Kasabada tonlarca silahınız var huh, Yüzbaşı? | Open Subtitles | ألديكم الكثير من القوى النيرانيه فى البلده , كابتن ؟ |
Kasabada seninki kadar güzel bir sürü bahçe var. | Open Subtitles | فى البلده حدائق اخرى تضاهى حديقتك جمالا , دعك من ذلك |
Kasabada seninki kadar güzel bir sürü bahçe var. | Open Subtitles | فى البلده حدائق اخرى تضاهى حديقتك جمالا , دعك من ذلك |
Onu dinleme. Kasabadaki rahipten duyduğu bir efsane bu sadece. | Open Subtitles | لا تستمع له ، إنها اسطورة لقد عرفها من الكاهن فى البلده |
-Komşu Kasabadaki manastırın Baş Rahibesinden oldukça ilginç bir haber aldık. | Open Subtitles | لدينا معلومات مثيره من رئيسة راهبات المدرسه فى البلده المجاوره |
Sonra Kasabaya iki koldan girer ve gerekirse kasabayı top ateşine tutarız. | Open Subtitles | بعدها يمكننا ان نهاجمهم من كلا الجانبين ويكون لدينا قاعده للنيران هنا فى البلده , لو احتجنا لذلك |
Bu kentteki tek silahlı adam sen değilsin, Frank. | Open Subtitles | انت لست الرجل الوحيد فى البلده الذى يحمل مسدسا |
Kasabada oyun oynayacak başka küçük kızların da olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | أتعرفين أن هناك الكثير من الفتيات الصغيرات فى البلده كى تقومى باللعب معهم أيضاً؟ |
Görünüşe göre Kasabada oğlunu arayan bir NTAC Ajanı varmış. | Open Subtitles | يبدو ان هناك عميل دفاع وطنى فى البلده يبحث عن ابنه |
Kasabada açık dükkân olmalı. | Open Subtitles | لابد أن هناك مكاناً مازال مفتوحاً فى البلده |
Diğer Kasabada tren istasyonu var. | Open Subtitles | هنالك محطة قطار فى البلده القادمة |
Shaw, Kasabada ateş etmek yok. | Open Subtitles | شو ممنوع الصيد فى البلده |
Wes, yeğeninin Kasabada yeni olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | انا اعرف يا(ويس) ان ابن اختك مازال جديدا فى البلده |
Ona rastlayacağımı sanmıyordum. Bu şekilde değil. Kasabadaki ilk haftamda değil. | Open Subtitles | لم أكن أتوقع أن أميل إليها ليس بتلك الطريقه, ليس فى أول أسبوع لى فى البلده |
Kasabadaki cumartesi geceleride öylesin. | Open Subtitles | ليالى السبت فى البلده , انت غير مبالى |
Kasabadaki son oda benim elimde. | Open Subtitles | لقد حصلت على الغرفه الاخيره فى البلده |
Neredeyse Kasabadaki herkesle konuştum. | Open Subtitles | انا تحدثت الى كل شخص فى البلده |
Kasabaya gelirken takmamanızı en bastan rica ettik. | Open Subtitles | نطلب منكم عدم ارتداء حافظات المسدسات فى البلده. |
Kasabaya girip çıkman esnasında güvenliğini garanti ediyorum. | Open Subtitles | انا اضمن لك سلامتك فى البلده و العوده |
Bu kentteki tek silahlı adam sen değilsin, Frank. | Open Subtitles | انت لست الرجل الوحيد فى البلده الذى يحمل مسدسا |