكون شري هو القانون |
Son hamlesini yapmak üzereyken zamanda bir geçit açtım ve onu geleceğe yolladım. | Open Subtitles | وقبل الضربة الأخيرة فتحت فجوة في الزمن و قذفته إلي المستقبل |
Son vuruşunu yapmak üzereyken zamanda bir geçit açtım ve onu geleceğe yolladım. | Open Subtitles | وقبل الضربة الأخيرة فتحت فجوة في الزمن و قذفته إلي المستقبل |
bir delik Var Dünyada Kocaman Kara Bir Çukur Gibi | Open Subtitles | هناك فجوة في العالم تبدو و كأنها حفرة عميقة عظيمة |
Direk yüzeye doğru bir delik açacağım düz bir çizgide uçurabileceğimi varsayarak eğer. | Open Subtitles | سأفتح فجوة في سطح الأرض شرط أن تحلق في خط مستقيم |
Gerçekliğin yapısında bir delik bıraktı. Siz de şöyle düşündünüz: | Open Subtitles | لقد أحدثت فجوة في بنية الواقع وماذا تفعلون ؟ |
Hücremde bir delik olduğu için, koğuşlara alınmıştım. | Open Subtitles | نُقلت الى زنزانة عامة لأنّ هناك فجوة في زنزانتي |
Senden ayrı geçen her anımda kalbimde koca bir boşluk vardı. | Open Subtitles | لدي فجوة في قلبي هنا كل لحظة كنا بعيدين فيها. |
Tendonun bağlandığı kemiğin yakınında bir de boşluk buldum. | Open Subtitles | وجدتُ أيضاً فجوة في العظم القشري بالقرب من مكان إرتباط الوتر. |
Vefatı hayatlarımızda ve kalbimizde acısı ancak yaptığı iyi işleri ve yumuşak kalbini hatırlayarak dinebilecek bir boşluk bıraktı. | Open Subtitles | وفاته تركت فجوة في حياتنا وقلوبنا والتي ستهون فقط بتذكر |
Son savunmamızda bir açık olduğunu düşünüyorlar. | Open Subtitles | لأنهم يعتقدون أن هناك فجوة في دفاعنا الأخير |