ويكيبيديا

    "في اللحظة التي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • an
        
    • andan itibaren
        
    • o anda
        
    • anında
        
    • fitil
        
    • ikinci
        
    Parti minik kuşun üzerine ip cambazı düştüğü an bitti zaten. Open Subtitles مات الحفل في اللحظة التي سقطت فيها البهلوانية على العصفورة الكبيرة.
    Seni kurtaran aynı ilacı ona enjekte ettiğimiz an bazı görüleri oldu. Open Subtitles في اللحظة التي حقن بنفس المخدر الذي أنقذ حياتك، كانت له رؤى
    Atmosfere girdiğiniz andan itibaren "Serenity"nin sinyal vericisine kilitlendik. Open Subtitles لن تهرب من هنا لأنه في اللحظة التي تتحرك فيها
    Seninle tanıştığım andan itibaren böyle hissediyorum. Evet. Open Subtitles اعرف انني شعرت بهذا في اللحظة التي قابلتك بها
    Tam o anda ise... tek başına doyuma ulaşmayı istersin. Open Subtitles في اللحظة التي يريد الرجل أن يخرج من هناك، وحده
    Ve hile yapmaya kalkışan birine anında uygun bir ceza veriliyor. Open Subtitles و هناك عقوبة محددة تُعطى في اللحظة التي يقرر أحدهم الغش
    İlk fitil tamamen bittiği anda, ikinci fitilde 30 saniyelik yanma süresi kalacaktır. TED في اللحظة التي تحترق فيها الفتيلة الأولى بالكامل، سيتبقى أمامك 30 ثانية لحرق الفتيلة الثانية.
    Gerçek bir savaş başladığı an tüm o süslü teknoloji yok olacak. Open Subtitles في اللحظة التي تندلع فيها الحرب الحقيقية فكل تلك التكنولوجيا الفاخرة ستختفي
    Durduğu an, hiçbiri yok. TED في اللحظة التي توقف فيها ، فقدنا الاثنين معا.
    Ayağını yere bastığı an, ayak topuğuna neden bir baskı algılayıcısı koymuyoruz diye düşündüm. TED في اللحظة التي وضع فيها قدمه على الأرض، فكرت، لماذا لا أضع مستشعر ضغط على كعب رجله؟
    Çünkü telefonu her cevapladığınız an bir bilişssel testtir. TED لأن في اللحظة التي ترد فيها على الهاتف هي بمثابة إختبار لصحة الإدراك.
    FBI'a teslim oldugun andan itibaren her sey degisti. Open Subtitles كل شيء تغير في اللحظة التي سلمت فيها نفسك للمكتب الفدرالي
    FBI'a teslim olduğun andan itibaren her şey değişti. Open Subtitles كل شيء تغير في اللحظة التي سلمت فيها نفسك للمكتب الفدرالي
    Beni bulduğun andan itibaren hangi tarafta olduğunu anlamıştın. Open Subtitles علمتِ بأي جانب كنتِ في اللحظة التي وجدتيني فيها
    Ve o anda ondan ayrılmakla ne büyük bir hata yaptığımı anladım. Open Subtitles ثم في اللحظة التي تليها أدركت أن أكبر غلطة كانت انفصالي عنها
    Fakat o anda ben birden konusmaya basladim gözlerini kapadi ve kendinden geçti... tek bir kelime bile duymadan. Open Subtitles لكن في اللحظة التي بدأت فيها بالتكلّم أغمض عينيه وتوفّي بدون أن يسمع كلمة
    Düşünsenize, bir insanın, tam ölüm anında uğradığı şaşkınlığın şeklini göreceksiniz. Open Subtitles تخيلاأنناسنرىهيئةإنسانتماماًكماكان .. في اللحظة التي فاجأه فيها الموت.
    CD çaları gördüğünde tavırları anında değişti. Open Subtitles غيّرت سلوكها في اللحظة التي رأت مشغل الأقراص المدمجة
    İlk fitil tamamen bittiği anda ikinci fitilin diğer ucunu ateşliyorsunuz. TED في اللحظة التي تحترق فيها الفتيلة الأولى بالكامل، تشعل الطرف الآخر للفتيلة الثانية.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد