"فيما بعد" - ترجمة من عربي إلى تركي

• sonra
• sonraki
• sonraya
• sonrası
• sonrasında
• sonradan

sonra oradan da bir kişiye sorarız. Şimdi kartları masaya bırakacağım.
وان كانت نفس المنطقة. سوف ننتقي من تلك الناحية فيما بعد.

Bu konuda ve olup bitenler üstüne ne düşündüğümü sonra söylerim sana.
وسأذكر لك رأيي به وفي هذا الزمان الذي نعيش فيه فيما بعد

Ama ondan sonra nereye gideceğinle ilgili bir şey demedim.
لكنني لم أقل آي شيء عن مكان ذهابك فيما بعد

Bu tamamen temel fizyolojik bir ilke. Bir sonraki adımımız kan damarlarının genişlemesine bakarak devam etmekti.
لذا ما قمنا به فيما بعد هو انتقلنا إلى النظر في توسيع الأوعية الدموية.

Bunu sonraya saklamak istiyorsunuz. Şimdi ne oynayalım?
ألا تريدون لعب هذه الآن ، سنوفرها فيما بعد ، ماذا سنلعب الآن ؟

- Şey, işte bir fikir. Siz bunu alın. Şimdi aç değilsiniz, bunu sonrası için saklayın.
لدي فكرة يمكنكما أن تتناولا هذا الآن أو فيما بعد

- Evet ama başka suçu yok ve 40 yıl ve iki çocuk sonrasında hala mutlu bir birliktelikleri var.
نعم ، و لكنه لم يرتكب مخالفة منذ أربعين سنة و أنجبوا طفلين فيما بعد . لا يزالون سعداء بزواجهم

Boğazına ok saplandığı an filmleri bana komik geliyor, sonra bir de ne göreyim, oka doğalgaz faturası bağlı.
فأنا أجد أفلامه مُضحكة كما يُضحكك لو اخترق سهمٌ رقبتك ثم تكتشف فيما بعد بأن فاتورة الغاز معلقةٌ به.

Daha sonra, biraz caz konuştuk ben de biraz çaldım.
فيما بعد تحدثنا عن موسيقى الجاز و عزفت بعضا منها

10,000 ve bir uçak bileti. Nereye olduğunu sonra söyleyeceğim.
عشرة الاف دولار وتذكرة سفر جوا وسأعلمك بوجهتي فيما بعد

David'in ölümünden kısa süre sonra saygısını göstermek için bıraktı.
لقد أوقف فيما بعد موت ديفيد، لدفع المستحقات التي عليه

Bak Şef, şu anda çok doluyum. Seni sonra ararım.
أنا مشغول للغاية الآن أيها القائد سأتصل بك فيما بعد

14 ay ve bir milyon dolar, sonra üzüm bağıma kavuştum.
لذا، 14 شهر ومليون دولار فيما بعد حصلت على مزرعة عنبي.

Bu ikinci hikâye, bu noktaya nasıl ulaştığımızı ve bir sonraki aşamada nerede olmamız gerekeceği hakkında her şeyi anlatıyor.
تخبرنا القصة عن كيف وصلنا لما نحن عليه وأين يجب أن نذهب فيما بعد.

sonraki gün, dokunarak nesneleri tanılama yeteneğini kaybetti.
فيما بعد فقد قدرة التعرف على الأشياء باللمس.

Ancak geri geldiler, öncekinden daha kötü bir halde, ve sonraki sefer, daha da kötü hale geldiler.
لكنه جاء فيما بعد بشكل أكثر شدة من السابق ثم كان أكثر سوءا في المرة التالية

Yerinde olsaydım üzerinde o kadar göz varken bilemiyorum alışverişi sonraya bırakırdım.
..أتعرفي ، لو كنت مكانك و لدي كل هذه المشاكل تدور حولي مثلك سأتسوق فيما بعد

Bence bu konuşmayı sonraya bırakalım, olur mu?
أقترح أن نناقش هذه المشكله فيما بعد , حسناً ؟

Bu tartışmayı sonraya bırakabilir miyiz?
هل يمكننا أن نخوض هذا المحادثة فيما بعد ؟

Yumurtayı çıkarıp, bilirsiniz... küçük sevimli bir hazneye koyup, daha sonrası için dondursanız?
هل يمكن اخذ البويضة للخارج ووضعها في وعاء جميل صغير وتجميدها بقوة حتى نحتاجها فيما بعد

Adamlarının bir şey sezeceğini, bunun riskli olduğunu söyledi ben de sonrası için bir buluşma ayarladım.
قال ان رجاله لن يتقبلو ذلك وان في ذلك مخاطرة كبيرة لذا اعددت للقاء معه فيما بعد

sonrasında bana, böyle olmaması için her şeyi yaptığını söyledi.
أخبرني فيما بعد أنه قاوم بكل ما أوتي من قوة لكي لا يفعل ذلك.

Herodot'a göre, İskender, Kral Oksyartes'i yendi ve sonradan kralın kızı Roksan'la evlendi."
طبقا لهيرودوت ، هزم الملك أوكسيراتس أحب إبنته روكسان , تزوجها فيما بعد