Tüm bu kehanet şeyinin ağırlığını omuzlarımdan attığım için mutluyum. | Open Subtitles | إنّي فقط سعيد لنفض عبئ النبوءة عن منكبيّ. |
En başından itibaren bunu istediğimiz gibi yaptığımız için mutluyum. | Open Subtitles | انا فقط سعيد بأننا فعلنا ذلك فقط منذ اِلبدايه منذ اِن اردنا فعل ذلك |
Nihayet kendi işim olduğu için mutluyum. | Open Subtitles | أنني فقط سعيد لأدير العرض الخاص بيّ لمرة واحدة. |
Ben çok mutluyum. | Open Subtitles | اومالى انا لا اعرف .. لكننى فقط سعيد جدا |
Sana yardım edebildiğim için çok mutluyum. | Open Subtitles | أنني فقط سعيد بأني كنت قادر على مساعدتك كثيراً |
"Şu an konuşmadığımızı biliyorum. "Ama şunu bilmeni isterim ki başına bir şey gelmemesine çok sevindim." | Open Subtitles | أعرفأننالا نتحدثالأن أردتك ان تعرفي فقط سعيد أنكِ بخير |
Arkadaşlarıma yeniden sahip olduğum için mutluyum. | Open Subtitles | أنا فقط سعيد. فقط سعيد لإستعادة رفاقي مجدداً. |
Anında işe almış. Burada olduğum için mutluyum. | Open Subtitles | ـ إنه يوظف بالفور ـ أنا فقط سعيد لتواجدي هنا |
Cevaplayabildiğim için mutluyum. | Open Subtitles | لا، شكراً لك أنا فقط سعيد لأنني تمكنت من الرد |
Buna binebilecek kadar uzun olduğum için mutluyum sadece. | Open Subtitles | أنا فقط سعيد بأني طويل بما فيه الكفاية لأركبها. يا روزا. |
Bugün işleri berbat etmediğin için mutluyum. | Open Subtitles | أنا فقط سعيد أنك لم تفشل اليوم حتى الآن |
Şükredecek bir şey olduğu için mutluyum. | Open Subtitles | أنا فقط سعيد لأن هناك شيء شاكرة لحدوثه |
- Sadece yaşadığım için mutluyum. | Open Subtitles | -هل تمانع في أن أستعيرها منك ؟ -أنا فقط سعيد ببقائي علي قيد الحياة |
Her şey ortaya çıktığı ve paranın galeriyi kurtararak tam vaktinde açılmasına yardımcı olduğun için çok mutluyum. | Open Subtitles | انا فقط سعيد لان كل شئ اصبح لدي علم به وانت لديكَ المال لانقاذ المعرض في وقت الافتتاح الليله |
- Gel bakalım cesur adam. İyi olduğun için çok mutluyum. - Seni seviyorum. | Open Subtitles | تعال هنا يارجلي الشجاع أنا فقط سعيد لكونك بخير |
Döndüğün için çok mutluyum ve bize gülümsemek için daha çok neden veriyorsun. | Open Subtitles | وأنا فقط سعيد جداً بعودتكِ، وإنّكِ تمنحينا أسباب كثيرة لكي نبتسم. |
Kendim için çok mutluyum. - Kendin için mi? | Open Subtitles | . أنا فقط سعيد للغاية من أجلى - من اجلك ؟ |
Onun bu önemli işinin bir parçası olmaktan çok mutluyum. | Open Subtitles | أنا فقط سعيد أن أكون جزء مهم من عمله. |
Evet, sizinle tanıştığım için çok mutluyum. | Open Subtitles | نعم , أنا فقط سعيد جداً برؤينكم |
Hayatta olduğuna çok sevindim. | Open Subtitles | انا فقط سعيد لانك على قيد الحياة |
- Seni gördüğüme çok sevindim. - Evet ben de. | Open Subtitles | أنا فقط سعيد لرؤيتك تعال أجل |