Baba, bu gece araba yerine bir otelde uyuyabilir miyiz? | Open Subtitles | أبى هل نستطيع النوم فى فندق اليوم، بدلا من السيارة |
Biliyorum bir otelde yaşamak garip ama bir şekilde bana evim | Open Subtitles | من الصعب العيش فى فندق لكنى أشعر فيه وكأنى فى منزلى |
Şehir merkezinde bir Otel yandı, 211 kişi öldü, kurtulan olmadı. | Open Subtitles | حريق فى فندق بنتصف المدينة مات 211 و لا يوجد ناجون |
G amcanın yarın öğleden sonra Carlton Otel'de büyük bir toplantıya gideceğini biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعلم أن عمى ذاهب لإجتماع كبير غداً بعد الظهيرة فى فندق كارلتون |
Wiley'nin Oteli'nde. Ringo çıkıp geldi. Kate de onunla kalıyor. | Open Subtitles | فى فندق وايلى جاء رينجو إلى البلدة و ذهبت كيت إليه |
Ona güzel elbiseler al. Büyük bir otele gidin. | Open Subtitles | وإشتر لها ملابس جميلة وإحجز فى فندق كبير |
Kendisi şu an Bonaventure otelinde. Buradan uzak değil. | Open Subtitles | إنها الأن فى فندق بونافتور وهو ليس بعيدا عن هنا |
Ben belki senin Adelon Hotel'de kalman için bir şeyler yapabilirim. | Open Subtitles | ربما امكننى ان افعل لك شئ فى فندق اديلون |
Şimdiden arkanda yedi cesetle... dinamitlenmiş bir otelde bunu bana mı soruyorsun? | Open Subtitles | تسألنى ذلك فى فندق منفجر مع سبعة رجال موتى في سجلك للآن ؟ |
Sizin Avrupa yakasında bir otelde konaklamanızı tercih ettik. | Open Subtitles | آمل أننا فعلنا الشئ المناسب فى حجز مكان لك فى فندق على الجانب الأوروبى ذلك أفضل من الجانب الأسيوى |
Fakat dün gece Bay Oldacre ile işimiz gece geç saate kadar sürdü ve Norwood'da bir otelde kaldım. | Open Subtitles | ولكن ,الليلة الماضية كان عندى اعمال متأخرة مع السيد اولدكار, ونزلت فى فندق فى نوروود. |
Bu sefer bize güzel bir otelde oda vermediler. | Open Subtitles | هذه المرة لم يعطونا غرف بل أقمنا فى فندق فخم |
Hey, bilirsin, Büyük Kanal yakınlarında bir otelde kalıyorum. | Open Subtitles | هل تعرف ، انا اعيش فى فندق قرب القنال الرئيسى |
Benimle temasa geçmek isterseniz, Otel Belvedere'de... 635 numaralı odada kalıyorum. | Open Subtitles | لو اردت الأتصال بى , فانا فى فندق بلفيدير غرفة 635 به |
Gayoso Otel'in penceresinden bir sarhoş dışarı sarkıp şöyle bağırdı: | Open Subtitles | هذا حقيقى ، أحد الثمالى فى فندق جايوسو نظر عليها من النافذة و قال |
Gayoso Otel'in penceresinden bir sarhoş dışarı sarkıp şöyle bağırdı: | Open Subtitles | هذا حقيقى ، أحد الثمالى فى فندق جايوسو نظر عليها من النافذة و قال |
Onu Ritz Oteli'nde yarı çıplak ve uyuşturucu almış bir şekilde buldular. | Open Subtitles | لقد وجدوها فى فندق " ريتز" نصف عارية على الفراش و مخدرة |
Claridge Oteli'nde yaşayıp kortejle dolaşabilirim... düşeslere dilediğim gibi el sallayabilirim... yeni hayatıma çabuk alışırım iyi günler Yargıç Bey! | Open Subtitles | سيكون لدى جناح فى فندق و لدى عربة تجرها الخيول واشير لكل الدوقات بكل مودة وحينها بمركزى الجديد صباح الخير ايها القاضى |
Bahsettiğiniz hanımefendi ve beyefendi Plaza Athena Oteli'nde, 209-21 1 numaralı süitte kalıyorlar. | Open Subtitles | السيدة والرجل الذى حدثتنى عنهما انهم ينزلون فى فندق" بلازا اثينا جناح 211-209 |
Her şeyi içine atıp durman silahla bir otele gitmenle sonuçlandı. | Open Subtitles | الاحتفاظ بالاشياء بداخلك هو كيف انتهى بكى الحال فى فندق مع مسدس |
Çünkü eğer dönemezsem beni birinci sınıf bir otele yerleştirmek zorundasınız. Bu işler böyledir. Ben... | Open Subtitles | لأنه لو لم يكن الأمر كذلك،سيكون عليكم أن تحتجزونى فى فندق درجة أولى هكذا تسير الأمور.. |
Matthew berbat bir öğrenci otelinde kalıyor. Rue Malebranche. | Open Subtitles | . ماثيو يعيش فى فندق بشع للطلبة . رو موربلانش |
Renquist adına Marquis Hotel'de bir süitin var. | Open Subtitles | لديك جناح فى فندق ماركيز تحت أسم رينكويست |
Sen, pazartesi günü Bellucci' deydin. | Open Subtitles | كنتى فى فندق "بيلوتشى" يوم الإثنين ؟ |