ويكيبيديا

    "في الحديث عن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • hakkında konuşmak
        
    • demişken
        
    • hakkında konuşmada
        
    • hakkında konuşmaya
        
    • konuşmaktan
        
    • üzerinde çok
        
    • bahsetmek
        
    Sırf bunun hakkında konuşmak istemem, sizin tarafınızdayım demek değil. Open Subtitles رغبتي في الحديث عن ذلك لا تعني أنني متحالفة معك
    Maddesel şeyler hakkında konuşmak konusunda gerçekten iyiyiz, ama duygular hakkında konuşmada gerçekten kötüyüz. TED نحن بارعون حقاً في الحديث عن الأمور المادية، ولكننا فاشلون للغاية في الحديث عن المشاعر.
    Gizli pasta demişken, gizli defterinle alakalı bir şey söylemek istiyorum. Open Subtitles في الحديث عن الفطيرة السرية, أردت اخبارك بشيء حول دفترك السري
    Ve bunu başaramayınca, Tel Aviv'den yükselen komplo teorileri hakkında konuşmaya başladılar. Amaçları Arap dünyasını bölmekti. TED وعندما فشلوا، شرعوا في الحديث عن المؤامرات التي تحاك في تل أبيب وواشنطن لتقسيم العالم العربي.
    Dürüst olmak gerekirse, bu konuda konuşmaktan rahatsızlık duyuyorum. Open Subtitles لكي أكون صادقه, لا أشعر بالراحة في الحديث عن الأمر, ليس معك
    Küçük yanlış anlamaların üzerinde çok durmamamız gerektiğini düşünüyorum. Open Subtitles لا اعتقد اننا في حاجة ان نسهب في الحديث عن سوء فهم بسيط
    Betty Ford, Nancy Reagan ayağa kalktılar ve "Ben göğüs kanserinden kurtuldum," dediler, ve bundan bahsetmek sorun değildi. TED بيتي فورد، ونانسي ريغان وقفن وقلن "نحن نجينا من سرطان الثدي" ولم يكن لديهم مشكلة في الحديث عن ذلك
    Seninle geçen gece hakkında konuşmak istiyordum ama sonra gazeteyi gördüm ve... Open Subtitles مرحباً .. كنت أرغب في الحديث عن تلك الليلة ثم رأيت الصحيفة ، و ..
    Bu iş çok zor. Kimse Shaw hakkında konuşmak istemiyor. Open Subtitles هذا أمر صعب لا أحد يرغب في الحديث عن شو
    Bu, Ashton Kutcher gibi olanların günü. Atlama-boğulma ve yaz hakkında konuşmak için bir gün. Open Subtitles يوم الكله عن آشتون كوتشر يسترسل في الحديث عن الصيف.
    Depresif demişken annen yine arayıp seninle bir işe yaramıyormuşsun gibi mi konuştu? Open Subtitles في الحديث عن الاحباط هل اتصلت امك لتجعلكي تشعري بالاحباط مرة أخرى
    Babalarımız demişken, başınız sağ olsun. Open Subtitles في الحديث عن هذا انا آسف لسماع وفاته مؤخرا.
    demişken, etlerde biraz diş parçalarını buldum bu kurbanın midesinden bir parça olabilir. Open Subtitles في الحديث عن هذا, لقد وجدت بعض اثار اسنان من الفضه داخل اللحم من الممكن كانت جزء من معدة الضحية
    Yetenekler ve güvenlik ve sağlık konusunda konuşmada gerçekten iyiyiz, karakter hakkında konuşmada gerçekten kötüyüz. TED نحن بارعون في الحديث عن المهارات والسلامة والصحة، ولكننا فاشلون في الحديث عن سمات الشخصية.
    Dahası, Amerikalı aileler seks hakkında konuşmada daha az rahat değilken, bu sohbetleri tamamen risk ve tehlike bağlamında şekillendiriyoruz, Hollandalı aileler sorumluluğu ve hazzı dengeleme hakkında konuşuyorlar. TED وماذا أيضًا؟ بينما لم يكن أولياء الأمور الأمريكيين بالضرورة اقل راحة في الحديث عن الجنس فنحنُ نميلُ إلى ضبط هذه النقاشات تمامًا من ناحية المجازفة والمخاطر بينما يتحدث أولياء الأمور الهولنديين حول التوازن بين المسؤولية والمتعة.
    Sonra da konuyu değiştirip meşe hakkında konuşmaya başladın Open Subtitles وبعدها غيَّرت الموضوع وبدأت في الحديث عن البلوط
    Kölelik hakkında konuşmaya başladık ve köleliği gerçekten öğrenmeye başladım, köleliğin dünyada var olduğunu tabii ki biliyordum fakat bu derecede olduğunu değil. TED بدأنا في الحديث عن العبودية، و بالفعل بدأت أتعلم عن العبودية، مع أني كنت أعرف دون شك أنها توجد في العالم، لكن ليس لهذه الدرجة.
    Ama ilk kez beşinci sınıf öğrencilerine öğrettim ve size söyleyebilirim ki örneğin ilk sınıfa girip toplu tutuklama gibi şeyler hakkında konuşmaya başlamayacağım. TED لكني سبق وأن درست طلابًا من الفصل الأول إلى الفصل الخامس، وأستطيع أن أقول لكم، على سبيل المثال، أني لن أدخل إلى طلاب الفصل الأول وأبدأُ في الحديث عن أمورٍ مثل السجن الجماعي.
    onunla bu konuları konuşmaktan çok rahatsız oluyordum... ve özellikle grafiksel olarak yapılanlara, bu konuları konuşmak istemediğimi, ona istemediğimi söyledim. Open Subtitles لأنني كنت غير مرتاحة على الإطلاق في الحديث عن الجنس معه ,وبهذه الطريقة المصورة أخبرته أنني لم أرد
    Bu bir yetkinlik celsesi, Bay Bohannon, mahkeme değil ve bu sebepten dolayı da kurul benden işlediğiniz cinayetler üzerinde çok durmamamı söyledi ama kayıtlara geçmesi için birer birer sayacağım. Open Subtitles هذه جلسة إستماع سيد،" بوهانون" وليست محاكمة قانونية، كما أوعز لى المجلس أن لا أسهب في الحديث عن جرائمك لكن لا بد لي، من ذكرها للعلم فقط
    Timsah'ın özel hayatından bahsetmek istemedim, ama konu onun kamusal boyutu hakkında. Open Subtitles لم أكن أرغب في الحديث عن حياة التمساح الخاصة بل عن البعد العام لشخصيته

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد