| Gerçekten istediğin buysa, onu yeniden elde etmen için bir yol biliyorum. | Open Subtitles | اذا كان هذا فعلاً ما تريد اذاً لدي لك طريقة ستساعدك على استرجاعها |
| Çok nazik görünüyor fakat Gerçekten onda, bende olmayan ne var? | Open Subtitles | أتعلمين , يبدو لطيفاً للغاية لكن فعلاً ما الذي يملكه و لا أملكه أنا ؟ |
| Naomi, Gerçekten çok sağol. Bu tam ihtiyacım olan şeydi. | Open Subtitles | نايومي ، شكراً لك هذا فعلاً ما كنت أحتاجه |
| Eğer Gerçekten de TGS'in işi bittiyse, benim yedek planım ne? | Open Subtitles | لو أن البرنامج سيتوقف فعلاً. ما هي خطتي الاحتياطية؟ |
| Bak, endişelenmen çok hoş ama Gerçekten, yapabileceğin en büyük yardım işime karışmamaktır. | Open Subtitles | إنظري، أنا أقدر إهتمامك بي و لكن فعلاً ما يمكنك فعله لمساعدتي هو أن تبقي بعيدة عن أموري الخاصة |
| Bu eve yaptıkların Gerçekten hoşuma gitti. | Open Subtitles | أنا أحببت فعلاً ما قد فعلته .في هذا المنزل |
| Valla o masada oturmayı Gerçekten bilecek birisi aklıma gelmiyor. | Open Subtitles | حسناً ، إنه من المضني أن تتوصلوا إلى أي شخص أفضل من رجلِ يعلم فعلاً ما معنى أن تجلس على هذا الكرسي |
| Eğer Gerçekten inandığın buysa, neden bunu sadece sen söylüyorsun? | Open Subtitles | إن كان هذا فعلاً ما تصدقه لم تُفصح عن ذلك الآن؟ |
| Sonra diğerleri var: bunların elitler için olduğunu, hatta yazıldığını söyleyenler. Bir anlam ifade etmediğini ve Gerçekten insanların günlük hayatlarında olanları yansıtmadığını. | TED | ومن ثم هناك آخرون، اللذين يقولون أن هذه الإحصائيات نخبوية، أو ربما تكون مزورة؛ فهم غير منطقيون ولا يعكسون فعلاً ما يحدث في حياة الناس اليومية. |
| Bunu benim için yaptığına Gerçekten minnettarım. | Open Subtitles | أنني اقدر فعلاً ما فعلته لأجلي |
| Ehh, eğer istediğin Gerçekten buysa.. | Open Subtitles | حسناً، اذا كان هذا فعلاً ما تريد |
| Gerçekten şu an yapmak istediğiniz şey bu mu? | Open Subtitles | هل هذا هو فعلاً ما تحتاج الى فعله الآن؟ |
| Gerçekten de geleceğin neler getireceğini bilmeden... | Open Subtitles | "دون أن يعرفوا فعلاً ما الذي يخبّئه المستقبل؟" |
| Gerçekten bunu bilmiyor olmalıyım. | Open Subtitles | أنا فعلاً ما كان يجب ان أعلم بهذا |
| Gerçekten bu şeyin ne istediğini çözmek istiyorum. | Open Subtitles | لا يمكنني القيام بذلك، أريد أن أعرف فعلاً ما الذي يريده هذا الشئ، لكن... |
| Sen Gerçekten de bunu yaparak mı geçiniyorsun? | Open Subtitles | أهذا فعلاً ما تفعلينه لكسب الرزق؟ |
| Burada ne yaptığımı Gerçekten bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف فعلاً ما الذي أفعله هنا. |
| Onun Gerçekten sorunun ne olduğunu anlamadı. | Open Subtitles | لم يفهم فعلاً ما يهمها |
| Gerçekten istediği bu muydu? | Open Subtitles | هل هذا فعلاً ما تريده؟ |
| Yapmaya çalıştığın Gerçekten bu mu? | Open Subtitles | هل هذا فعلاً ما تبحث عنه؟ |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 