ويكيبيديا

    "فقط لم يكن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Sadece
        
    • değildi
        
    • yoktu
        
    Yapabildiğim hiç bir şey yoktu ...Sadece izledim. Karışmaya gücüm yetmiyordu. Open Subtitles لم أستطع فعل شيء، شاهدت فقط لم يكن لديّ القدرة لأتدخل
    Varşova'daki onca generalden Sadece üçünün mazereti yoktu. Open Subtitles و من كل الجنرلات في وارسو ثلاثة فقط لم يكن لديهم ذريعة لليلة الجريمة
    Ben Sadece açıklayamam. Open Subtitles كان عليّ فعل هذا فقط لم يكن بوسعي التفسير
    Ne demek istiyorsun, "Burada değildi" demekle? Bunu bana söyleme. Open Subtitles ماذا تقصد بأنه فقط لم يكن هنا لا تقل لى هذا
    Oh, evet, şey, söylüyordum, ama, aa, bilirsin... zamanlama doğru değildi. Open Subtitles أو ، أجل ، حسنا ، كنت سأفعل لكن ، أممم ، أنا الوقت فقط لم يكن مناسبا
    Sadece tek bir şey yanlış gidiyor, yüz tane şey doğru gidiyor. Open Subtitles شىءً واحداً فقط لم يكن على مايرام, يقابله مئات الأشياء الأخرى التى تمت بطريقة صحيحة.
    Ailem avukat olmamı istiyordu. Sadece,o bana göre değil. Open Subtitles أبويّ أرادوني ان أكون محاميه انه فقط لم يكن لي
    İlaç Sadece karaborsada vardı ve ailemin yeterli parası yoktu. Open Subtitles المكان الوحيد الذكان كان من الممكن أن تحصل به على العلاج هو السوق السوداء ووالدي فقط لم يكن ما يكفي من النقود
    Ama herkesin bildiği gibi, Sadece Orcca konuştuğu için... ne dediğin hakkında hiçbir fikri yoktu. Open Subtitles لكن كما يعلم كل شخص أنه يتحدث بلغة الأورك فقط لم يكن عنده أي فكرة عن ما تقوليه له
    Bence kapı bu. Sadece onu açmasını bilmiyordu. Open Subtitles وأعتقد أن هذا هو الباب إنه فقط لم يكن يعرف كيفية فتحه
    Sadece bir süredir böyle bir şeye dikkat etmem yasaktı ama artık serbestim. Open Subtitles أنا فقط لم يكن مسموح لي بملاحظة . . مثل هذه الأشياء منذ فترة و
    Dün geceki faaliyet Sadece üst düzey konuklar içindi. O burada değildi. Open Subtitles منافع ليلة أمس كانت للقائمة الأولى فقط , لم يكن هنا
    Yarışa hazırdı. Çarpışan arabalar oynamaya hazır değildi. Open Subtitles كان مستعداً للسباق, هو فقط لم يكن مستعدً للعبة سيارات التصادم
    Çünkü annemi bir sonraki Carole king olmayı denerken gördüm, ve bu hiçte hoş değildi. Open Subtitles لأنني رأيت أمي تحاول أن تصبح كارول التالية وهذا فقط لم يكن جميلا
    Ama amacım Sadece filmi almak değildi efendim. Open Subtitles لكن الحصول على الفيلم فقط لم يكن هدفي يا سيّدي
    Baş Müdür Yardımcısı ile umduğum bir tanışma değildi. Open Subtitles حسنا، انها فقط لم يكن مقدمة لمساعد المدير التنفيذي أن تمنيت ل.
    Simultane olarak etkileşim içinde olan beyinlere bakabilecek cihazlarımız yoktu. TED فقط لم يكن لدينا الأدوات اللازمة لإلقاء نظرة على العقول المتفاعلة في نفس الوقت.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد