ويكيبيديا

    "فى غرفة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • odasında
        
    • odada
        
    • odasına
        
    • odasındaki
        
    • salonunda
        
    • odası
        
    • odasından
        
    • bir odaya
        
    • odasını
        
    • serviste
        
    Kızkardeşim arkadaki yatak odasında öldü ve o öyleydi, pis bir sır. Open Subtitles اختى ماتت فى غرفة النوم الخلفي و هذا ما كانت عليه سر
    Greg, Debbie'nin odasında kalacak. Ve o da seninle uyuyacak. Open Subtitles جريج سيمكث فى غرفة ديبى و هى ستنام معك الليلة
    Dün gece o bluzu yıkamaya indiğimde sanırım ütü odasında onu gördüm. Open Subtitles تعرفين عندما نزلت لأغسل ذلك القميص أعتقد أنى رأيته فى غرفة الكي
    Haftalar boyu aynı odada kalıp, birbirimizi görmememizi mi bekliyorsunuz? Open Subtitles تتوقعين منا أن نعيش فى غرفة واحدة إسبوع بعد إسبوع
    - Bütün gün karısının yatak odasına niye hiç gitmedi? Open Subtitles لماذا لم يتواجد فى غرفة نوم زوجتة طوال اليوم ؟
    Ben biraz önce onun gerdanlığını Bay Rinditch'in odasındaki çöp kutusunda gördüm. Open Subtitles لقد رأيت ربطة عنقه للتو فى سلة المهملات فى غرفة السيد رينديتش
    Hapishanede ya da Orta Çağ'a ait bir işkence odasında değiller. Open Subtitles هم لَيسوا في السجنِ أَو فى غرفة تعذيبِ من القرون الوسطى.
    Sandık odasında ıslak bir halat bulduğumda teorim doğrulanmış oldu. Open Subtitles تم تأكيد نظريتى عندما وجدت حبل مبلل فى غرفة المعدات.
    - Tabii. Ben limonata doldururken neden oturma odasında beklemiyorsun? Open Subtitles لما لا تنتظر فى غرفة المعيشة، وسأصب لنا عصير الليمون؟
    Yatak odasında bayağı garip seks oyuncakları var, yatak ise karman çorman. Open Subtitles هناك عدة دمى جنسية مثيرة فى غرفة النوم، والفراش في حالة فوضى.
    Tamam, tamam, yer belirleyicisinde en son fırın kalorifer odasında görülmüş. Open Subtitles حسنا، لقد رصدت أجهزة الاستشعار موقعة فى غرفة التحكم فى الفرن.
    Ziyaretçi odasında istediğiniz kadar kalın Bayan Crosbie. Open Subtitles أبقى فى غرفة الزيارة كما شئت يا سيدة كروسبى
    -Çiçek odasında bir yığın yağmurluk var. Open Subtitles كلا , سأذهب لأحضر معطفى هناك كومة من المعاطف فى غرفة الزهور
    - Hayır, ama gidip bir manto alayım. - Çiçek odasında bir yığın yağmurluk var. Open Subtitles كلا , سأذهب لأحضر معطفى هناك كومة من المعاطف فى غرفة الزهور
    Ama bu benle dalga geçmeden ve soyunma odasında yalanlar düzmeden önceydi. Open Subtitles و لكن كان هذا قبل أن تبدئى فى السخرية منى و تقومين بمحاكاتى فى غرفة خلع الملابس
    Bahsettiğim şey; biçare, ayakkabısız, tuvaletsiz altı çocuk bir odada. Open Subtitles ستة أطفال فى غرفة بعد موسم البرد , أصبحنا أربعة
    Üç hafta içinde iki şirket aynı odada biraraya gelecek. Open Subtitles خلال ثلاثة أسابيع، كلا الشركتان سيعملان سويا فى غرفة واحدة.
    Bazen 30 ilâ 40 kişinin aynı odada yattığı olurdu. Open Subtitles فى بعض الأحيان كان ثلاثون أو اربعون شخص ينامون فى غرفة واحدة
    Bütün gün karısının yatak odasına niye hiç gitmedi? Open Subtitles لماذا لم يتواجد فى غرفة نوم زوجتة طوال اليوم ؟
    Tatlım bunları üst kata, oyun odasındaki çocuklara götürebilir misin? Open Subtitles حبيبى ،هل يمكنك أن تضع هذا فى غرفة الفديو للأطفال؟
    Tim kaptanlarına konferans salonunda benimle buluşup ve rapor vermelerini söyle. Open Subtitles إجعل قائدى الفرق يقابلونى فى غرفة الأجتماعات و يقدموا تقارير مهماتهم
    Buranın kimin odası olduğunu konusunda hiç şüphe yok, değil mi? Open Subtitles لا ريب فى غرفة منّ هذة أليس كذلك , يا سيدى ؟
    Soyunma odasından ayrılmamalılardı ve otobüslerine atlayıp havaalanına gitmelilerdi. Open Subtitles كان عليهم أن يبقوا فى غرفة تغيير الملابس و ركبوا هذا الباص و ذهبوا للمطار
    Bizi buraya getirdiklerinde, bir odaya üç aile koydular. Open Subtitles عندما أتوا بنا إلى الحى وضعوا كل ثلاث عائلات مع اطفالهم فى غرفة واحدة
    Önce oturma odasını bitirmiştik, değil mi? Open Subtitles فى البداية انتهى العمل فى غرفة المعيشة ثم اتّضح أنه لم ينته
    Bir hemşire çocuğu acil serviste görmüş. Open Subtitles الممرضة رصدت الفتى للتو فى غرفة الطوارىء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد