ويكيبيديا

    "فى ضوء" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ışığında
        
    • Gündüz
        
    Ay ışığında süzülüp yatağıma yanaşan o korkunç beyaz figür de nesi? Open Subtitles ماهذا الشكل الابيض المريع الذى يسبح فى ضوء القمر؟ ومرسوم بجانب سريرى؟
    Gün ışığında görülebilecek kadar parlak olabilmesi için bu jeneratörler bir milyon kilovat elektrik üretebilir. TED يمكنها أن تنتج حوالى مليون كيلو وات، من أجل أن تكون مشرقة بما فيه الكفاية لتكون مرئية فى ضوء النهار.
    Hazır olduğum zaman çıkacağım. Asla gün ışığında olmaz. Open Subtitles سأخرج عندما أكون مستعدة و ليس أبدا فى ضوء الشمس
    Tom, bu iş gün ışığında yapılacaksa, çok çabuk yapılması gerek. Open Subtitles توم اذا سنفعلها فى ضوء النهار يجب ان تكون سريعا
    Neden kurallarıma karşı gelip Gündüz geldin? Open Subtitles لماذا لا تطيع أوامرى الصارمة وتجئ فى ضوء الشمس ؟
    - Bak -- - Hayır, dinle : Bugünkü gelişmelerin ışığında planlarımı yeniden gözden geçirdim. Open Subtitles أنا سأقوم بإعادة ضبط جدولى فى ضوء نكسة اليوم
    Bugünkü gelişmelerin ışığında planlarımı yeniden gözden geçirdim. Open Subtitles أنا سأقوم بإعادة ضبط جدولى فى ضوء نكسة اليوم
    Güneş ışığında oturuyorsun, değişmemiş olmalısın. Open Subtitles أنتَ فى ضوء الشمس يبدوا أنكِ لن تتحولى بعد
    O zaman biz de kestirme olmayan yoldan gitmeliyiz. Gün ışığında ve yer altından olmayan. Open Subtitles لا، لا، لا، سنأخذ الطريق الغير المباشرة فى ضوء النهار وليس الأنفاق
    Son saatlerin ışığında, bunu tutarsız bulurdum. Open Subtitles فى ضوء هذة الساعات الماضية أنا أجد أن هذا متناقض
    Efendim, bu bilgiler ışığında, Mackey'in timine harekat emri vermek için, kararınızı tekrar gözden geçirmeliyiz. Open Subtitles فى ضوء هذا ياسيدى علينا ان نراجع قرارك بشأن لنعطى فريق ماكى الانطلاق
    Derler ki denizkızları ay ışığında ortaya çıkarmış. Tanıştığımız ilk andan itibaren aramızda bir şeyler olacağını biliyordum. Open Subtitles لقد سمعت أن الحوريات تظهر فى ضوء القمر من اللحظة التى التقينا فيها
    Sayın Yargıç, sabit diski kanıt olarak saymamanız ışığında savunma tarafı olarak bu duruşmanın sınırlarının belirlenmesini istiyoruz. Open Subtitles جلالتك , فى ضوء حكمك باستبعاد القرص الدفاع يطالب بتحديد مجال جلسة الاستماع.
    Bunu söylediğim için üzgünüm devam eden soruşturmanın bilgileri ışığında hukuk departmanı sezonun geri kalanı boyunca bizi kapatmayı kararlaştırdı. Open Subtitles انا اسفة لأخبارى لكم بذلك فى ضوء التحقيق الجارى الجهة القانونية قررت ايقافنا
    - Ay ışığında burası çok güzel. Open Subtitles أتعلمين أن الجو لطيف هنا بالخارج فى ضوء القمر
    Seni göreceğim, ay ışığında parlak görünen güzel ve soluk yüzünü göreceğim. Open Subtitles ايتها الوجه الجميل يا من تبدين مشعة فى ضوء القمر
    Bütün bu kanıtların ışığında ve adalet adına bundan başka bir seçeneği düşüneceğiniz ihtimalini bile vermiyorum. Open Subtitles لا أستطيع أن أصدق ... انه فى ضوء كل هذه الأدلة ... وبأسم العدالة انكم سوف تفكرون فى اى بديل اخر
    Çünkü bu tür kanıtlar gerçeklerin ışığında var olamazlar. Open Subtitles لأن هذا الدليل غير موجود فى ضوء الحقيقة
    Güneş ışığında parlamaya başladı. Open Subtitles فوق فى ضوء الشمس ، يبدأ باللمعان
    Gelmezsen Gündüz vakti eve gitmek zorunda kalacaksın. Open Subtitles الا لو كنت تفضل الذهاب فى ضوء النهار الى بيتك
    Onu Gündüz bara giderken görebilirdin altın vücut, şey gibi hayat daha güzel olamazdı ve olmadı. Open Subtitles تريد أن تراها وهى خلف البار فى ضوء الشمس ذلك الجسم الذهبى.. لا يمكن أن ترى بالحياة أجمل من ذلك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد