ويكيبيديا

    "فرصة بأن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • şansı
        
    • inmesi mümkün
        
    • olma ihtimali
        
    • için bir şans
        
    • şansımız
        
    Hong Kong'da ailenin her şeye yeniden başlama şansı var. Open Subtitles في هونغ كونغ لدى العائلة فرصة بأن تبدأ من جيد
    Biliyorsun, bu Robin gibi bir kadınla evlenebilmemin tek şansı. Open Subtitles اتعرفي هناك فرصة بأن روبن هي المرأة التي سأتزوجها
    Hepimizin oraya bu gece inmesi mümkün değil. Open Subtitles لا توجد فرصة بأن نختبيء جميعاً به الليلة
    Sence bunun gerçekten olma ihtimali var mı? Open Subtitles أتعتقدين بأن هناك فرصة بأن هذا قد يحدث حقاً؟
    Eğer ablamın hayatta olması için bir şans varsa, onu bulacağım. Open Subtitles إن كانَ هناك فرصة بأن تكون أختي حية فسوفَ أعثر عليها
    Acele etme şansımız var mı? Cubs maçına biletim var. Open Subtitles هل توجد فرصة بأن نسرع قليلا هنا لدي تذاكر مباراة بيسبول
    Bak, tek yaptığım sana bir gelecek vermek... Normal bir yaşam şansı. Open Subtitles انظر، كل ما فعلته هو الاتاحة لك في المستقبل فرصة بأن تعيش حياة طبيعية
    Önceki gün için teşekkür etme şansı bulamadım. Open Subtitles لم تكن لديّ فرصة بأن أشكرك على ذلك اليوم
    Sanmıyorum ama ağrı kalıcı olursa bir şansı daha olmayabilir ve miyokart enfarktüse dönüşebilir. Open Subtitles لا نستطيع أن نحكم أنه بالخارج إذا إستمر الألم هناك فرصة بأن يكون إنسداد بعضلة القلب
    Don Todd'ın biyonik olma şansı var mı? Belki de. Open Subtitles هل هناك أي فرصة بأن يكون دون تود آلي ؟
    Başkanın seni affetme şansı her zaman var. Open Subtitles توجد هناك فرصة بأن يصدر الرئيس عفوا عنك
    Bir turneye çıkma şansı geçti elime, ama şehirden son ayrıIdığımda neredeyse Chase'i kaybediyordum. Open Subtitles لدي فرصة بأن أذهب في رحلة غنائية لكن في آخر مرة رحلت فيها عن المدينة "كنتُ على وشك أن أضيع "تشايس
    Hepimizin oraya bu gece inmesi mümkün değil. Jack? Open Subtitles لا توجد فرصة بأن نختبيء جميعاً به الليلة
    Grady'nin sürgülü silahlı katil ile bir bağlantısı olma ihtimali var. Open Subtitles هناك فرصة بأن جرادي لديه عمل مع قاتل بندقية الترباس
    Benden olma ihtimali varsa bunu daha önce söylemeliydin. Open Subtitles لو كان هنالك فرصة بأن يكون ذلك الفتى ، طفلي كان عليّك إخباري عنه
    Bu zor, çünkü Gary çok harika biri. Ama şimdi babamın gerçekten yetenekli olma ihtimali var. Open Subtitles أنا أعني ليس أن جاري ليس رائعاً لكن الآن هناك فرصة بأن يكون والدي يملك موهبة حقيقية
    Bu bize seni şüpheli listesinden çıkartmak için bir şans verir. Open Subtitles ممتاز ، هذه سوف تعطينا فرصة بأن نستبعدك من المشتبه بهم
    Bu kısım bana kızların karakterini tanımak için bir şans veriyor. Open Subtitles يعطيني فرصة بأن أعرف أكثر عن شخصية الفتاة
    Sence Kuzen Robert'ın radyo alması için bir şans var mı? Open Subtitles أتعتقدين أن هناك فرصة بأن يسمح العم (روبرت) بإحضار لاسلكي؟
    Karısının katilini bulmak için dışarı çıkarsak, hâlâ hayattaysa Curtin'in kendiliğinden teslim olması için iyi bir şansımız olur. Open Subtitles لو كنا واضحين لوجدنا قاتل زوجته هناك فرصة بأن يسلم كورتين نفسه إن كان ما يزال حيا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد