| Deniz'e kitap almışsın bugün, teşekkür ederim. | Open Subtitles | سمعت بأنك اشتريت قصصا لدينيز اليوم فشكرا لك |
| Sınavın ortasındayız ve üstelik rakibiniziz de, teşekkür ederim. | Open Subtitles | اننا في وسط اختبارات الشونين ونحن ضد بعض فشكرا |
| Güzel göründüğümü sanmıştım.teşekkür ederim. | Open Subtitles | إذا كان اعتقادك إني أبدو جميلة فشكرا لك |
| Sizinle vedalaşamadan ayrılacağım için üzgündüm, teşekkürler. | Open Subtitles | كنت سأحزن إن غادرتُ دون أن أتلقى وداعك، فشكرا لك |
| Hayır, ayağına basar seni incitirim. Yine de teşekkürler. | Open Subtitles | لا، فسأخطو على قدميك، و قد أؤذيكي لذا فشكرا على دعوتك. |
| Eğer sen ödediysen, teşekkür ederim. | Open Subtitles | اذا كنت دفعت فعلا ثمن الجنازه فشكرا لك |
| Sana gelince... hediye için teşekkür ederim. | Open Subtitles | أما أنتِ فشكرا على الهدية |
| Bunu fark etmeme yardım ettiğin için teşekkür ederim. | Open Subtitles | فشكرا لك لجعلي ارى ذلك |
| Katılımınız için teşekkür ederim. | Open Subtitles | فشكرا لحضوركم |
| Bu yüzden teşekkür ederim. | Open Subtitles | لذلك فشكرا لك |
| Tamam. Sen nasıl diyorsan. teşekkürler. | Open Subtitles | حسنا، جيد، كيفما كانت نواياك فشكرا لك. |
| Ve o söylediğinde kompliman varsa, o zaman teşekkürler. | Open Subtitles | وإذا كانت كمجاملة أيضا، فشكرا لك |
| (Alkış) Chris Anderson: Gördüğüm gerçekten sensen, çok teşekkürler. | TED | (تصفيق) كريس أندرسون: إذا كنت انت حقيقة هناك.. فشكرا لك |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 